Bakmama izin ver translate English
345 parallel translation
Gözlerine bakmama izin ver.
Let me gaze into thine eyes
Önce bir bakmama izin ver.
Let me look at it fiirst.
Sana bakmama izin ver, Ginger.
Just let me look at you, Ginger.
Tırmığına bakmama izin ver.
Let me see your rake.
- Buna bakmama izin ver.
- Let me see this.
Yüzüne yakından bakmama izin ver.
Let me look closely at your face.
O zaman koluna bakmama izin ver.
I wish you'd let me take a look at that arm.
Ama parmağına bakmama izin ver.
But let me see your finger.
Şimdi, bakmama izin ver.
Now, let me see...
Bakmama izin ver!
Hey, let me see that!
Şimdi o kola bakmama izin ver.
Now let me see that arm.
Şimdi bakmama izin ver. Bu nasıl çalışıyor?
Now, let me see...
Bekle! Önce boynuna bakmama izin ver.
First, let me look at your neck.
Bakmama izin ver.
Let me see.
Tekrar bakmama izin ver.
Let me look for them again.
Tamam, şimdi bir bakmama izin ver.
Okay. Now let me feel it, huh?
Hadiii, Ona bakmama izin ver.
Come on, let's have a better look.
Sana bakmama izin ver.
Let me look at you, cherie.
Şimdi, sırt üstü yat ve sana bakmama izin ver.
Now, you just lie back and let me take care of you.
- Bakmama izin ver.
- Let him look at it.
Lütfen. Pantolonunu çıkarıp bacağına bakmama izin ver.
Please, take off your pants and let me look at your leg.
Sana bakmama izin ver.
Let me look at you.
Sana bakmama izin ver.
Let me just look at you.
- Bakmama izin ver.
- Let me have a look.
İşte Block, sadece dişe bir kez daha bakmama izin ver.
Here Block, just let me have another look at the tooth.
Senin için bakmama izin ver.
Let me check them out.
Lütfen ona bakmama izin ver
Please, let me take care of her.
Olup olmadığına dair birde benim bakmama izin ver.
Let me take a look and see if my paper's there.
Lütfen ona bakmama izin ver.
Please let me take care of her.
PappaJohn... Bu işin icabına bakmama izin ver.
PappaJohn just give me the chance to take care of it, please.
Bakmama izin ver.
Bread and meat stamps are already being printed.
Bakmama izin ver.
Let me have it.
Sana bir bakmama izin ver.
Let me look at you.
Yüzüne bakmama izin ver evlat.
Let me see that face, kid.
- Bakmama izin ver.
- Let me see this.
- Bir saniye bakmama izin ver.
- Let me just see it for a second.
- Bakmama izin ver!
- Let me see!
Eddie, şu deftere bakmama izin ver.
Eddie, let me take a look at that blotter.
- Son bir kez bakmama izin ver.
- Let me take one more look.
Bakmama izin ver.
Let me see it.
Bakmama izin ver, tamam mı?
Shit! - Let me take a look, Ok?
Lois, önce benim bakmama izin ver.
Lois, let me look first.
- O zaman cebine bakmama izin ver.
- Then let me see in your pockets.
Şuna bakmama izin ver.
- Let me look at this thing.
Resimler bitince bakmama izin ver.
Let me see the pictures when they're done. Yeah?
Bakmama izin ver!
Let me see!
- Hayır bir daha bakmama izin ver.
- No, let me take a look
Matsuo, el falına bakmama izin ver.
Matsuo. Let me read your palm.
Odama gel, daha iyi bakmama, izin ver...
You better come up to my room and let me see to it...
biliyorsun ışıklar açıkken sevmiyorum biliyorsun.. en azından bakmama izin ver.
Well, at least let me Look at you.
Bakmama izin ver.
- Thank you.
izin ver 244
izin verme 28
izin veriyorum 25
izin ver de 17
izin verir misin 192
izin vermiyorum 20
izin verir misiniz 242
izin verirsen 77
izin verirseniz 214
izin vermem 29
izin verme 28
izin veriyorum 25
izin ver de 17
izin verir misin 192
izin vermiyorum 20
izin verir misiniz 242
izin verirsen 77
izin verirseniz 214
izin vermem 29
izin vermeyeceğim 39
izin verildi 70
izin verilmiştir 32
izin verin 236
izin ver açıklayayım 22
izin ver gideyim 18
vera 163
veronica 131
versailles 42
verona 27
izin verildi 70
izin verilmiştir 32
izin verin 236
izin ver açıklayayım 22
izin ver gideyim 18
vera 163
veronica 131
versailles 42
verona 27
verildi 28
vermeyeceğim 54
vereceksin 16
veririm 64
versene 43
ver bana 123
verir misin 17
vereyim 16
veremem 78
vermem 64
vermeyeceğim 54
vereceksin 16
veririm 64
versene 43
ver bana 123
verir misin 17
vereyim 16
veremem 78
vermem 64