English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ B ] / Bir tane alayım

Bir tane alayım translate English

416 parallel translation
Bir tane alayım.
I'll take one.
Sana bir tane alayım.
Here, let me have one
- Bir tane alayım..
- I'll take one.
Ben üstten bir tane alayım.
I'll take one off the top.
Yasak ama bir tane alayım.
It's against the rules, but I'll take one.
Sigara içmem ama bir tane alayım gene de.
I don't smoke, but I'll have one anyway.
Beyefendi, en ufağından bir tane alayım.
Mister, give me the smallest one.
Bunlardan bir tane alayım.
I'll just... grab one of these.
İç onu, sana yeni bir tane alayım.
Well, drink it down, I'll buy you another.
Müesseseden olduğuna göre ben de bir tane alayım.
And since the house is buying, I'll have one.
Bir tane alayım. Çok teşekkürler.
Yes, I'll take one.
Bir tane alayım. Çok teşekkürler.
- Yes, I'll take one.
Şundan bir tane alayım Lula.
Let me have one of those, Lula.
Başka bir tane alayım mı?
Do I get another?
Gitmeden bir tane alayım.
One before you go.
Sizin için bir tane alayım. Sonra asansörde sizi bulurum.
I'll get you one and meet you at the elevators.
Ben de bir tane alayım.
- I'll - I'll also have one.
Bir tane alayım. Pelikan bonbonu.
Pelican-bonbon!
- Neye benzediklerini biliyorum. Bir tane alayım.
- I know what they look like.
- Koç, yol için de bir tane alayım. - Tabii.
Coach, how about one for the road?
Şu genç dostum için de bir tane alayım.
I'll take another one for my young friend there.
Başka bir tane alayım.
I'll have to get another.
- Bir tane alayım.
- I'll have a screwdriver.
İyisi mi yukarı çıkıp bir tane alayım.
I better go up and get one or else I don't...
- Sert bir tane alayım Dave.
- A bitter, thanks, Dave.
Bir tane alayım.
Let me get one.
Dönerken bir tane alayım mı?
Should I get one on the way back? Come on.
Tamam, bir tane alayım.
OK, I'LL TAKE ONE OF THOSE.
Size başka bir tane alayım.
Please let me get you another one.
Ama bir tane mutfakta içmek için alayım ve... Bayan Julie ve size esenlikler dileyeyim.
But I'll kindly take one out in the pantry... and bless you and Miss Julie.
- Bir tane rom alayım.
A rum, barkeep.
Bir tane daha alayım.
I think I'll have another one.
Bir tane bant alayım.
I need a roll of tape.
Bir tane daha alayım.
I'll have another.
Pekala, bir tane daha alayım.
All right, let me have another one.
Mmmm ben bir tane alayım.
- That's for me.
Tamam, bir tane çift pipetli hindistan cevizi alayım.
Okay, let me have one with a couple of straws.
Bu arada bir tane de Amiral Crawford için alayım.
By the way, give me one of those for Admiral Crawford.
Gidip bir bilet alayım hemen, 10 tane!
...... Well, I'm going back for a ticket, or ten!
- Bir tane daha alayım.
Just one more.
- Bir tane daha alayım.
- Let me have another one.
Bir tane daha alayım. Bir tane daha.
Just one, and one more.
Bu arada, ben bir tane daha alayım.
Meanwhile, I'll have another.
Ben bir tane sosis alayım!
A sausage if you please for me!
Hemşerim, bir tane de ben alayım.
Can I have one too?
Gel, sana iki tane alayım, sen de bir borçlusun bana.
Come on, I'll buy you two and the one you owe me.
Köfte sandiviçi ve bir tane daha Pepsi alayım.
I'll have a meatball sandwich and another Pepsi.
Ben de ondan iki tane alayım ve bir de bira, sağ ol.
Yeah, I'll have two of those, and a beer, thanks.
Sana alayım mı bir tane?
Buy you one?
- Öğleden sora bir tane alayım
I'll order one this afternoon.
Ben de bir tane alayım dedim.
Thought that I'd get one myself.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]