English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ S ] / Siz de mi

Siz de mi translate English

1,662 parallel translation
Siz de mi evleniyorsunuz? Neden "siz de mi"?
- Also getting married?
Siz de mi?
You guys too?
Siz de mi hastasınız?
Did you, uh, did you call in sick too?
Siz de mi Beltway Burger tapınağına ibadet edenlerdensiniz, ha?
So you worship at the temple of Beltway Burger, too, huh?
Cesedi siz de mi?
You have her body?
Siz de mi çocuk istiyorsunuz?
You want a kid?
Eve mi gitmek istiyorsunuz, yoksa kalıp siz de mi dayak yiyeceksiniz?
Hey, fuckers. You wanna just go home, or you wanna stay and get your asses kicked?
Siz de mi öylesiniz?
You too?
Siz de mi seversiniz Bay Takashima?
You too, Mr. Takashima?
Siz de mi ona kart göndermek istiyorsunuz?
You want to send him a card, too?
Siz de mi?
And you, too.
Siz de mi, Kaptan...?
Do not put you too, Captain...
Açlıktan ölüyorum... Siz de mi? Uzun zamandır on altı suratlı bir Ganmen'i takip ediyoruz.
I'm starving... too?... and haven't had time to eat.
Siz bayım, siz de mi bayım Mezara hoş geldiniz
You, sir, too, sir Welcome to the grave
Siz de mi?
Oh, not you guys too?
Efendim, siz de mi bizi bırakacaksınız?
Sir, have you also left us?
Peki siz de mi müzisyensiniz?
So you guys are musicians too?
Siz de polissiniz, değil mi?
You are the police, right?
Ve siz de ona izin mi verdiniz?
And you let him?
- Siz de onu gizli göreve mi gönderdiniz?
So you sent him undercover?
Siz de hiç utanmıyorsunuz değil mi 85 yaşındaki adama içki içirmeye ha?
And you're not ashamed to make an 85-year-old man drink like this?
Gerçekten de terörist mi kovalıyorsunuz siz?
Are you really going after terrorists, here?
Siz de katılın. Dünyanın geri kalanı deli mi yoksa aptal mı?
Is the rest of the world crazy or just stupid?
Siz de çok beğenmediniz mi?
Don't you just love the place?
Kartı cebinden çıkardığımı siz de görmediniz mi?
Didn't you see me pull out this card from his pocket?
Siz de kilonuzla hep cebelleştiniz, değil mi? Haklı mıyım?
You look like you have always struggled a little bit with your weight.
Siz de bu işteki ironiyi görüyorsunuz değil mi?
You do see the irony of it, though, don't you?
- Siz de Delia Banks'siniz, değil mi?
- You're della banks, right? - That's right.
- Siz de öyle mi düşünüyorsunuz?
- Is that what you think?
Siz de Nathan'ın son zamanlarda biraz garip davrandığını fark ettiniz mi?
You guys notice that Nathan's been acting weird lately?
Siz de bunların hepsini yok edebilirsiniz, değil mi?
And you can make them all go away, right?
Siz de kalkmalısınız aslında, kolay değil, değil mi?
You have to get up as well. That wasn't easy, was it?
Büyük dağların kontrolsüz alanlarından kaymak, tam zamanlı işiniz olduğunda ölümü göreceksiniz elbette. Üstelik siz de yenik düşebilirsiniz, değil mi?
When you ski big mountains in an uncontrolled environment and on a full-time basis, you " re going to see death and you may succumb to it yourself, right?
Siz de, onu geri mi yolladınız?
So you just sent her back?
Bunu geçin de siz gidip eğlenirken ben bu hapishane kaçkını herifle konuşmalı mıyım, öyle mi?
no, scratch that... tell me I gotta go make conversation with Tom Joad while the cool kids get to go out and play?
Yaşlı adamın birisi bir şeyler uydurup bir sesli mesaj bırakıyor, siz de bana değil ona inanıyorsunuz, öyle mi?
Some old man makes things up and leaves them in a voice mail, just like that, and you're gonna believe him over me?
Bu NASA'ya gittiğimiz zamandı ve... siz de orada çalışıyordunuz değil mi?
It's when we went to nasa and... you were working there, right?
Siz de mi?
Wow.
Yani çocuklar bir şaka yaptılar, ve siz de NTAC'i mi aradınız?
So this kid pulls a prank, and you call NTAC?
Bir darbe de siz mi vuracaksınız?
Now you want to violate them as well?
Küçük Moda Cücesi'ni sadece ben mi görüyorum, siz de görüyor musunuz?
is it just me, or does anyone else see the Little Fashion Elf?
ve siz de gitmediniz mi?
and you didn't go?
Siz de antik dükkanında çalışıyorsunuz, değil mi?
Hey, you work at an antique store, too, don't you?
Evet. Şimdi siz New York'ta değil New Jersey'de mi yaşıyorsunuz?
You guys live in new jersey, not new york?
Yardıma ihtiyacım var. Siz de tanıdığım tek... Bir derdin mi var?
I need some help, and you're the only person I know who...
Siz de aynı şekilde mi hissediyorsunuz, Ajan Booth?
You feel the same, Agent Booth?
Siz de istersiniz, değil mi?
You want coffee, don't you?
Siz de onlardan birisiniz değil mi?
You're one of them, huh?
Lionel buraya gelmemi istemiyor, şimdi de siz bu işi istemediğinizi mi söylüyorsunuz?
Hired you. Lionel don't want me coming here, now you don't want the job?
Ve siz de buna inandınız, öyle mi?
And you believe that?
Siz de Afganların yaşam mücadelesini mi destekliyordunuz?
Are you also passionately involved with the cause of the Afghans?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]