Araba bekliyor translate English
255 parallel translation
Üzgünüm ama beni gece yarısı Borgo Geçidi'nde bir araba bekliyor olacak.
Well, I'm sorry, but there's a carriage meeting me at Borgo Pass at midnight.
Araba bekliyor madam.
The car is waiting, madame.
Efendim, araba bekliyor.
Sir, the car is waiting.
- Araba bekliyor, Bayan Burton.
- Car's waiting, Miss Burton. - Yes.
Ücretini hazırla ve araba durur durmaz zamanını ayarlayıp hızlıca hareket ederek kalabalığın içinden geç ve saat tam 9 : 00'u çeyrek geçe caddenin öteki ucuna ulaş. Orada seni kaldırımın kenarında yaka uçları kırmızı olan, koyu siyah palto giymiş bir arabacının sürdüğü küçük bir araba bekliyor olacak.
Have your fare ready and the instant that your cab stops move speedily through the muse and time yourself to reach the other end at exactly a quarter past 9 : 00 where you will find a small broom waiting close to the curb driven by a fellow with a heavy black coat,
Araba bekliyor, Baron.
There is a car waiting, Herr Baron.
Araba bekliyor.
The carriage is waiting.
Araba bekliyor.
The car is here
Araba bekliyor Tom.
Stage is waiting, Tom.
Araba bekliyor.
The car is waiting.
- Araba bekliyor.
- The car is waiting.
Giriş tarafına doğru sessizce dans edin, bir araba bekliyor.
Dance quietly towards the entrance. A car is waiting.
- Kesinlikle. - Araba bekliyor.
Oh, the car is waiting, monsieur.
- Araba bekliyor.
The car's waiting.
Araba bekliyor.
- I did.
Araba bekliyor.
The car's waiting.
Gitsem iyi olur, araba bekliyor.
Well, I'll be going. The van's waiting.
Sizi stüdyoya götürmek için dışarıda araba bekliyor.
There's a car waiting to take you to the studio.
Araba bekliyor.
There's a car waiting.
Bizi festivalin yapıldığı eski mekana götürmek için bir araba bekliyor.
I have a car waiting to take us to the old quarters where the festivities are.
Dışarıda sizi bir araba bekliyor.
I have a car for you just outside.
Araba bekliyor.
There's a carriage waiting.
Hayır, Chuan araba bekliyor.
No, Chuan has a car waiting.
- Araba bekliyor.
- The carriage is waiting.
- Ön tarafta bir araba bekliyor.
A car just pulled up at the back door.
Rocky, araba bekliyor.
Rocky, the car is waiting.
Buradan ayrılırken bir araba seni bekliyor olacak.
A car will be waiting for you when you leave here.
Bir araba bu gece seni bekliyor olacak.
A car will be waiting for you tonight.
Araba kapıda bekliyor.
The car's waiting at the door.
Araba hala ön tarafta bekliyor ve sürücü o kadar kibardı ki ben de ona eğer -
The cab is still waiting out in front... and the driver was so nice to me that I promised him, if
Araba bizi bekliyor.
The car's waiting.
Evet, tren zamanında geliyor, araba düşündüğün gibi istasyonun önünde bekliyor, tam karşında.
Train's on time. The car will be waiting in front of the station like you figured, facing you. Fine.
Majesteleri, araba ahırların arkasında bekliyor.
Your Majesty, the carriage is waiting for you behind the stables.
Bir araba benim için bekliyor.
A car is waiting for me.
Araba dışarıda bekliyor.
The car is waiting outside.
İçinde değerli birşey taşıdıkları araba Meksika da hazır bekliyor ha?
The waggon is carrying omething valuable that must be in Mexico pronto, heh?
Araba sizi bekliyor, Sör Harold.
I have a car for you Sir Harold.
- Tıpkı böyle bir araba seni bekliyor.
- There's a car just like this waiting for you.
Haydi, araba bizi bekliyor.
Come on - the cars are waiting.
Araba alt katta bekliyor.
The car is waiting downstairs.
Araba vitesiyle ilgili çalışmama patent alabilirsem 250.000 frank bizi bekliyor demektir.
If I obtain the patent for my research we are gonna make money.
Sizi götüreceğimiz araba dışarıda bekliyor.
Well, if you'd like to come along, we have a car waiting.
- Araba sizi bekliyor.
And the car is waiting for you.
Bilemem, efendim, ama aşağıda bir araba sizi bekliyor.
Deliver it where? But there's a carriage waiting for ye downstairs.
Araba dışarıda bekliyor, efendim.
I got the car waiting out here, sir.
- Özel bir araba bizi bekliyor.
- A special one is waiting.
Araba kapının ardında bekliyor.
Your car's right outside the gate.
- Araba Rockdale'de bekliyor olacak.
- The car will be waiting at Rockdale.
Araba dışarıda seni canlı öğle yayınına götürmek için bekliyor.
The van is waiting to take you to your "Live at Noon" spot.
Merak etme. Araba aşağıda bekliyor.
It's all Bogomolov's fault, with his damned theory.
Araba kapıda bekliyor.
A carriage is waiting at the gate.
bekliyorum 444
bekliyoruz 129
bekliyor 109
bekliyordum 45
bekliyor olacağım 51
bekliyorlar 71
araba 243
arabam bozuldu 28
arabalar 60
arabada 85
bekliyoruz 129
bekliyor 109
bekliyordum 45
bekliyor olacağım 51
bekliyorlar 71
araba 243
arabam bozuldu 28
arabalar 60
arabada 85
arabam 88
arabayı 17
arabası 18
arabaya 46
arabayla 21
arabam yok 26
arabam var 42
arabayı getir 44
arabaya bin 384
araba nerede 43
arabayı 17
arabası 18
arabaya 46
arabayla 21
arabam yok 26
arabam var 42
arabayı getir 44
arabaya bin 384
araba nerede 43
araban var mı 39
araba mı 39
araban nerede 53
arabam nerede 20
araba geldi 18
arabadan in 33
araba kazası 31
arabayı al 20
arabaya binin 67
arabada kal 31
araba mı 39
araban nerede 53
arabam nerede 20
araba geldi 18
arabadan in 33
araba kazası 31
arabayı al 20
arabaya binin 67
arabada kal 31