Bilmenizi isterim ki translate Spanish
413 parallel translation
Çocuklar, bilmenizi isterim ki ben bu evin reisiyim ve kızımın kocasını seçmek de tamamen karımın ellerinde!
Chicos, quiero que sepáis que soy el dueño de esta casa, y la elección del marido de mi hija pasa por ¡ mi esposa!
Bilmenizi isterim ki...
Quiero que sepan... - Bravo por el Cap. Spaulding, el explorador de África.
Dinleyin, ne olursa olsun yine de bilmenizi isterim ki... İyi ama, ben doğrudan doğruya sizin için bir şey yapmıyorum.
Pase lo que pase, quiero que sepas que no estoy haciendo esto exclusivamente por ti.
Şunu bilmenizi isterim ki, bir an bile o komik kaçırılma hikayesine... inanmış değilim.
Deseo que usted se dé cuenta de que nunca creí ni por un momento... eso tan ridículo del secuestro.
Jesse ve senin bilmenizi isterim ki, hukuk ve düzenin bu zaferi Bay Mccoy'undur.
Quiero que Jesse y tú sepáis que en esta victoria de la ley y el orden. todo el mérito corresponde al sr. McCoy.
Bayan Tura, bilmenizi isterim ki bizimle olan bağlarınız hala yerinde duruyor.
Sra. Tura. Quiero que sepa que sus lazos con nosotros, aún continúan.
Bilmenizi isterim ki, minnettar olan tek kişi ben değilim.
Y quiero que sepa que no soy el único agradecido.
Bilmenizi isterim ki size can-ı gönülden güveniyor.
Creo que les agradará saber que confía en ustedes.
Bilmenizi isterim ki, anayasal haklarını ihlal etmenize... izin vermeyeceğim. Kendisini fiziksel olarak yaralamayacak... ya da insanlık onurunu çiğnemeyeceksiniz. Anlıyor musunuz?
Quiero que sepan que no voy a tolerar... que violen sus derechos constitucionales o humanos, ni que abusen de él físicamente. ¿ Entendido?
Bilmenizi isterim ki, ben hala ipliği iğneden gözlüksüz geçirebiliyorum ve ara sıra step dansı yapabiliyorum.
Quiero que sepa que aún puedo enhebrar una aguja sin mis gafas... y de vez en cuando bailar claqué.
Bilmenizi isterim ki, son romanınıza tapıyorum.
Quiero que sepa que me encanta su última novela.
Bilmenizi isterim ki tüm o karmaşayı çözmüş bulunmaktayız.
Sólo para decirle que ya se esclareció todo aquel lío.
Bilmenizi isterim ki, ben savaşçı bir aileden geliyorum. Ve onurlu geçmişimiz Aslan Yürekli Richard'a kadar dayanmaktadır.
Srta. Plimsoll, ¿ usted sabe que mis ancestros eran guerreros cuyo valiente pasado se remonta a Ricardo Corazón de León?
Bilmenizi isterim ki, buralarda bir bela çıkartmak istemiyorum.
Solo quería que esos tipos supieran lo que haré para evitar problemas.
Bilmenizi isterim ki, size müteşekkirim.
Quisiera agradecerle todo esto.
Bilmenizi isterim ki, ahbap televizyon başından hiç kalkmaz.
Si quiere saberlo, nunca deja la tele.
- Evet, Cathy? Bilmenizi isterim ki, rahatsız da olsam bugün yaşamımın en güzel günü oldu.
Sólo quiero que sepa que, a pesar a estar enferma, hoy ha sido el día más maravilloso de mi vida.
Bilmenizi isterim ki, bu, uzun zamandır istediğim türden bir kayıptı.
Pero quiero que sepan que éste es el tipo de derrota que he deseado... por mucho tiempo.
Kafanızın size ait olduğu bu son günde bilmenizi isterim ki, yeni bir bilimin öncüleri oluyorsunuz.
Aun cuando éste sea su último día sabe que han sido pioneros de una nueva ciencia..
Ayrıca bilmenizi isterim ki, Flint'in 4 hatunu da şu anda karargaha vardı, ve şu anda programlanıyorlar.
Le encantará saber que las cuatro acompañantes de Flint han llegado a los cuarteles, y están ahora en proceso de ser reprogramadas.
Bilmenizi isterim ki az bir şey olsada dün güvensizlik oyu kaybetti.
Quiero que sepa que ayer perdió una moción de censura por unos votos.
Sadece şunu bilmenizi isterim ki en azından Bay Troy umrumda değil.
Sólo quiero que sepan que no me gusta el Sr. Troy, ni un poco.
Size yalvarıyorum, Herr Rudd, ihtiyacınız olan birşey olursa bilmenizi isterim ki burada güvenebileceğiniz birisi var.
Se lo suplico, Herr Rudd, si necesita cualquier cosa, quiero que sepa... que aquí hay una persona con la que puede contar.
Bundan sonra ayarladığım her kumar oyununda bilmenizi isterim ki, şu andan itibaren bu kadının gelmesine izin vermiyorum.
De aquí en adelante, en cualquier futura flotante juego de dados... que yo arregle, deseo informarle a partir de esta fecha... que esta amplia debe ser excluido personalmente.
Zaten yakında evleniyorum ve bilmenizi isterim ki kardeşinize olsun, size karşı olsun yanlış bir duygu beslemiyorum.
No tengo nada que ver con vosotras y me caso en ocho días, así que no tengo ningún interés.
Bayan Grunemann, bilmenizi isterim ki bunlar ender rastlanan durumlar değildir.
Quiero que sepa que este tipo de situaciones no son únicas.
