English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ З ] / Знают что

Знают что translate Turkish

5,230 parallel translation
Я думаю, ГИДРА не знает, что скипетр Локи был оружием, которое убило меня но готов поспорить, они знают что он может управлять разумом.
Tahminlerime göre Hydra beni öldüren silahın Loki'nin asası olduğunu bilmiyor. Ama bahse varım ki zihin kontrol edebildiğini biliyordur.
Они знают, что ты не такой, как мы.
Bizim gibi olmadığını biliyorlar.
Жители городка Нарборо говорят, что они по-прежнему боятся что убийца может быть кто-то, кого они знают, и возможно, он снова убил.
Narborough köyü sakinleri katil tanıdıkları bir kişi olup birilerini tekrar hedefe alabilir diye hala korktuklarını söylüyor.
Люди знают, кто ты такой, Алек, что ты сделал.
Kim olduğunu, neler yaptığını insanlar biliyor Alec.
Они знают, что мы здесь.
Burada olduğumuzu biliyorlar.
Щ.И.Т. именно поэтому и хочет по скорее со всем покончить, потому что не знают о дальнейшем шаге телепортера.
Sonraki hamlelerini bilmemek, işler daha ileri gitmeden S.H.I.E.L.D.'ın buna son vermesini gerektiriyor.
Все знают, что тебя уволили, Стош.
Herkes kovulduğunu biliyor Stosh.
Некоторые из вас, возможно, знают, что агент Картер предала Агентство и сумела покинуть здание вместе с этим.
Muhtemelen aranızdan bazıları Ajan Carter'ın bu büroya ihanet ettiğini biliyordur ve o arada da binadan bununla çıkmayı başardı.
Я знаю, что вы были всеобщей парией в этом заведении, но меня они едва знают.
Bu yerde inanılmaz tanınıyor olabilirsin ama beni henüz tanımıyorlar.
Они знают, что им делать и они делают это.
- Yapmaları gerekeni biliyorlardı ve bunu yaptılar da.
Я думаю, они знают, что мы нашли его мать.
- Sanırım biliyorlar annesini bulduğumuzu.
Я свяжусь с информаторами, выясню, что они знают.
Baş komiseri arayıp bilgi sahibi olan var mı diye sorarım.
Она сказала, что они никого тут не знают.
- Kimseyi tanımadıklarını söyledi.
А они знают, что вы в ответе за смерть их товарищей?
Adamların arkadaşlarının ölümünden sorumlu olduğunu biliyor mu?
Они видели огни. Они знают, что у нас тут куча энергии.
Bu ışıkları görürlerse, sağlam bir enerji kaynağımız olduğunu anlarlar.
Они не знают, что внутри.
Onlar içeride ne olduğunu bilmiyor.
Они уже знают, что вы здесь.
Burada olduğunuzu biliyorlar.
Я знала, что им не взломать хранилище, но вот чего они не знают, так это то, что головной офис только что получил оповещение.
Kasayı açacaklarını biliyordum. Ama bilmedikleri, ana merkezin şu anda uyarıldığı.
Джонс была права. "12 обезьян" знают, что вирус будет в Чечне.
Jones haklıydı. 12 Maymun virüsün Çeçenistan'a gideceğini biliyor.
Они знают, что убийца — твой друг в Чечне?
Çeçenistan'daki dostunun katil olduğunu biliyorlar mı?
Они же не знают, на что способен Мардон.
Mardon'un neler yapabileceğini bilmiyorlar.
Половина моих старых клиентов не вызывает меня, потому что они не знают, что сказать.
Müşterilerim ne söyleyeceklerini bilmedikleri için aramıyorlar bile.
Все знают, что такое судебный процес.
Herkes bir dava sürecinin nasıl işlediğini bilir.
Латимеры знают, что вы посещаете Джо? - Это что?
Latimerlar, Joe'yu ziyaret ettiğini biliyor mu?
Все знают, что он убил Денни, и я бы хотела остановить его, если бы могла!
Joe'nun Danny'i öldürdüğünü herkes biliyor ve keşke ben onu durdurabilseydim!
Они не знают, что я здесь.
Burada olduğumu bilmiyorlar.
Я позвонила охране. Они знают, что ее везут.
Gözaltı hücresindeki görevlilerle konuştum.
Что-то, о чем знают друзья, но не остальной мир.
Arkadaşların bilebildiği ama dünyanın bilemeyeceği bir şeydi.
Они знают, что девушек поставлял ты.
Onlar kızlar sağlanan biliyorum.
Похоже, они не знают, что мы здесь.
Burada olduğumuzu bilmiyorlar galiba.
Возможно, они даже не знают, что происходит. О, нет.
- Ne olduğunu bilmiyor bile olabilirler.
То есть они даже не знают, что мы им звонили?
Onlara ulaşmaya çalıştığımızı bile bilmiyorlar yani.
Я же сказал, пусть все знают, что ты моя.
Daha önce de söylediğim gibi, artık herkes senin benim olduğunu bilecek.
Как многие знают, руководство вело обсуждения, и мы рады сообщить, что мы приняли решение.
Çoğunuzun bildiği gibi seçkinler konsültasyon yapmaktaydı ve memnuniyetle söyleyebilirim ki bir karara ulaştık.
Что ж, они знают, что их лидер арестован.
Liderlerini tutukladığımızı biliyorlar.
Они знают, что мы отдали ребёнка твоей матери.
Anneni ve çocuğumu ona verdiğimizi biliyorlar.
Они знают, что Диана у мамы. Мы должны предупредить её.
- Diana'nın annemde olduğunu biliyorlar.
Я не... Они знают, что документы на Дэнни Макдональда сфабрикованы.
Danny ile ilgili şeylerin uydurma olduğu biliyorlar.
А католики верят, даже если знают, что это ошибочно.
Biz, yanlış olduğunu bildiğimiz şeylere bile inanırız.
Тогда они знают, что я пришла за мечом.
O zaman kılıç için geldiğimi biliyorlar.
Может вы знаете что-то, чего не знают остальные?
Senin bilip, bizim bilmediğimiz bir şeyler mi var?
- Ричард, они знают только, что у тебя не было ноутбука, когда ты провел тот тест.
Richard, tek bildikleri denemeyi yaptığında laptopunun yanında olmaması.
Я сыта по горло мужчинами в сюртуках, которые знают, что лучше для меня.
Ceketli adamların benim adıma karar vermesinden bıktım usandım.
Все знают, что пиратам нужны мечи.
Korsanların kılıcı olması gerektiğini herkes bilir.
♪ Скажи, что они знают, затем им подмигни ♪
- Tamam. # Düşünceleri al, şakaya çevir #
Они хотя бы знают, что это их место.
Onlar en azından buraya ait olduklarını biliyorlar.
Все знают, что со злой Кристи шутки плохи.
Kızgın bir Christy'nin hafife alınmayacağını herkes bilir.
Да что они знают?
Onlar ne biliyor ki?
Мои приемные родители знают, что я таскала у них наркоту.
Koruyucu ailem onları ispiyonladığımı biliyor.
Могу я спросить? А дети знают, что он был вашим донором?
Peki çocuklar donör sahibinin o olduğunu biliyor muydu?
Ваши матери знают, что вы жалкие наркошки?
- Anneleriniz sizin utanmaz iki keş olduğunuzu biliyor mu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]