You hurt yourself translate Turkish

You hurt yourself, sir?

Kendiniz mi düştünüz, bayım?

The years added layers to cover it up... but it was still there and made you hurt yourself.

Yıllar yeni katmanlar ekledi ama o hala oradaydı ve kendinize zarar vermenize sebep oldu.

- Did you hurt yourself?

- Kendimi mi yaraladın?

- Did you hurt yourself?

- Bir şeyin yok ya?

Did you hurt yourself?

Bir şeyiniz yok ya?

Put it down before you hurt yourself!

Bir yerine bir şey yapmadan çabuk bırak!

Did you hurt yourself, son?

Yaralandın mı, oğlum?

Did you hurt yourself?

- Yaralandın mı? - Hayır.

You hurt yourself.

Elinden mi yaralandın?

- Did you hurt yourself?

- Yaralandın mı? - Evet.

- Have you hurt yourself?

- Bir yerine bir şey mi oldu?

- Did you hurt yourself?

- Canını acıttım mı?

- Did you hurt yourself?

- Bir yerini incittin mi?

- Did you hurt yourself?

- Yoksa yaralandın mı?

- Oh, Timmy, you hurt yourself.

- Timmy, canını acıttın.

Did you hurt yourself? Are you all right?

Ne düşündüğünü biliyorum Toby.

Did you hurt yourself?

- Yaralandın mı?

Hope you didn't hurt yourself.

Umarım yaralanmadın.

Be careful, you'll hurt yourself.

Dikkatli ol, kendine zarar verirsin.

You can get yourself hurt, kicking on doors.

Kapıları tekmelersen, canın yanabilir.

- All you're going to do is hurt yourself!

- Tek yapacağın kendine zarar vermek!

When you're troubled and hurt, you pour yourself into things that can't hurt back.

Dertlenip, incindiğinde, seni yeniden incitemeyecek şeylere sığınıyor insan.

Nobody to kiss the little sore spots... when you fall and hurt yourself.

Kimse seni yanaklarından sevgiyle öpmeyecek. Bir yerini incittiğinde kimse üzülmeyecek.

Darling, you've hurt yourself!

Sevgilim, yaralanmışsın!

No, you've already hurt yourself falling.

Olmaz, zaten düşüp kendini yaraladın.

In the Army, you were always very careful not to get yourself hurt.

Ordudayken hep başına bir şey gelmemesi için uğraşırdın.

You'll hurt yourself.

Kendine zarar vereceksin.

Sometimes when you had fallen or hurt your hand, you used to come running to me, and I would be your mother and say, oh, with a very grownup voice,'Now, what have you been doing to yourself?

Bazen düştüğünüzde ya da elinizi incittiğinizde....... bana koşardınız. Ben de annenizmiş gibi yapıp hiddetli bir sesle, "Nedir bu halin?" derdim.

Did you hurt yourself?

Yaralandın mı?

Honey, you'll hurt yourself.

Çanını yakacaksın hayatım.

You slipped, you almost hurt yourself.

Kaydın, neredeyse canın acıyacaktı.

You didn't hurt anybody tonight but yourself. So I had the chance of a lifetime, and I blew it, so what? All right.

Kendinden başka kimseyi incitmedin.

You went and got yourself hurt again.

Yine yaralandın.

You don't want to get yourself hurt.

Canın yansın istemezsin herhalde.

Henrik, you mustn't hurt yourself!

Henrik, kendine zarar verme!

You can still hurt him my way and do yourself some good in the bargain.

Onu hala benim yöntemimle incitebilirsin ve kendin için de güzel bir pazarlık yaparsın.

Have you ever tripped and hurt yourself?

Hiç, bir şeye takılıp yaralandın mı?

Both of you seem to forget that in striking out at each other you hurt others besides yourself.

İkiniz de unutuyorsunuz. Birbirinize sataşarak, kendiniz dışında herkesi de kırıyorsunuz.

Look, look at that, you've hurt yourself.

Bak, şuna bak, yaralanmışsın.

You might get yourself hurt.

Kendini yaralayabilirsin.

Now put that thing down, Seymour, you might hurt yourself.

Şimdi o şeyi yerine koy, Seymour, kendini incitebilirsin.

You want to watch it, chum. You might hurt yourself.

Kendini kollamalısın, yoksa kendine zarar verebilirsin.

I fixed it. And you better be careful that you don't hurt yourself.

Dikkat edin, yaralanırsınız.

- You are going to hurt yourself.

- Yaralanacaksınız.

You have hurt yourself.

Elinizi incitmişsiniz.

You've hurt yourself?

Başının nesi var?

Well, the point is that if you're yourself, you won't get hurt.

Ana fikir şu ki ; sen sensen, yaralanmazsın.

You'll hurt yourself.

Yaralanacaksın.

You can also fall and hurt yourself badly.

Ayrıca düşebilir ve kendini kötü bir şekilde yaralayabilirsin.

I'm glad you didn't hurt yourself.

Buna ihtiyacımız var, hem...

Only two things to learn in my business : How to fake it, make it look real... and how to land so you don't hurt yourself.

Benim işimde öğrenilecek iki şey var... numara yapıp inandırıcı olmak... nasıI düşeceğini bilip bir yerini incitmemek.