English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ H ] / Hey sen

Hey sen translate English

12,388 parallel translation
Hey sen, canavar.
Hey, hey! You. Beast.
Hey sen.
Hey, you.
Hey sen.
Hey you.
Merhaba, sen toner değilsin.
Oh. Hey, you're not toner.
- Sen de kimsin be?
Hey, hey, hey, hey, hey. Who the hell are you?
Cleveland, sıradaki biraları sen almayacak mıydın?
Hey, Cleveland, weren't you supposed to buy the next round?
Quagmire, sen seks adamısın.
Hey, Quagmire, you're a sex guy.
Bu insanları sen mi işe aldın?
Um, hey, did you- - did you hire all of these people?
- Sen iyi misin? - Evet.
Hey, you good?
Burada hayatı buna bağlı olan tek kişi sen değilsin.
Hey! You're not the only one banking on this.
Sen devam et dostum.
Hey, hey, keep going, man.
Hey, hey, sen burada ne yapıyorsun?
Hey, hey, what are you doing here?
- Sıradaki içkileri sen alıyordun, değil mi Joe?
Hey Joe, isn't this your round? Sure.
Hey sen!
Hey, you!
Gemici ile dışarı çıkan sen misin?
Hey. Did you go out with Sailor?
Sen mi geldin?
Hey, it's you.
Hey, sen iyi misin?
Hey, you okay?
Hey, sen o yaşlı adamla sevişirdin, değil mi? Sırf ısı kontrollü ortopedik yatağı olduğu için.
Hey, you totally had sex with that old guy just because he had a Tempur-Pedic mattress.
Hey, sen gerçekten hiç düşünmedin, bu benim hatamdı.
Hey, you really never thought it was my fault.
Sen geçen seminerdeki afetsin.
Hey, you're the chick from the seminar.
Hey! Hey, sen!
Hey, you!
Hey, sen inanılmazsın.
Hey, you're amazing.
Hey, sen ve eski erkek arkadaşın arasında noldu?
Hey, whatever happened with you and your ex?
Sen beni virajda geçen aptalsın.
Hey! You're that idiot who passed me on the curve.
Ne yapıyorsun sen?
Hey, what are you doing?
Araba sürüyorum burada, deli misin sen?
Hey, hey, I'm driving here. What, are you crazy? !
Sen kime kaş göz işareti yapıyorsun lan?
Hey, who are you winking at?
- Tabi, tabi sen yapmadın. Hey, Cass?
Do you have a way out of here yet?
- Alacağına eminim. Normalde arkadaşım Donovan'a sorardım ama belki sen onun yerine yardım edebilirsin.
Hey, I'd normally ask my friend Donovan about this, but maybe you can help me instead.
Sen zaten iyi bir insansın.
Hey... you already were a better man.
- O aptal dansı yapan çocuk sen miydin?
Hey, are you the kid that just did that stupid dance?
- Matt, sen misin o?
Hey, Matt, is that you?
Sen, ordaki!
- Hey, you! - Whaa! Dyaah!
- Sen yanlış bir şey yapmadın.
Hey. You didn't do anything wrong.
Baba, sen de benim günışığımsın.
Hey, daddy. You're my sunshine.
Baba, sen de benim günışığımsın.
Hey, daddy, you're my sunshine.
Hayley, ikiniz içinde onu kovalamak zor olmalı çünkü sen ve Beckett'da havluyladınız değil mi?
So, Hayley, it must have been pretty hard for you guys to chase her'cause you and Beckett were both wearing towels, right? Hey.
Sen, oradaki!
Hey! KOH!
Sen sormadan söyleyeyim, her şey yolunda.
Hey, Phil! Before you ask, everything's fine. Don't worry.
Sen bu göreve atanmadın.
Hey, you weren't assigned this mission.
Hey, Ford amca, sen iyi misin?
Hey, Uncle Ford, are you okay?
Hey, sen iyi misin?
Hey, are you okay?
Millet... Hayır, sen, siz varya.
Hey, guys... no, you, you guys.
Ama sen iyisin, sen iyisin.
But hey, you're okay. You're okay.
Sully ile ilgili bilmeni istediğim sen onun kalbini kırdın dostum.
Hey, just so you know... Sully? You broke his heart, man.
Hasta Kim Young Shik'i sen al.
Hey. You take care of Patient Kim Young Shik.
Sen aç. - Ne?
- Hey, you, open her up.
- Bana baksana sen!
Hey, you're really...
Hey, sen burada ne halt ettiğini sanıyorsun?
Hey. What the hell do you think you're doing?
Yine boştasın sen.
Hey. You're a single lady again.
Azrail tarafından katledilerek öldürülmek hakkında konuşmayı sen başlattın.
Hey, you're the one who started talking about getting whacked to death by the grim reaper.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]