Ama oldu translate Spanish
12,204 parallel translation
Ama oldu, işe yaradı,
Pero sucedió, funcionó.
Jack senin ailen oldu ve belki sana ihtiyaçları vardır ama eşinin de sana ihtiyacı var.
Jack se convirtió en tu familia, quizás ellos te necesiten, pero tu marido también te necesita.
Ama yine de olan oldu.
Pero empezaron de todos modos.
Esrar içilen ortama girmeyeli uzun zaman oldu ama...
Han pasado años desde que estuve en un fumadero de opio, pero...
Biraz yavan oldu ama başlamak için yeterince şey aldım.
Es un poco árida, pero tenemos lo necesario para empezar...
Biraz klişe oldu ama hayat böyle. Ne yapıyorsun sen?
Es un cliché, pero así es la vida. ¡ Oye!
Isaac neredeyse görevini tamamlıyordu. Ama son anda saldırıya uğrayınca başarısız oldu.
Isaac casi lo consigue pero fracasó en el último momento, cuando le atacaron.
İnsanları sopaladılar, düşenler oldu ama dövmeye devam ettiler.
Los golpeaban por la espalda, y se caían, pero los seguían golpeando.
Ama şimdi, o kadar çok kişi hayatını feda etti ki, bu gerçek oldu.
Pero ahora, tantas personas dieron su vida que la independencia es real.
Evet, başka kadınlar da oldu. Kendimi işime verdim, ama...
Sí, he estado con un montón de mujeres, enterrándome a mí misma en el trabajo, pero...
- Biliyorum ama ne oldu?
- Lo sé... ¿ pero qué pasó?
Hedefime yaklaşıyordum ama kredi kartlarımın limitini doldurunca parçalara ödemek için para lazım oldu.
Me estaba acercando, pero después de exprimir mi tarjeta de crédito, también necesitaba dinero para pagar por todo.
Ama olan oldu ve ben artik böyle biri degilim, tamam mi?
Pero es lo que es, y esa ya no soy yo, ¿ de acuerdo?
Merhaba Austin, görüşmeyeli biraz oldu, ama coşmaya hazır mısınız?
Hola Austin, ¿ ha pasado tiempo? Pero, ¿ están listos para ponerse pesados?
Ama sonra "Haklısın!" dedim. Böylece bütün arkadaşlarını sürpriz bir partiye çağırdık. Sürpriz oldu mu?
Pero luego digo : "¡ Tienes razón!" Así que reunimos a todos tus amigos... para una fiesta de cumpleaños sorpresa. ¿ Estás sorprendido?
Sana bunu söylemek için bir fırsatım oldu. Onlar burada olduğunda numara yaparım ama yalnız olduğumuzda numara yapmam.
Me dará la oportunidad de decirte que fingiré cuando estén aquí, pero no voy a hacerlo cuando estemos solos.
Jeffrey satmamaya razı oldu ama diğer herkes satacak.
Jeffrey accedió no vender, pero todos los demás lo harán.
Ölümden döndüğüm de oldu, ama korkularımla yüzleşiyorum.
Casi me mato, pero enfrentando mis miedos.
Her yazarın hayali büyük bir Amerikan yazarı olmaktı, ama P.J. Moffet kesinlikle oldu.
Cada autor sueña con escribir la gran novela americana, pero P.J. Moffet la escribió de verdad.
Evet ama iki gün oldu ve ben hiç farklı hissetmiyorum.
Sí, pero han pasado dos días, y no me siento diferente.
Catherine gitti. Kötü bir şey... Biraz canım acıyor ama bu daha önce de oldu.
Catherine se ha ido, eso apesta, me ha dolido un poco, pero ya he pasado por esto antes.
Emekli oldu ama o kadar da emekli olduğunu sanmıyorum.
Está retirado, pero no creo él lo retiró,
Zor oldu ama değdi.
No es fino, pero efectivo.
Söylemekten nefret ediyorum ama bu sefer çok kolay oldu.
Odio decirlo, pero este era fácil.
Yüzlerce katilin yakalanmasını ve binlerce canın kurtulmasını sağladılar Ama bu kendi benliklerine mâl oldu.
Quitó a cientos de asesinos de las calles y salvó miles de vidas. Pero les costó las suyas.
Muhbirleri manipüle etmek zorunda kaldığım durumlar oldu daha önce. İş bitince uzun bir duş almak isteyebilirsin ama gittikçe kolaylaşıyor.
He tenido que manipular los informantes antes, y... usted quiere tomar una ducha Silkwood cuando se hace, pero se hace más fácil.
