Bir şeyler dönüyor translate English
660 parallel translation
Burada pis bir şeyler dönüyor.
There's dirty work afoot.
Burada bir şeyler dönüyor, ve ben burada kalacağım.
Something's going on here, and I'm staying.
Ama beynimin içinde bir şeyler dönüyor.
And yet there are things whirling around in my brain.
Bir şeyler dönüyor tamam ama insanları sadece bir yardım derneğine üyeler diye Nazi olmakla suçlayamazsın. Özellikle de bir Bakanlık danışmanını.
Something's going on... but you can't charge people with being Nazis... just because they belong to a... to a charity... especially an advisor to the Ministry.
Doktor Edelmann'ın evinde bir şeyler dönüyor.
Something's going on at Dr. Edelmann's, I tell you.
Michiko ve Tsutomu arasında tuhaf bir şeyler dönüyor.
There's something odd going on between Michiko and Tsutomu.
Acaip bir şeyler dönüyor.
Something funny's going on.
- Bilmiyorum ama kesin bir şeyler dönüyor.
- I don't know, but we're sure juicing'it up.
Kötü bir şeyler dönüyor.
There's evil afoot.
Garip bir şeyler dönüyor.
Something strange is going on.
Bir şeyler dönüyor. Biri bana eşek şakası...
SOMEBODY'S TRYING TO SHAKE ME UP.
Bay Stringer, Battledore'da bir şeyler dönüyor.
Mr. Stringer, there is something going on aboard the Battledore.
Bir şeyler dönüyor.
Something's in the works.
O mekanda çok ilginç bir şeyler dönüyor.
There's something very strange going on in that shack.
Burada bir şeyler dönüyor.
There's somethin'real snaky goin'on.
Burada bir şeyler dönüyor.
There's something going on here.
Hayır ama bence bir şeyler dönüyor.
No, but I think there's something going on here.
- Bir şeyler dönüyor.
There is something going on.
- Lafarge. - Bir şeyler dönüyor.
There is something going on.
Pek bir şey anlamadım. Burada bir şeyler dönüyor.
At least that's the way I see things.
Bir şeyler dönüyor.
There's something goin'on.
Son zamanlarda bir şeyler dönüyor.
Something's been going on lately.
Burada bir şeyler dönüyor.
Something's going on around here.
Bir şeyler dönüyor, bir çeşit operasyon için toplanıyorlar.
Something's going on! They seemed to be gathered for some kind of operation.
Demek ki gerçekten bir şeyler dönüyor.
- Then it wasn't a hoax after all? - No!
Başka bir şeyler dönüyor.
Something else is going on.
Besbelli bir şeyler dönüyor. Otto'dan her zaman övgüyle söz ederdi,... "O gerçek bir dost," derdi.
He always spoke well about Otto, said he's a true friend.
Eminim bir şeyler dönüyor!
Surely something's up.
Bir şeyler dönüyor.
Something's going down.
Burada bir şeyler dönüyor adamım.
Weird shit happening here, man.
Tuhaf bir şeyler dönüyor.
There's something wrong.
Ortada bir şeyler dönüyor ve bunu meydana çıkaracağım.
Something is going on, and I'm going to find out what it is
Bir şeyler dönüyor ama...
It must be something extraordinary.
Şimdi burada tuhaf bir şeyler dönüyor ve ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
Now something strange is going on here, and I demand to know what it is.
- Bir şeyler dönüyor, buluşsak iyi olacak.
- I think we're being set up. We'd better meet.
Burada bir şeyler dönüyor, Foster.
There's something going on around here, Foster.
Büyük bir şeyler dönüyor, tamam mı?
Something big is going down, OK?
Miguel, dışarda bir şeyler dönüyor.
Miguel, there's something going on outside, man.
Bir şeyler dönüyor.
Something's come up.
Biliyor musun galiba bir şeyler dönüyor.
You know, I just think something's going on.
Büyük bir şeyler dönüyor diyorum sen de dilime takılıyorsun?
I'm telling you something big is happening here and all that grabs you is my language?
Sana söylüyorum, orada bir şeyler dönüyor.
I'm telling you, there's something big going on here.
Bir şeyler dönüyor ama.
There's something going on here.
Bir şeyler dönüyor.
Well, do something.
Bir şeyler dönüyor.
Something's going on.
Büyük bir şeyler dönüyor, tamam mı?
Something big is going down.
Burada tuhaf bir şeyler dönüyor.
There's just an old lady in there that's...
Bir şeyler dönüyor olmalı.
Something must be going down.
- Evet, bir şeyler dönüyor.
- No, something's going on
Çok tuhaf bir seyler dönüyor.
Something is very wrong here.
Laboratuvar 7'de bir şeyler dönüyor. Sonra konuşsak daha iyi olacak.
Hold it.
bir şeyler içelim mi 27
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler oluyor 92
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler oluyor 92
bir şeyler yap 245
bir şeyler yapalım 16
bir şeyler içmek ister misin 26
bir şeyler söylesene 16
bir şeyler iç 32
bir şeyler yemelisin 30
bir şeyler 51
bir şeyler yapsana 20
bir şeyler oldu 26
bir şeyler düşüneceğim 19
bir şeyler yapalım 16
bir şeyler içmek ister misin 26
bir şeyler söylesene 16
bir şeyler iç 32
bir şeyler yemelisin 30
bir şeyler 51
bir şeyler yapsana 20
bir şeyler oldu 26
bir şeyler düşüneceğim 19