Within a week translate Turkish
342 parallel translation
I shouldn't be surprised to see Bob back within a week.
Bob bir hafta sonra geri dönerse hiç şaşmam.
If you're telling the truth, England and France will be at war with you within a week!
Doğruysa, İngiltere ve Fransa bir haftada size savaş açar!
In fact, any time within a week.
Bir hafta boyunca bir sorun çıkacağını sanmıyorum.
The stagecoach leaves in the morning and you'll be home within a week.
Posta arabası sabah yola çıkıyor bir haftaya varmaz evde olursun.
In that case, you'll be on the plane for Cairo within a week or ten days.
Bu durumda, bir hafta on gün içinde Kahire uçağına binmiş olursun.
[Peter Narrating] Within a week of her arrival... she was already on her way uptown.
Gelişinden sonraki bir hafta içinde...
I promise you, they'll be gone within a week.
Söz veriyorum bir haftaya gitmiş olacaklar.
If within a week the word's not around, you get the cigarettes.
Bir hafta boyunca kimsenin bunlardan haberi olmazsa sigaralar sizindir.
My father sends his wish for your health and bids me tell you he'll arrive within a week for our wedding.
Babam, size sağlık dileklerini yolladı ve bir hafta sonra düğünümüz için geleceğini söyledi.
They'll all be over the hill within a week.
Bir hafta sürmez, hepsi dökülürler.
They died within a week of each other, as a matter of fact.
Birkaç gün arayla öldüler.
An educated guess is that within a week there'll be a move for impeachment.
Akıllı bir tahminle, bir haftaya kalmaz vatana ihanetle suçlanıyor olacak.
Our latest report is that the Allies will be in Paris within a week.
Son bilgilere göre müttefikler bir hafta içinde Paris'de olacaklar.
And within a week or two, no doubt... the mysterious Mr. Ziebold went to the bank and drew his money.
Hiç şüphesiz bir iki hafta içinde, gizemli Bay Ziebold bankaya gitmiş ve parasını çekmiş.
Within a week we should at least know the dates... when Rolling Stone was last in Copenhagen and Helsinki to draw the money.
En az bir hafta içinde Rolling Stone'un en son ne zaman Kopenhag ve Helsinki'de para çekmek için bulunduğunu öğrenmiş olmalıyız.
We should have her back within a week. Good, Bones, good.
Bir hafta içinde görevine dönmüş olacak.
However, inevitably, the symptoms pass within a week or two.
Ancak, kaçınılmaz olarak belirtiler bir veya iki hafta içinde geçer.
Reply to her within a week if she writes
Eğer yazarsa bir hafta içinde cevap verin.
The day I got whiff of them through a squealer Did, within a week, a mop-up right good.
Bir gün, bir muhbirden bilgi aldım ve bir hafta içinde onları temizledik.
For I do swear by this sword within a week we'll have severed every round head from its shoulders!
Çünkü kılıcım üstüne yemin ederim ki bir hafta içinde her Yuvarlak Kafayı omuzlarından ayıracağız!
Within a week, my father had closed his Beacon Hill practice... and set out to start a mission in the Mexican Mountains.
Bir hafta içinde babam muayenehanesini kapatıp Meksika Dağları'nda bir misyon kurmak için yola çıktı.
If any of you say anything, then you'll be dead within a week.
Eğer bir şey anlatırsanız bir hafta içinde ölürsünüz.
Between you three, I expect an answer within a week.
Bir hafta içinde ondan haber bekliyorum.
They tell me that, within a week, you're going to move Klingman out.
Bir hafta içinde Klingman'ı saf dışı bırakacakmışsınız.
Our Stransky is to report to Paris within a week
Stransky'miz bir hafta içinde Paris'e nakledilecek.
No, no, I want him fighting rabid wild animals within a week!
Hayır, bir haftada kudurmuş vahşi hayvanlarla savaşacak!
But they grow fast, and within a week or two become a considerable burden.
Ama çabuk büyürler ve 1-2 hafta içerisinde ciddi bir yük oluştururlar.
Two yawns, within a week at most.
2 esnemede, bir hafta ancak dayanır.