Ama tam anlamıyla bir felaket oldu.
Pero fue un desastre absoluto.
Ama Casey Stoner için harika bir öğleden sonra oldu.
Pero una gran tarde para Casey Stoner.
Ne oldu? dersiniz. " Ama çok geç olmuştur.
¿ Qué ha pasado " Pero es demasiado tarde.
Ama hükümetin Önsuç programı kapatıldıktan sonra, onlar da serbest kalmış oldu.
Pero después de que el Programa de Precrimen del Gobierno fuera cerrado, finalmente fueron puestos en libertad.
Ama bizi serbest bıraktıklarında proje de sona ermiş oldu.
Pero el proyecto fue suspendido cuando nos liberaron.
Üzgünüm ama çok uzun zaman oldu.
Lo siento, pero ha pasado demasiado tiempo.
Güzel bir ikramiye oldu ama.
Aunque es un bonito extra.
Elektriklenme oldu. Büyütecek bir şey yok ama akşam 9'da buluşacağız.
No es gran cosa, pero tenemos una cita a las nueve.
Çok da abartma ama ne oldu?
- No pensaría tanto en el porqué.
Axl'a araması için yalvarmak zorundayım ama Sue okula gideli üç gün oldu ve çoktan bana mesaj attı.
Tengo que suplicarle a Axl que llame, y Sue solo tiene tres días en la escuela y ya me manda mensajes diciendo que me ama.
Ama aslında gaz yakıcıyla sigaramı yakarken oldu.
Pero, en realidad, Me encendí un cigarrillo con un quemador.
- Hayatım, o yumurtaları bulalı haftalar oldu ama hâlâ yumurtadan çıkmadılar.
Cariño, encontraste esos huevos hace semanas, y todavía no se han incubado.
Kalp ezilmesi vardı. Ezilme de kalbinin durmasına neden oldu. Şimdi iyi ama bizi gerçekten korkuttu.
Su pH es de solo 7.2, y está muy frío para hacer un coágulo, así es que no vi como el protocolo hipotérmico le ayudaría.
Eninde sonunda başkalarıyla çıkacağımı düşünmüştüm ama çok hızlı oldu.
Supuse que en algún momento saldría con otras personas pero esto está pasando muy rápido.
3 hafta oldu..... ama her sabah kendime onun gittiğini kral olduğumu hâlâ hatırlatmak zorundayım.
Han pasado tres semanas, pero aún tengo que recordarme a mí mismo cada mañana que él se ha ido y que yo soy rey.
Ama bil bakalım ne oldu?
¿ Sabes qué?
Sıradan bir trafik kontrolüydü, ama ne olduğunu anlamadan olan oldu.
Parada de tráfico de rutina y se acabó antes de que siquiera supiéramos lo que estaba pasando.
Menümüzün zengin olmadığı zamanlar oldu ama...
Hemos tenido un menú limitado a veces.
Ama ne zaman umurunuzda oldu ki?
¿ Pero eso ha importado alguna vez?
Senle bazı gergin anlarımız oldu ama bilmeni isterim ki bu işten sorumlu olan kişileri bulacağım.
Ahora, tú y yo hemos tenido nuestros momentos, pero quiero que sepas que voy a encontrar a los responsables de esto.
Çok oldu ama!
¡ Él es demasiado!
Bu nasıl oldu bilmiyorum ama işin sonuna kadar gideceğiz, tamam mı?
No sé cómo sucedió esto, pero vamos a llegar a la parte inferior de la misma, de acuerdo?
Evet ama... Bunu onun yapması aylara ve milyonlarca dolara mal oldu. Bizim zaman çizelgemiz için geçersiz yani.
Si pero... le tomó meses y millones de dólares para hacer eso.
Brezilyalılar bize destek oldu ama onların beklentilerini karşılayamadık. Onlara geri dönüş yapamadık.
No hemos cumplido las expectativas de la gente, los brasileños nos ayudaron, no pudimos devolvérselo.
Nefes alıyor ama nabız yok denecek kadar az. 15 dakika falan oldu.
Hace unos quince minutos.
öldürdün 19
öldür 344
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
öldüğünde 37
öldürür 25
oldu bil 39
öldürmek 62
öldür 344
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
öldüğünde 37
öldürür 25
oldu bil 39
öldürmek 62
öldürülmüş 50
oldu o zaman 19
öldük 27
olduğun yerde kal 516
öldürecekler 16
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
öldür beni 219
oldu bitti 17
oldu o zaman 19
öldük 27
olduğun yerde kal 516
öldürecekler 16
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
öldür beni 219
oldu bitti 17