English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Ч ] / Чтобы

Чтобы translate Turkish

310,624 parallel translation
Чтобы убедиться, что он не слишком много рассказал.
Fazla bir şey söylemediğinden emin olmak için.
Чтобы защитить план.
Planı korumak için.
Так, парни, это джинсовая фабрика Levi's созданная Леви Страусом в 1853 чтобы золотоискатели могли носить удобную и прочную одежду.
Tamam, millet, Levi Strauss tarafından 1853'te kurulan ilk Levi Jeans fabrikası sayesinde.... altın madencileri yeterince rahat fabrika işi giysi giyebildi.
О, это голосовой фильтр, чтобы пассажиры думали, что пилот 60 летний, белый мужчина.
Ah, Sesini değiştirmeye yarıyor, böylece yolcular senin 60 yaşında Ortabatılı beyaz bir adam olduğunu düşünüyorlar.
Похоже у тебя было время чтобы собрать Лего Хогвардс из 10 000 частей.
Görünüşe göre 10,000 parça Lego Hogwarts'ı yapmak için yeterince zamanın oluyor.
Тут даже есть бизнесмен, который хочет быстрее прилететь, чтобы продолжить вести свои дела.
Gideceği yere hemen ulaşmayı isteyen sabırsız bir iş adamı bile var. Daha çok işi idare edebilmek için.
Теперь я хочу, чтобы папа умер!
Şimdi babamı ölmüne istiyorum.
Все это просто, чтобы убить Риту Раднер?
Planın sadece Rida Rudner'ı mı öldürmek?
Как вы видите, я снял свой блейзер, чтобы подчеркнуть серьезность ситуации.
Görüdüğünüz üzere, durumun ciddiyetini göstermek için spor ceketimi çıkarttım.
Они просят нас шуметь, чтобы скрыть звук играющих рядом детей.
Yakınımızda oyanayan çocukların sesini kapatmak için bizden bunu yapamamızı istiyorlar
Он здесь, чтобы сбить нас!
Adam bizi vurmak için burada.
Только большая статья о том как преследовать пожарную машину, чтобы проехать быстрее.
Gideceğin yere daha çabuk varmak için İtfaiye arabasının arkasına takılmak hakkındaydı.
Слушай, Стьюи, у меня нет времени, чтобы потягивать воздух и притворятся, что ем деревянный пирожок.
Bana bak Stewie, hava yudumlayıp tahtadan hamburger patatesi yer gibi davranmaya vaktim yok.
Нет, я в городе чтобы сходить на выставку Джона Сингера в музей.
Müzedeki John Singer Sargent sergisi için... şehirdeyim.
Я как раз искал повод, чтобы сходить туда еще раз.
Bende tekrar gitmek için bahane arıyordum.
Поскольку мы все так быстро распродали, мы должны сделать пчел более продуктивными, чтобы они производили больше меда.
Pekala, çok satış yaptığımızdan, Arıların daha üretken olmalarını sağlamalıyız. Böylece daha fazla bal elde ederiz.
"Тебя хорошо кормят?" Кто больше всего хотел, чтобы Уэклер молчал, и лучше всех знал, как запугать его дочь-зомби?
Kim Weckler'ı sessiz tutmayı ister ve zombi kızını en iyi şekilde tehdit etmeyi bilir?
Не то чтобы мы можем его арестовать.
Tutuklanacak gibi değil.
Мне правда нужно, чтобы ты ушла.
Gerçekten hemen gitmeni istiyorum.
Чтобы прояснить, вы были около мусорного бака, когда увидели тело?
Açıklığa kavuşturmak için çöp kutusundaki cesedi mi gördünüz?
Ладно, Рави, мне нужно, чтобы ты поприсутствовал на этих интервью.
Pekala Ravi, görüşmeler sırasında yanımda olman gerekecek.
Когда расследуется такая вспышка, крайне важно, чтобы ЦНЗ срочно...
Böyle bir salgın araştırılırken HKM'nin son derece dikkatli olması...
Я хочу, чтобы ты стала главой моей администрации.
Özel kalemim olmanı istiyorum.
Я вернулась, чтобы перевезти вещи из дома, и конечно же, поблагодарить тебя, за все, что ты сделал.
Evimdeki eşyaları depoya kaldırmaya ve elbette benim için yaptıklarına teşekkür etmeye geldim.
