English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / When i was seven

When i was seven translate Turkish

272 parallel translation
He died when I was seven.
Babam ben yedi yaşımdayken öldü.
When I was seven years old I wanted to be a gypsy, just to live like this.
Yedi yaşındayken sırf bu şekilde yaşamak için Çingene olmak isterdim.
He walked out on us when I was seven.
Ben yedi yaşındayken bizi terk etti.
Like the bomb smoke in Tradate when I was seven.
Yedi yaşımdayken Tradate'deki bomba duman gibi.
When I was seven years old... my father ran off with the cleaning...
Yedi yaşımdayken babam temizlikçiyle kaçtı...
See, my father established our relationship when I was seven years old.
Babam bana sınırını yedi yaşımdayken koydu.
When I was seven years old, I bought another pair of glasses just in case that would happen.
Yedi yaşındayken, belki kırılabilir diye... başka bir gözlük daha almıştım.
When I was seven years old, my daddy caught me smokin'a cigar.
Ben yedi yaşındayken babam beni puro içerken yakaladı.
I was born in Palermo, Sicily. We came to this country when I was seven.
Bu ülkeye ben yedi yaşındayken geldik.
- No. We made it when I was seven.
- Hayır.Yedi yaşında yapmıştık.
You see, Captain, when I was seven years old, I was given a piece of sugar candy and I was led by a Cardassian into a room where my father was sitting.
Gördüğünüz gibi, Kaptan, 7 yaşımdayken, bana bir parça şekerleme verildi ve babamın oturduğu bir odaya, bir Cardassian tarafından götürüldüm.
- Oh, yeah, well... you disappeared when I was seven years old.
- Oh, evet, şey... ben yedi yaşımdayken ortadan kayboldunuz.
When I was seven, I went to the zoo.
Yedi yaşındayken, hayvanat bahçesine gitmiştik.
Got my first chemistry set when I was seven. Blew my eyebrows off.
İlk kimya setimi yedi yaşımdayken aldım Kirpiklerime kadar yanmıştım.
I was first diagnosed with the phage when I was seven.
Yedi yaşımdayken, ilk belirtiler ortaya çıkmıştı.
I started working when I was seven years old, sweeping the beam house floors for my father, which he swept for his father when he was seven years old.
Yedi yaşındayken çalışmaya başladım, babam için yerleri siliyordum, babam da kendi babası için çalışmıştı.
She died when I was seven.
Öldüğünde yedi yaşımdaydım.
I came to this region when I was seven.
7 yaşındayken ülkeye döndük.
You know, my dad bought this team when I was seven.
Biliyorsun babam ben yedi yaşımdayken bu takımı satın aldı.
I took that test when I was seven - a little slow in some stuff, mostly math and spatial relations, but certainly not challenged. No.
Hayır.
When I was seven years old I set their dog on fire, and I haven't been invited back.
7 yaşında, köpeklerini yaktım ve bir daha davet edilmedim.
Marty Goldstein... stole my bike when I was seven.
Yedi yaşımdayken, Marty Goldstein bisikletimi çalmıştı.
He turned up again when I was seven, clean as a whistle... with a new wife named Dora... took me to a new life in America.
Beni yeni bir hayat için Amerika'ya yanına aldı...
When I was born, there were only seven planets.
Doğduğumda sadece yedi gezegen vardı.
I wrote that when I was about seven.
Bunu yedi yaşımdayken yazmıştım.
When Paul was in France and no post came for seven months I heard his footsteps under my window at night.
Paul, Fransa'ya gittikten sonra yedi ay boyunca hiç mektup gelmeyince geceleri penceremin dibinde ayak seslerini duymaya başladım.
When Arthur died I was pushed aside and kept here for seven years until I could be used for you.
Arthur öldüğünde bir kenara atıldım ve 7 yıl öylece bekletildim. Ta ki senin için kullanılana kadar.
When I was six or seven years old.
Yaklaşık altı yedi yaşındayken.
But it was my left knee I banged up when you were seven.
Ama sen yedi yaşındayken sakatladığım sol dizimdi.