Within a week the whole house had become a fortress of bolts and bars and locks.
Bir hafta içinde bütün ev parmaklıklar, sürgüler ve kilitlerle korunan bir kaleye döndü.
But we bury Traynor, and there's another sleazeball to take his position... within a week.
Ama Traynor'u gömsek de, bir haftaya kalmaz başka bir pislik yerini alır...
- Hell, man, I had it sold within a week.
- Bir hafta içinde hepsini sattım.
The boy'll perish in Prague within a week.
Çocuğun Prag'da bir haftada hayatı kayar.
There would be such ferment, sir that I do not hesitate to say that within a week of the publication of this letter this country would be involved in a great war.
Öyle bir kargaşaya yol açacak ki, Bayım. Bu mektubun yayınlanmasıyla ülke, hiç tereddütsüz, bir hafta içinde kendini büyük bir savaşın içinde bulacak.
- Within a week.
- Bir hafta sonra.
Unless a rescue ship reaches us within a week... The rest of us will die!
Bir kurtarma gemisi bir hafta içinde bize ulaşamazsa kalanlarımız da ölecek!
Within a week of his death
Ölümünden bir hafta sonra
Something will surface within a week.
Bir hafta içinde birşeyler açığa çıkacak.
But, you see, within a week I shall have concluded my business.
Bir hafta sonra işlerim bitmiş olacak.
Within a week, 150,000 letters poured in from all over the country.
Bir hafta içinde... ülkenin her yerinden... 150,000 mektup yağdı.
I'll find you work within a week.
Sana bir haftada iş bulurum.
Odell will be running this place within a week.
Hatta Odell, bir hafta içinde burayı yönetmeye bile başlar.
If Silver's camped where I think he has, I'll stake my wig... half his men will be on their back with fever within a week.
Silver düşündüğüm yerde kamp yapıyorsa, adamlarının yarısının bir haftaya ateşler içinde yatacağına kalıbımı basarım.
We've got to catch these guys within a week...
Ama hikaye Urameshi-kun'un korkunçlukları hakkında! Şehrin her tarafında serserilerin onu aradığı söylüyorlar.
Within a week, his entire blood volume had been replaced six times.
Bir hafta içinde, tüm kanı altı kez değiştirildi.
Between you and I, you'll see results within a week.
Aramızda kalsın ama kesin sonuçlar bir hafta içinde çıkabilir.
Happy New Year. Come back within a week, don't you forget that.
Bir hafta sonra geri dön, unutma.
In about 30 seconds, alfred, he will very nonchalantly ask for a loan from anybody within earshot. Just last week he asked me for the loan of a quarter of a million dollars.
Yaklaşık otuz saniye içinde, Alfred işitme erimi içinde olan herhangi birinden normal bir şeymiş gibi borç isteyecek.
If you don't get him to Vulcan within a week, eight days at the outside, he'll die. No, now.
Hayır!
Perhaps within a month of the correct time. A week, if we're fortunate.
Belki, bir aylık doğru zaman dilimine, şanslıysak haftaya.
Mr Heatherton is boiling mad, and he has implied that if he doesn't get that copy within the week, he will terminate his agreement with our agency and sign up with a more efficient one.
Bay Heatherton öfkeden kudurmuş, ve eğer bir hafta içinde sözleşme kopyasını alamazsa, ajansımızla sözleşmesini iptal edeceğini ve daha becerikli... bir yerle anlaşacağını ima etti...
You come back within a week.
Haftaya tekrar gelin.
within a month 17
within a year 31
a week later 116
a week 696
a week or two 16
a week ago 218
week 129
weekly 26
weeks 936
weekend 28
within a year 31
a week later 116
a week 696
a week or two 16
a week ago 218
week 129
weekly 26
weeks 936
weekend 28
weekends 49
weeks pregnant 49
weeks later 21
weeks ago 149
week anniversary 20
within 177
within reason 49
within days 16
within hours 18
within the hour 46
weeks pregnant 49
weeks later 21
weeks ago 149
week anniversary 20
within 177
within reason 49
within days 16
within hours 18
within the hour 46