Bana söyler misin translate Spanish
955 parallel translation
Şimdi bilmek istediğimi bana söyler misin?
Y ahora, ¿ me dirá lo que quiero saber?
- Nasıl olduğunu bana söyler misin?
- ¿ Puedes explicarnos por qué?
Çok meraklı görünmesini istemem... Ama o odada ne olduğunu bana söyler misin?
No quiero ser curioso pero ¿ qué hay en esa habitación?
Bana söyler misin ilk Quantrill savaşının tadı nasıldı, hoşlandın mı?
¿ Te ha gustado tu primera batalla en la guerra de Quantrill?
Burada ne aradığını bana söyler misin?
¿ No quieres decirme qué buscas aquí?
Evladımın son anlarını ona sorup bana söyler misin?
¿ Le preguntará sobre esos últimos momentos?
- Bayım, bana söyler misin!
- Dígamelo.
Ona bakacağını bana söyler misin?
No, decía que si me lo encontraré cuando vuelva.
Bana söyler misin?
¿ Me dirías algo?
Bana söyler misin, eğer senin bir kız yani genç bir kız olduğunu varsayarsak, ve sana beraber çıkmayı teklif etmiş olsam, sadece annen odana geldiği için telefonu aceleyle kapatır mıydın?
Supón que fueras una chica, una chica joven, y yo te pidiera una cita, ¿ colgarías el teléfono porque viniera tu madre?
Lütfen bana söyler misin... sana tam olarak ne söyledi ve sen tam olarak ne dedin?
¿ Podrías hacer el favor de decirme... qué le has dicho exactamente y qué te ha preguntado?
Aşkım bana söyler misin, bu kadar önemli olan nedir?
Y ahora, dime, qué es tan importante.
Bu anlattığın Patronun nerede oturduğunu bana söyler misin?
¿ Te importaría indicarme dónde vive ese jefazo?
Hatırladın mı, Tim. Şerif nerede bana söyler misin?
Déjalo correr, Tim. ¿ Dónde está el sheriff?
Ne diyeceğini bana söyler misin?
Me gustaría saber que dice.
Bana neler olduğunu söyler misin?
¿ Podrías decirme, por favor, qué está pasando?
Benim için dua ettiysen, ki bundan şüpheliyim, bana nedenini söyler misin?
Si de verdad rezaste por mí, cosa que dudo, ¿ Te importaría decirme por qué?
Gitmeden önce bana bir şey söyler misin?
Dime algo antes de que me vaya, ¿ quieres?
Bana nedenini söyler misin?
¿ Me puede decir por qué?
- Şimdi bana, o genç adamın adını nereden bildiğini söyler misin?
- ¿ Quiere decirme como sabe que mi hijo se llama Freddy?
Bana ait olan ve olmayan şeyleri söyler misin lütfen?
¿ Haría el favor de decirme qué me pertenece y qué no?
Bir saatten fazladır o jüri odasında ne yapıyor olabileceklerini söyler misin bana?
¿ Qué pueden estar haciendo en la oficina del jurado por más de una hora? .
Burada ne halt ettiğini söyler misin bana?
¿ Me puedes decir por qué te quedas por aquí?
Anladığını, bana kızmadığını söyler misin?
Dime que me comprendes, que no te enojarás conmigo.
Bu saatte orada ne yapacaksın söyler misin bana?
¿ Qué haces aquí a esta hora?
- Bana, seni memnun etmenin niçin bu kadar zor olduğunu söyler misin?
¿ Por qué es tan difícil de complacer?
Bana onu nerede bulabileceğimi söyler misin?
Tiene que decirme. ¿ Donde puedo encontrarlo?
Bunu bana daha sık söyler misin?
Dímelo muchas veces.
Müsait olursa bana uğramasını söyler misin, Stephen?
Pídele que venga a verme si tiene tiempo, Stephen.
Burada neler olduğunu söyler misin bana?
¿ Quieres decirme qué demonios estuviste haciendo aquí?
- En azından bana nerede olduğunu söyler misin?
- Dime al menos dónde has estado.
Bir şey söyler misin bana?
Dígame una cosa.
Öncelikle bu açıklamanın neye dair olduğunu söyler misin bana?
¿ Puedes decirme de qué clase de declaración se trata?
Sakıncası yoksa bana ne yapmam gerektiğini söyler misin?
¿ Le importa decirme qué he hecho? Nada.
Bana bir iki kelime söyler misin?
¿ Le molestaría decirme una o dos palabras?
Bana Kikuchiyo'nun ne yaptığını söyler misin?
Dime, ¿ qué hacía Kikuchiyo?
- Neler olduğunu bana da söyler misin?
- Dime qué ha ocurrido.
Söyler misin bana...
Papá, yo... ¡ Akiko!
Bana oturduğun yeri söyler misin?
Dime dónde vives.
Lütfen bana ne olduğunu söyler misin, Robert?
Quieres decirme qué es lo que ocurre Robert.
- Bana bir şey söyler misin?
- ¿ Me dices algo? - Claro. ¿ Qué?
Pekala Seymour, bitkinin büyümesinin durup durmadığını söyler misin bana?
Dime si esa planta ha dejado de crecer.
Bana bir şey söyler misin?
Espere un momento, ¿ me dirá una cosa?
- Sağlam durmam için bana tek bir sebep söyler misin?
Dame una buena razón para estar sobrio.
Pilotluğun en zor yanını söyler misin bana?
¿ Qué es lo más difícil para un piloto?
Bana adamın ismini tekrar söyler misin?
Dame ese nombre de nuevo. Tony...
Bana bu evin girişini nasıl geçtiğini söyler misin?
¿ Puedes decirme cómo has podido entrar en esta casa?
Bir şey öğrenirsen, bana da söyler misin, Alec?
Si te enteras de algo, ¿ me lo harás saber, Alec?
Madem öyle söyler misin bana, şu bizim general neden senatoya gelip kendisini Aziz George, bizi de ejderhaymış gibi görerek yargıladı?
¿ Por qué el general va a la vista del Senado... Como si fuera San Jorge y la Adminitración, el dragón?
Bunu yapmadan önce bana bir şey söyler misin Pete?
Antes que Io haga ¿ querrías decirme algo, Pete? ¿ Antes que hagas qué?
Söyler misin bana, şu paraşütçüler de neyin nesi?
¿ Qué es todo eso de unos paracaidistas?
söyler misin 159
söyler misiniz 120
misin 24
mısın 19
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
söyler misiniz 120
misin 24
mısın 19
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana ver 290
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana ver 290