Ama öyle olmadı translate English
756 parallel translation
Ama öyle olmadı.
But that ain't the way it happened.
Ama öyle olmadığını biliyorsunuz.
But you know that it's not all.
Ama öyle olmadı birçok şeyde yanlış yapmış olmalıyım.
It don't seem possible... but I must have been wrong about a whole lot of things.
- Ama öyle olmadı.
- But that wasn't the way it was.
Yağmur, olayları sakinleştirir sandık, ama öyle olmadı.
You'd think this rain would cool things off, but it don't.
Ama öyle olmadı.
Didn't work out that way.
Bütün kadınların aptal olduğunu sanıyorsun, ama öyle olmadığımı bilesin diye.
Because I wanted you to know I'm not as stupid as you maintain all women are.
Ama öyle olmadı. Noelden bir gün önce, Cenevreli adam, bize getirdiği hediyelerle çıkıp geldi.
On Christmas Eve, the Geneva man showed up with some presents for us.
Çok yaşlı olduğumu düşünmüştüm ama öyle olmadığımı söyledi.
- I thought I was too old but she said I wasn't
Ama öyle olmadı.
But he didn't.
Kavga edeceğimizi zannettim ama öyle olmadı.
Really! I thought we'd fight it out but nothing happened.
Ama öyle olmadı işte.
But it was not to be.
Ama öyle olmadı.
But he was left out.
Ama öyle olmadı.
But this hasn't happened.
Çok büyük meblağlar alıyor olsan bunu anlayabilirdim ama öyle olmadığını duydum.
I might understand it if you made a great deal of money but I'm told you don't at all.
Ama öyle olmadı.
But it hasn't worked out that way.
Yaşlandıkça değişeceklerini sandım ama öyle olmadı.
I thought they'd change with some age but it didn't turn out that way.
Ama öyle olmadı.
But it might not be.
Ama öyle olmadı!
But it wasn't like that!
- Ama öyle olmadı.
- That's not the way it was.
Ama öyle olmadı.
Well, it didn't.
Ama öyle olmadı.
But it didn't happen.
Ama öyle olmadı.
But that's not what happened.
Eğer ona karşı en ufak ilginiz olsaydı sorun yoktu, onu benim yerime seninle evlendirirdim. Ama öyle olmadığına göre ilk kararıma bağlı kalacağım. Onunla kendim evleneceğim.
If you had felt any inclination for her you should have married her instead of me but as it is, I will return to my first intention and marry her myself.
Ama öyle olmadı.
But that didn't happen.
Suçlu hissedersin sanıyordum ama öyle olmadığı belli.
HANNIBAL : I'd think you were feeling guilty, but I know better.
Ama öyle olmadığı için çocuğunla geri dönüyorsun.
But you were around back with a.32 just in case it didn't.
Ama öyle olmadı.
But it didn't happen like that
Scott, onları anlıyor, kurtadama dönüşmenin onlara çok cazip ve havalı geldiğini ama aslında bunun hiç te öyle olmadığını biliyor.
Scott can respect their situation, and knows that, you know, the offer at hand of them becoming a werewolf sounds like a really cool thing, but knows that it just is not.
Ama Bayan Stanley, öyle olmadığını biliyorsunuz.
But, Miss Stanley, you know that ain't so.
Dördü öyle ama sonuncusunun olmadığını biliyorsunuz.
Four are, but the fifth one's the getaway, and you know it.
Sıradan bir şey olmadığını kabul ediyorum, Bob, ama bu kitapta öyle yazıyor.
It don't sound regular, Bob, I'll admit, but it's right here in the book.
Ama öyle olmadı. Sam gitti.
Not so.
Hayatım, Kay için yeterince iyi olmadığını biliyorum ama öyle biri hiç olacak mı ki?
Oh, darling, I know he isn't good enough for Kay, but then no one is or ever will be.
