Beni arama translate English
861 parallel translation
O halde konuşmaya hazır olana kadar beni arama.
Then... don't call me till you're ready to talk.
Beni arama.
Don't call me.
Ama yardım için beni arama. Çünkü sana yardım etmeyeceğim.
But don't call on me for help as I shall not give it to you.
Fikrini değiştirirsen lütfen beni arama Brad.
Brad, if you should change your mind, please don't telephone me.
Şimdi bitti... ve asla gelme ve beni arama!
It's over now... so you'll never come and look for me.
Hayır, hayır, yarın geceye değin beni arama.
No, no, don't look for me until tomorrow night.
Beni arama.
Don't look me up.
En azından bana bir teşekkür edebilirsiniz..... sizi, beni arama zahmetinden kurtardım.
You could at least thank me for saving you the trouble of finding me.
Beni arama, yapabilirsen unut.
Don't look for me, forget me if you can.
Oyun sırasında beni arama demiştim sana.
I told you not to call me during the game.
Benim ve... kendin hakkında düşün. Beni arama.
Think about me... and think about yourself.
"Bana baba deme, beni arama."
You do not call me, father. You do not look for to me.
Beni arama!
Don't call me!
Bu konu hakkında bir daha beni arama.
Not about this story. Don't call me again.
Eğer ihtiyaç duyacağın herhangi bir şey olursa... beni arama.
If there's ever anything that you need... don't call me.
Bir daha beni arama.
Don't ever look for me again.
Eve dönmeye karar verdiğinde..... ve aradığını bulamadığında..... bunun acısını senden çıkartmaya kalkarsa..... sakın beni arama.
And when he finally decides to roll back home... bombed out of his empty, dead head... and drop kicks your face over the county line again, don't call me.
Çünkü hastalarda gece ve gündüz her saat beni arama eğilimi var.
Because patients tend to call me at all hours of the day and night.
Sakın beni arama.
Don't call me.
Sakın beni arama, artık bu iş bitti.
Don't bother calling me cos we're through.
Brad, lütfen beni arama.
Brad, please stop calling me.
Beni arama.
But do not look for me.
Beni arama ve yazma, tamam mı?
Don't call or write me, okay?
Bir daha beni arama olur mu?
Don't call me again, OK?
beni arama Ognjen Strahinjic, eğer sana konseri beklemen için izin verirsem!
Dont call me Ognjen Strahinjic, if I let you to hold on that concert!
Beni arama artık, bunu eve geldiğimde konuşuruz.
Dont call me anymore, we will talk about it when I get home... [computer] But Moles, Im lonely....
- Alkol seminerlerine dönmeden beni sakın arama.
- Don't you dare call me until you get your ass back in A.A.
Beni daha fazla arama.
Don't telephone me any more.
Beni buradan arama dedim.
I've told you not to call me here.
Sana sadece, beni artık Antek'in orada arama demek istedim.
I just wanna'tell ya - don't look for me in Antek's no more.
Ve Sidney, artık beni bu telefondan arama.
And, Sidney, don't use this phone any more.
Ve beni bir daha buradan arama.
And don't call me here.
Beni, onu arama derdinden kurtardı!
He's saved me the trouble of finding him!
Sarışının teki kocasını terk etti diye 15 dakikada bir arama beni.
Now, look, don't keep calling me down here every 15 minutes... because some blonde runs out on her husband.
Bundan sonra beni sabahın 4'ünde arama Susan... tabii böyle önemli konular hariç.
And in the future, Susan, don't call me at 4 a. M... unless it's as important as this call.
Artık beni bekleme ve arama!
So don't wait for me, and call me no more!
Beni de arama.
Don't ring.
Beni bir daha oradan arama, Baba.
Don't ring me there again, Daddy
Beni bir daha buradan arama demiştim.
I told you never to call me here.
Elveda, ve lütfen beni bir daha arama.
Goodbye, and please don't call me up anymore.
Ayrıca bir daha beni bu numaradan arama. Dallama.
And don't ever call me at this number again.
Sana beni golf sahasından arama demiştim!
I told you never to call me on the golf course! What's that?
- Beni bir daha sakın arama!
- Don't ever call me again!
Hadi ama, beni bir daha arama olur mu?
Come on, don't call me any more, all right?
Beni artık arama.
You can't call me any more.
Her zaman arama yapabilirsin. Beni sabah al.
You could always call by in the morning, collect me.
Beni ev telefonundan arama.
Don't call me from your home phone.
Sana beni bir daha arama dememiş miydim?
I told you not to call me again! You're full of shit!
Sadece o Yahudi'yle arama mesafe koymak beni eğlendiriyordu
I just enjoyed keeping that Jew at a distance.
Evimde arama yaptınız, bir şey bulamadınız ama beni kaçakçılıkla suçluyorsunuz.
You search my apartment, find nothing and call me a dealer. You're way off.
Sonra düşündüm ki odada bir arama yapılabilir ve elbiselerim beni ele verebilirdi.
And then it occurred to me that there might be a search of the room and that my clothes might betray me.
arama 36
aramadım 18
aramadı 31
aramaya devam et 50
aramana sevindim 17
aramaya devam edin 45
beni affet 279
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
aramadım 18
aramadı 31
aramaya devam et 50
aramana sevindim 17
aramaya devam edin 45
beni affet 279
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni sevmiyorsun 73
beni dinlemeni istiyorum 19
beni arar mısın 16
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni seviyorsun 108
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni sevmiyorsun 73
beni dinlemeni istiyorum 19
beni arar mısın 16
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni seviyorsun 108
beni duyuyor musun 999
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni dinle 1698
beni takip edin 363
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni dinle 1698
beni takip edin 363
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni duydun mu 311
beni iyi dinle 148
beni korkutuyorsun 140
beni rahat bırakın 167
beni affedin 168
beni izleyin 355
beni iyi dinle 148
beni korkutuyorsun 140
beni rahat bırakın 167
beni affedin 168
beni izleyin 355