You following me translate Turkish
1,732 parallel translation
If you're so frightened, why are you following me, you fake leader.
Bu kadar korkuyorsan, neden beni takip ediyorsun? Lider bozuntusu!
- Are you following me?
- Takip edebiliyor musun?
Why are you following me?
- Beni neden takip ediyorsun?
You following me.
- Ediyorsun. - Hayır. - Ediyorsun.
Are you following me?
Beni mi izliyorsun?
- Why're you following me?
- Niçin beni takip ediyorsun?
Are you following me?
Beni mi takip ediyorsun?
Who are you and why are you following me?
Kimsin ve beni neden takip ediyorsun?
Why are you following me?
Niçin beni takip ediyorsun?
Are you following me?
Hey, beni takip mi ediyorsun?
Why are you following me?
Neden beni takip ediyorsun?
Why are you following me?
- Neden beni takip ediyorsun?
Were you following me?
Beni mi takip ediyordun?
Where you following me?
Beni neden takip ettin?
Because I didn't want you following me.
- Çünkü beni takip etmeni istemedim.
Are you following me?
Beni mi takip ediyorsunuz?
Why are you following me?
Niye takip ediyorsun beni?
What the fuck? Are you following me? Huh?
Beni mi takip ediyorsun?
- Are you following me?
- Beni mi takip ediyorsun?
Are you following me here?
Beni burda takip mi ediyorsun?
ARE YOU FOLLOWING ME? ARE YOU?
Beni mi takip ediyorsun?
You following me, Simon?
Beni izliyor musun, Simon?
- Are you following me now?
şimdi de beni mi takip ediyorsun?
You were following me that day.
O gün beni takip ediyordun.
You keep following me.
Neden beni takip ediyorsunuz?
- You were following me.
- Beni izliyordunuz.
That reality TV crew should have been following me around, you know?
Şovun yapımcıları beni takip etmeliler, biliyor musun?
Do you regret following me out here?
Benimle buraya geldiğin için pişman mısın?
- You're following me?
- Beni mi takip ediyorsunuz? - Hayır!
- Why are you always following me?
- Peki neden peşimden geliyorsun?
Please stop following me,'cause I need to be away from you. Come on.
Lütfen beni takip etme, gerçekten yalnız kalmak istiyorum.
Who the fuck are you, and why do you keep following me?
Sen de kimsin ve beni neden takip ediyorsun?
I'd much rather you just stop following me.
Beni takip etmekten vazgeçmeni tercih ederim.
You were following your instinct to protect your country, just like me.
Sen ülkeni korumak adına içgüdülerinle hareket ettin. Benim yaptığım gibi.
Mm-hmm. Well, why don't you tell me why I'm following Harold Fullmer, and I'll tell you where I'm following him.
Niye onun peşindeyim söyle ben de sana nerde odluğunu söyliyim
So you were like following me? !
Yani beni mi izliyorsun?
You've been following me for 18 years.
18 yıldır beni takip ediyorsun.
You must have worked up quite a thirst following me all that way.
Yol boyunca beni takip etmek seni susatmış olmalı.
- Mom, what about all those lectures you give me about following my dreams?
Anne, ya bana hayallerimi takip etmekle ilgili söylediklerine ne oldu?
- You following me?
Beni mi izliyorsun?
have you been following me?
Beni takip mi ediyordun?
What makes you so sure they're following me?
Beni takip ettiklerinden nasıI bu kadar emin olabiliyorsun?
Is it about me following you and Jake into the movie theater?
Sen ve Jake'i sinema salonunda takip etmemle mi ilgili?
Why do you keep following me?
Neden beni takip ediyorsun?
And why do you keep following me?
Peki beni neden takip ediyorsun?
Why do you keep following me?
Beni neden sürekli takip ediyorsun?
How long have you and your men been following me?
Beni ne kadar süredir izliyorsunuz?
I made the mistake of letting you go once, now think before you answer. How long've you been following me?
Seni bir defa elimden kaçırdım şimdi, cevap vermeden önce bir düşün.
- You're following me?
- Beni takip mi ediyorsun?
I think you're not following me.
Benden sonra olmadığını sanıyorum.
I'm sorry, let, uh, Let me make sure i'm following you correctly.
Seni tam olarak anladığıma emin olmalıyım.