- Ona öyle olmadığını anlatmaya çalıştık ama o, görünüşe göre, ne dediğimizi duymaktan çok, bizi asmaya hazırlanıyor.
I been trying'to tell him we ain't, but he seems more set on hanging us than hearing what we got to say.
Ama beni öyle olmadığına ikna ettin, mesele halloldu.
But you convinced me that it isn't, so now it's settled. We'll go together.
Ben hazır olmadığımı düşünüyordum ama o öyle düşünmedi.
- I didn't think I was ready, but he did.
Hiçbir yerin Çandra kadar güzel olmadığını sanırdım ama Bağdat öyle.
I did not think any place could be more beautiful than Chandra yet Bagdad is.
Öyle olabilir, ama bu tür bir savaş partisini haklı çıkaracak bir şey olmadı.
That may be so, but nothing happened to justify this kind of a war party.
Hollywood'a gidip... bir senaryo yazacaktı. Benim için de bir anlaşma ayarlayacaktı. Ama hiç de öyle olmadı.
He was going to Hollywood to write one of those spectaculars and he promised to get me a studio contract but it never turned out that way.
Oğlan öyle sanabilir, ama kız öyle olmadığını biliyor.
He may think he's all those things but she knows he's not.
Gelmeyecektim, gelmeyecektim ama görüyorsun öyle olmadı.
- I wasn't going to.
Öyle mi? Ama onu çok güzel yapacağım. Sadece sen ve ben onun gerçek olmadığını bileceğiz.
I'm going to whittle it so good that only you and I will know that it isn't real.
Gülersin tabii ama öyle bir hayat hakkında söylenecek çok şey vardır. Lüksün, süsün olmadığı bir hayat.
Of course you're laughing but there's much to be said for the life of men among men with no luxuries, no ornamentation.
Ama tabii, hiç de öyle olmadı.
Naturally, we didn't take a single one.
- Öyle ama çok aleni olmadı mı?
- Yes, but that's obvious.
O geleli çok olmadı ama çoktan nam saldı bile burada. Şehirde öyle diyorlar.
Oh, he's not been here for long... but he's already got himself quite a reputation.
Belki de öyle bir tanıkları hiç olmadı. Bir tanıkları vardı, ama, esrarengiz biçimde ortadan kayboluverdi.
Oh, I think they had one, but, unaccountably, she's disappeared.
- Ama, öyle. Doğru olmadığını biliyorsun.
You know that's not true.
Beni buna zorladığını, beni sürüklediğini söylemek isterdim ama. Öyle olmadı.
I could tell you that he overpowered me... or that he drugged me, but... it is not so.
Sanatçı olmak isterdim. Ama ne yazık ki öyle olmadı.
Indeed I would like to be an artist, but alas it was not to be.
ama öyle 102
ama öyle değil 51
ama öylesin 16
ama öyleyim 16
öyle olmadı 39
olmadı 215
olmadım 24
olmadığını biliyorum 19
olmadı mı 33
ama oldu 35
ama öyle değil 51
ama öylesin 16
ama öyleyim 16
öyle olmadı 39
olmadı 215
olmadım 24
olmadığını biliyorum 19
olmadı mı 33
ama oldu 35
ama öldü 33
ama orada 22
ama o 292
ama olsun 39
ama onu seviyorum 24
ama olmaz 38
ama onlar 41
ama ona 20
ama onun 17
ama olmuyor 24
ama orada 22
ama o 292
ama olsun 39
ama onu seviyorum 24
ama olmaz 38
ama onlar 41
ama ona 20
ama onun 17
ama olmuyor 24
ama olabilir 19
ama olamaz 19
ama o zaman 25
ama önce 166
ama o benim 18
ama olacak 26
ama olmadı 51
ama önemli değil 67
ama o zamana kadar 18
ama öncelikle 23
ama olamaz 19
ama o zaman 25
ama önce 166
ama o benim 18
ama olacak 26
ama olmadı 51
ama önemli değil 67
ama o zamana kadar 18
ama öncelikle 23