English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Н ] / Не так уж давно

Не так уж давно translate Turkish

52 parallel translation
Не дальше, чем всё остальное, не так уж давно.
Çok da zaman geçmedi aslında.
Не так уж давно это было.
- O kadar olmadı.
Не так уж давно, если подумать о всей своей жизни.
- Birkaç aydır. - Hayatını düşünecek olursan... -... bu süre çok uzun değil.
Мы вместе не так уж давно, но последние 10 месяцев были самыми счастливыми в моей жизни.
Biliyorum o kadar uzun süre beraber olmadık. Fakat bu son 10 ay hayatımın en mutlu zamanı oldu.
Но как посмотрел на него вчера в таком виде... каким я был не так уж давно.
Ama dün o karşı koyuşunu gördükten sonra bana eski halimi hatırlattı.
Это давно было! Не так уж давно!
İnsanlar altın madalya alıyor
У вас не так уж давно допуск высшей секретности.
Sen benim kadar uzun süre sır tutmadın.
- И это было не так уж давно.
Ayrıca o kadar da eski değil.
И всё это было не так уж давно.
Hem bu pek de geçmiş zamanda olmamış.
Да, я не такой, так что... Не так уж давно, я был уверен, что это плохо.
evet demek istediğim ben farklıyım... bu uzun zaman önce yoktu kötü bişey oldu nereye diye düşündüm.
ќднажды... не так уж давно...
Uzun zaman önce çok da uzun değil...
- Нет, не так уж давно.
- Uh... O kadar olmadı, hayır.
Не так уж давно?
- O kadar olmadı demek?
Не так уж давно, я думаю.
Bence çok da uzun olmamıştır.
Не так уж давно все было.
O kadar uzun zaman olmadı.
Потому что мне припоминается, как я делал это не так уж давно.
Çünkü bunu kısa bir zaman önce de yaptım gibi.
Мы не так уж давно друг друга знаем.
Birbirimizi o kadar uzun süredir tanımıyoruz.
Не так уж давно это было.
O kadar uzun süre geçmedi.
Не так уж давно. Два, три... десятилетия назад.
- Uzun süre olmadı. 20, 30 yıl.
Честно говоря, мы с Эмили не так уж давно встречаемся и никогда не договаривались о том, что будем единственными друг у друга.
Aslında Emily ile çıkmaya başlayalı pek uzun zaman olmadı ve birbirimize sadık olacağımızı da söylemedik.
Я не так уж давно работаю на этой выставке.
- Pek değil. Ben bu sergide pek eski değilim.
Знаешь, не так уж давно большинство цивилизованных обществ, почти все общества реально считали, что браки по любви абсолютно непрактичны.
Bilirsin, çok uzun zaman olmadı, gelişmiş toplumların çoğu hatta neredeyse bütün toplumlar aşk için evliliğin gereksiz olduğunu düşünüyordu.
Давай, Брэд, не так уж давно это было.
Hadi, Brad, bu kadar uzun olmamıştır.
- Не так уж давно.
Çok da uzun değil.
Не так уж давно.
Yeterince olmadı.
В Америке, и не так уж давно.
Amerika'da ve o kadar da uzun süre önce değil.
Припоминаю чудесное время, оно было не так уж давно, когда я был очень счастлив.
Çok yakın bir zaman önce mutlu olduğum görkemli bir an hatırlıyorum.
Не так уж и давно, несколько лет назад, но я никогда не выглядела лучше.
Tamam, birkaç yıl önceydi. Ama hiç bu kadar güzel olmadım.
Не так уж и давно.
O kadar değil.
Не так уж давно, Джо.
O kadar da uzun değil Jo.
Были времена не так уж и давно, и жили мы, как в сказке - прекрасные дворцы, роскошные балы.
Bir zamanlar, öyle çok eskiden değil, bizler şatafatlı saraylarda, büyük eğlenceler dünyasında yaşıyorduk.
Или это было не так уж и давно.
Ya da o kadar uzun zaman önce olmadı.
Ну, не так уж и давно.
- O kadar da uzun değil.
Не так уж и давно.
O kadar da uzun zaman önce değildi.
- Не так уж давно.
- Çoktandır burada mısın?
Случай в Стамбуле был не так-то уж и давно.
İstanbul'un üzerinden Pek fazla geçmedi.
Тут был мужчина с ребенком, не так уж и давно. Да.
Kısa süre önce yanında bebek olan bir adam buradaydı.
Не так уж и давно, он залезал в грузовик с мороженым.
Fazla olmadı, bir kamyona girmişti.
Кажется это было не так уж и давно.
O kadar da geç çıkmamıştı sanki.
Давненько не виделись - Не так уж и давно.
Uzun zamandır seni görmüyordum.
Не так уж и давно.
O kadar da uzun değildi.
Это было не так уж и давно.
Çok olmadı.
Она вас любит, но она думала, что если бы вы знали, что она тут, раз уж вы так давно ее не видели...
Sizi seviyor ama o düşündü ki, eğer burada olduğunu bilseydiniz ve zaten uzun zamandır onu görmüyorsunuz...
- Не так уж и давно.
- O kadar da eski değil.
Не так уж и давно.
O kadar da uzun değil.
- Не так уж и давно.
- Çok da önce değildi.
Не так уж и давно.
Evet, öyle.
Не так уж и давно.
Yeterince olmadı.
Знаешь, не так уж и давно... Я был в таком же положении, как и ты.
Biliyor musun, yakın zamanda senin gibi ben de zor durumdaydım.
Или так, или ты давно потерянная, не такая-уж-и-мертвая старшая сестра.
Ya öyledir ya da uzun zamandır kayıp ölmemiş ablasındır.
Не так уж давно.
- Yeterince uzun değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]