Sizi özleyeceğim translate English
260 parallel translation
Sizi özleyeceğim.
We'll miss you.
Sizi özleyeceğim, Dr. Kenneth.
I shall miss you, Dr. Kenneth.
Ben de sizi özleyeceğim.
I'm gonna miss you, too, Pop.
Ben de sizi özleyeceğim.
I'll miss you too.
Şey, Ben de sizi özleyeceğim.
Well, I'll miss you, too. All of you.
Sizi özleyeceğim arkadaşlar.
I'm gonna miss you fellas.
Sizi özleyeceğim.
I'll miss you.
New York'u terk edersem, sizi özleyeceğim.
I'm sure going to miss you, leaving New York and all.
Mrs. Lowe, Sizi özleyeceğim.
Mrs. Lowe, I'm gonna miss you.
Londra'dan gittiğinizde sizi özleyeceğim.
I shall miss you when you leave London.
- Ben de sizi özleyeceğim.
- I'm going to miss you, too.
Sizi özleyeceğim Bay Lane.
I'm gonna miss you, Mr. Lane.
Ben de sizi özleyeceğim doktor.
"I'll miss you, too, Doctor."
Sizi özleyeceğim.
Oh, my. Gonna miss you.
Bir asker olarak sizi özleyeceğim.
As a soldier... I'll miss you.
Ben de sizi özleyeceğim, Binbaşım. Bir asker olarak.
I'll miss you too, Sir... as a soldier.
Sizi özleyeceğim çocuklar.
I'm gonna miss you guys.
Sizi özleyeceğim.
I'm gonna miss you.
- Sizi özleyeceğim.
- I'm gonna miss you guys.
Sizi özleyeceğim, Bayan Vergerus.
I shall miss you, miss Vergerus.
Sizi özleyeceğim.
I will miss you.
" Sizi özleyeceğim çocuklar.
" I'm gonna miss you guys.
Sizi özleyeceğim baylar.
I'm gonna miss you guys.
Sizi özleyeceğim bay Dusty.
I'm gonna miss you, Senor Dusty.
- Büyükanne! Sizi özleyeceğim.
Oh, I'm going to miss you.
- Sizi özleyeceğim.
- ( Mike ) Miss ya.
Sizi özleyeceğim Majesteleri.
I shall miss you, Your Majesty
Sizi özleyeceğim 88 mezunları.
I'll miss you, class of'88.
- Sizi özleyeceğim!
Bill, I'll sure miss you.
Sizi özleyeceğim, Bay Henry.
I'm going to miss you, Mr. Henry.
Tanrım, sizi özleyeceğim.
Oh, gosh, I'm gonna miss you.
anladım bay Bergstrom, sizi özleyeceğim
I understand. Mr. Bergstrom, I'm gonna miss you.
- Sizi özleyeceğim.
- Thanks. - I'll miss you.
Sizi özleyeceğim.
I shall miss you.
Ama biliyorum sizi özleyeceğim, cennette bile.
But I know I shall be homesick for you. Even in heaven.
Sizi özleyeceğim.Bu batakhaneyi de özleyeceğim.
I'm going to miss you. I'm going to miss this joint, too.
- Yarın öğleden sonra, çay saatine yetişiriz. - Akşam yemeğinde sizi özleyeceğim.
Tomorrow afternoon, in time for a nice cup of tea, hmm?
Sizi özleyeceğim Pumpkins, kasvetinizi bütün dünyayla paylaşamayacağım.
I'll miss you Pumpkins, but I just can't share your bleak worldview.
Sizi de, en az annem kadar özleyeceğim.
I'll miss you almost as much as Mom.
Sizi kesinlikle özleyeceğim, Lordum.
In a way, I'm going to miss you, Your Lordship.
Sizi ve tüm o harikulade ayrıntılarınızı özleyeceğim Komiser.
I'm going to miss you, Lieutenant, you and all your fascinating little details.
Muhtemelen siz benden kurtulduğunuza sevineceksiniz, ama ben sizi çok özleyeceğim.
You'll probably be glad to get rid of me, but I'm going to miss you... very much.
Yarın doğuya gideceğim... ve sizi çok özleyeceğim
Tomorrow I'll go east,... and I'll miss you.
Sizi özleyeceğim.
- Bye-bye.
- Sizi deli gibi özleyeceğim.
Bye.
Canım, Sizi çok özleyeceğim.
- Sweetheart, I'm just gonna miss you so.
Sizi şahsen çok özleyeceğim.
I shall personally miss you.
Sonra, sizi çok özleyeceğim!
Then I'll miss you.
Sizi özleyeceğim.
I'm really gonna miss you guys.
Sizi özleyeceğim çocuklar. Gördün mü George?
I'm gonna miss you guys.
Biliyorum, saçma gelecek ama sizi gerçekten çok özleyeceğim.
I know this sounds nuts, but I'm actually gonna miss you guys.
sizi seviyorum 160
sizi bekliyorum 28
sizi bekliyor 61
sizi bekliyoruz 27
sizi dinliyorum 52
sizi anlamıyorum 42
sizi ilgilendirmez 39
sizi karı koca ilan ediyorum 41
sizi tanıyor muyum 69
sizi tanımıyorum 61
sizi bekliyorum 28
sizi bekliyor 61
sizi bekliyoruz 27
sizi dinliyorum 52
sizi anlamıyorum 42
sizi ilgilendirmez 39
sizi karı koca ilan ediyorum 41
sizi tanıyor muyum 69
sizi tanımıyorum 61