Когда я упомянула Татум Уэклер, он и глазом не моргнул, так что если это он обратил ее в зомби, чтобы угрожать ее отцу, то он первоклассный лжец.
Onu denedim. Tatum Weckler'dan bahsettiğimde gözünü bile kırpmadı. Babasına şantaj yapmak için onu zombiye dönüştürdüyse çok usta bir yalancı.
И её тайная секс-фантазия - чтобы её связали.
Gizli seks fantezisiyle ilgili.
Я сказал Лив, что не хочу, чтобы она...
Liv'e orada yalnız oturmasını istemediğimi söyledim...
Чтобы все были на месте тренировки в 062.
062'ye kadar savaşçıların alıştırma koordinatlarına kalkmış olmasını istiyorum.
Сможешь сделать так, чтобы отсчет начался заново, когда дроид подключится к имперской сети?
Savaş başlığına bir ayarlama yapıp onun İmparatorluk ağıyla yeniden bağlantı kurduğu an tekrar başlamasını sağlayabilir misin?
Полагаю, мятежники поймали дроида и перепрограммировали его так, чтобы он взорвался на базе.
Asilerin sahada bulunan bir birimimizi yakalayıp onu üsse geri döndüğünde patlaması için yeniden programladıklarından şüpheleniyorum.
Ты хочешь, чтобы я возглавила свой клан.
Evet, doğru. Siz benim klanıma önderlik etmemi istiyorsunuz.
Не помню, чтобы он палкой махал.
Onun bir sopayla savaştığını hatırlamıyorum.
Все, чтобы противостоять джедаям.
Hepsi bir Jedi'ın savaş kabiliyetlerine göre tasarlandı.
Я ушла, чтобы спасти всех.
Herkesi korumak için gittim.
Чтобы спасти их.
Onları korumak için konuştum.
Не было Бенедикта Арнольда, чтобы провести меня.
Beni içeri sokması için Benedict Arnold'ı bile kullanamadım.
Ты же говорил, что я тебе нужна, чтобы сражаться вместе.
Bana ihtiyacın olduğunu söylüyordun ne oldu? Birlikte mücadele ettiğimizi falan?
Это место построили, чтобы похищать людей.
Birisi burayı insanları tuzağa düşürmek için inşa etmiş.
А вы запираетесь, чтобы развлекать людей.
Ve sen hayatını insanları eğlendirmek için kendini kilitleyerek kazanıyorsun.
Я пришла к вам, чтобы вы мне помогли.
Bu yüzden sana geldim, bana yardım edebilirsin diye.
Он заплатил, чтобы я их поймал.
Arkadaşlarını tuzağa düşürmem için bana para ödedi.
А твоя мать была слишком слабой, чтобы ему помешать.
Ve annen de... annen de onu durduramayacak kadar zayıf bir kadındı, değil mi?
У тебя есть ребёнок от первой жены. Но ты их бросил, чтобы завести новую семью с другой женщиной.
İlk karından bir bebeğin olduğunu da biliyorum, ve yeni bir kadınla yeni bir başlangıç için aileni terk ettiğini de biliyorum.
Можешь называть это перемирием, как угодно, но они хотят, чтобы вы все собрались.
Buna bir ateşkes ya da başka bir şey diyebilrsin ama onlar hepinizi gözetim altında istiyorlar.
- Хочешь, чтобы это сделал я?
Benim yapmamı mı istiyorsun?
- Хорошо, потому что я не хочу, чтобы ты сегодня о чём-нибудь беспокоилась, хорошо?
- Güzel çünkü bugün hiçbir şey için streslenmeni istemiyorum, tamam mı?
Теперь... как ты смотришь на то... чтобы продолжить свою работу, после разработки лекарства для себя и сестёр?
Kız kardeşlerine ve kendine bir tedavi geliştirdikten sonra çalışmana devam etme konusunda kendini nasıl hissediyorsun?
При всём уважении, я знаю, что Вы создали меня, но я не заинтересована в том, чтобы стать частью Вашей коллекции.
Saygısızlık gibi olmasın ama beni yarattığını biliyorum ve koleksiyonunun bir parçası olmakla hiç ilgilenmiyorum.
- Я хочу, чтобы ты понял.
- Anlaman gerek.
У тебя есть 5 секунд чтобы спрятаться.
Saklanmak için beş saniyen var.
Хотела бы, чтобы всё было иначе для нас. Я тоже.
- Keşke bizim için farklı olabilseydi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]