But you see, when I saw the type of lady that she was... and that she liked to have her bread buttered on both sides, well, she practically admitted it.
- Ama nasıl bir kadın olduğunu görünce yağ çekilmeyi seven biri olduğundan Bayan Rokoczy hemen kabullendi.
The second time, when I told a novice, who was reading "The Seven Joys of the Holy Virgin", to throw that book away and read books about the lives of our Holy Fathers.
İkinci yargılanma nedenim : "Kutsal Bakire'nin Yedi Mutluluğu" nu okumakta olan bir rahibe adayına, bu kitabı atmasını ve Papa'nın hayatı hakkında kitaplar okumasını söylememdi.
It started seven years ago, when I was working.
İlişkimiz yedi yıl önce başladı. - Ben çalışıyordum...
When I was a little younger than you just about seven we had a fire where we lived.
Senden biraz daha küçüktüm... yedi yaşında falandım. Evimiz yandı.
Just when I was about to nail the son of a bitch my fellow officers mysteriously discovered seven pounds of heroin in my house.
Tam pezevengi enseleyeceğim sırada bazı polisler esrarengiz bir biçimde evimde 3 kilo eroin buldular.
I was seven years old when my mother was arrested :
Annemi tutukladıklarında yedi yaşındaydım.
I was a helper of field of the father in 1892 when she was seven years old.
1892'de babasının yanında çalışıyordum, o zaman o 7 yaşındaydı.
When I was happiest, maybe six or seven years old.
En mutlu olduğum zamana, belki altı ya da yedi yaşıma.
You know, when I was young no other girl held your favor the way I did.
Genç bir kızken seni, benden çok seven olmadı.
Once, when I was standing in a shop in Bond Street, I counted eighty-seven women go by, without there being a tolerable face among them.
Birgün Bond Caddesi'nde bir dükkanın önünde dikiliyordum, oradan geçen seksen tane kadın saydım, içlerinde bir tanesi bile katlanılır bir yüze sahip değildi.
She even knew that when I was 12 years old, I walked home in a thunderstorm over seven kilometers because I lost a tennis match.
On iki yaşımda iken, yaşadığım şeyleri bile biliyor, tenis maçını kaybettiğim için, fırtınada, 12 kilometre kadar yürümüştüm.
I can't remember when any president of United States was hit with the flu, a war and accused of sexual misconduct by a teenage girl all in the same seven-day period.
Hiçbir Birleşik Devletler başkanının grip ve savaştan darbe yediğini ve genç bir kız tarafından cinsel taciz ile suçlandığını hatırlamıyorum hepsi aynı yedi günlük süreç içinde.
I was seven when I lost my faith.
İnancımı yitirdiğimde yedi yaşındaydım.
If, as the authorities often declare a dog's life in relation to a human being's can be calculated by seven human years to his one then Skip was an adult when I was still a boy.
Otoritelerin sık sık dile getirdiği gibi köpekle insan ömrü karşılaştırıldığında insanın ömrünün 7 yılı, 1 köpek yılına denk gelir. Yani Skip, ben daha çocukken yetişkindi.
When I was a kid, like six or seven... I used to worry so much about my parents dying.
Ben 6 veya 7 yaşlarında bir çocukken anne ve babamın ölümünden çok korkardım.
Um... That dog died when I was, like, seven.
Ben 7 yaşlarındayken köpek öldü.
I remember one time when I was, like, seven years old. I was always building gadgets and things.
Yedi yaşımdayken bazı makineler yapıyordum.
When I was about seven, I think
Yedi yaşındaydım, sanırım.
Because when she was seven, I found her burning all of her baby pictures. Why would you do that?
- Çünkü anneni yedi yaşındayken alt kata indiğimde, onu bebeklik fotoğraflarını yakarken buldum.
Old man gave me that when I was in grade seven.
7. sınıfa geçtiğimde moruk bunu bana vermişti.
I was seven when my father took me away.
Babam beni götürdüğünde yedi yaşındaydım.
No, not now, but, you know, in, like, seven months... She'll be the age Naturelle was when I met her.
Şimdi değil ama 7 ay sonra Naturelle'le tanıştığım yaşta olacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]