Şunu bilmenizi isterim ki... tamamen aklım yerinde.
Quiero que sepáis una cosa... estoy totalmente sano.
Bilmenizi isterim ki beni seçerken gösterdiğiniz inanca layık olmak için elimden gelen her şeyi yapacağım.
Quiero que sepan que haré lo mejor para cumplir con... la confianza que han dado "escogiendo"... eligiendo... seleccionándome a mí hoy.
- Bilmenizi isterim ki... şahsen maddi kazanımlara karşı bir tiksinti duyarım... ancak, 20.000 dolar benim, yani bizim... Larrabee Vakfı'na büyük bir şeref kazandıracak olan önemli bir çalışmayı... tamamlamamıza yardımcı olacaktır.
- Aunque quiero que sepa... que personalmente desprecio el beneficio económico, los 20.000 dólares nos permitirán, bueno, a mí, realizar un gran volumen de trabajo, que sin ninguna duda proporcionará... une gloire énorme a la Fundación Larrabee.
Ve bilmenizi isterim ki, nazik bayan, ben korkmuyorum.
Y quiero deciros, gentil señorita, que no siento temor.
Bilmenizi isterim ki...
Voy a decirle algo.
Οraya sizinle birlikte νaramayabilirim... ama bu akşam bilmenizi isterim ki... biz tοplum οlarak νaat edilen νatana ulaşacağιz.
¡ Puede que no llegue a ella con ustedes! ¡ Pero quiero que sepan que esta noche, nosotros, como personas, llegaremos a la tierra prometida!
Bilmenizi isterim ki, ben o kişileri öldüremeyeceğinizi ve kasayı tek başınıza soyamayacağınızı biliyorum.
Quiero que sepa que yo sé que usted no hubiera podido matar a ambos sujetos y robar la caja fuerte sin ayuda.
Dinle, Frankenstein. Geriye sadece sen, ben ve Joe kaldık. Bilmenizi isterim ki, kim kazanırsa kazansın, ne olursa olsun sizinle yarışmak benim için bir şerefti.
Escucha, Frankenstein, solo quedamos tú, Joe y yo en la carrera, y... bueno, solo quiero decirte que gane quien gane y pase lo que pase... ha sido genial correr con ustedes, amigos.
Joe, Myra. Bilmenizi isterim ki, kim kazanırsa kazansın, ne olursa olsun...
Joe, Myra... solo quiero decir, que pase lo que pase, gane quien gane...
Fakat bilmenizi isterim ki nehri geçtiğimde şuurum yerindeyken son düşüncelerim cesetler cesetler cesetler olacak.
Quiero que sepan que cuando cruce el río... mis últimos pensamientos conscientes... serán del ejército... y del ejército... y del ejército.
Bilmenizi isterim ki, bu yıl müthiş bir yıl olacak.
Sólo unas palabras para deciros que se aproxima un año de éxitos.
Bilmenizi isterim ki bu kızı gördüğümde şöyle dedim "Hayattan istediğim tek şey bu."
La primera vez que vi a esa muchacha... me dije que ella es todo lo que quiero en la vida.
Şunu bilmenizi isterim ki, herkese gidip resmimi vermem.
Normalmente no suelo regalar mis fotos así como así.
Millet, bilmenizi isterim ki bugün aramızda dürüst ve saygıdeğer bir ünlümüz var.
Amigos, me gustaría que todos ustedes supieran.... Que tenemos a un personaje famoso entre nosotros esta noche algunos lo pueden odiar...
Bilmenizi isterim ki dedektif, bu güne kadar narkotik bölgesinde pek çok işe baktım.
Quiero que sepa, detective, que trabajé bastante en el área de estupefacientes.
NasıI bir asker olurum bilmiyorum ama şunu bilmenizi isterim ki ağır bir çatışmaya girersek başından sonuna kadar tam arkanızda olacağım.
No se si seré un buen soldado... pero quiero que sepan que si alguna vez entramos en combate... les cubriré las espaldas en todo momento.
Bilmenizi isterim ki bu ülkede böyle bir şey yok.
Quiero que sepa que en este país no hay nada por el estilo.
Bilmenizi isterim ki, içimde cılız var.
Tendré que usted sabe, no hay malas hierbas en mí.
Bilmenizi isterim ki sizler, en iyi arkadaşlarımsınız.
Quiero que sepan que son mis mejores amigas.
Dinleyin, en azından siz ikinizin bilmenizi isterim ki... o kızın öldürülmesiyle alakam yok.
Quiero que sepan que no tuve nada que ver con la muerte de esa muchacha.
Bilmenizi isterim ki beni parayla satın alamaz ya da tehdit edemezsiniz ama ikisini birlikte yaparsanız emrinize amadeyim.
Tendré que saber que no puede ser comprado y no puede ser amenazada, pero si los pones los dos juntos y yo soy su hombre.
- Merhaba. Bilmenizi isterim ki robotlarınızdan bir bende.
Quisiera informarles que tengo uno de sus robots.
Efendim, ne diyeceğinizi tahmin ediyorum. Bilmenizi isterim ki... Wendy'yi elimden geldiğince mutlu edeceğim.
Señor, creo que sé lo que va a decir... y quiero que sepa... que intentaré hacer a Wendy todo lo feliz que pueda.
Bilmenizi isterim ki ne zaman isterseniz evimizin kapısı sizlere açıktır.
Sólo quiero decirles que pueden venir a visitarnos siempre que quieran.
Bu arada, bilmenizi isterim ki... - Bunu tüm saygılarımla yapıyorum.
Quiero que sepa que lo hago con todo respeto.