Buraya kadarmış translate Spanish
796 parallel translation
Her şey buraya kadarmış gibi.
Parece el fin.
- Hayır, buraya kadarmış.
- No, se acabó.
Buraya kadarmış, hepsi bu kadar.
Eso es todo.
Sanırım her şey buraya kadarmış.
Bueno, supongo que ya no somos amigos.
Buraya kadarmış.
Bueno, ya está hecho.
Sabrım buraya kadarmış.
Hasta aquí llego.
Buraya kadarmış işte, Yüzbaşı Tim.
Bueno, es lo que hay, capitán Tim.
Sanırım şansımız buraya kadarmış Kitty.
Se terminó la suerte Kitty.
Şansımız buraya kadarmış artık elimizden bir şey gelmez.
Perdimos nuestra oportunidad y ya no podemos hacer nada.
- Acil durum buraya kadarmış.
No fue una emergencia.
Maserati buraya kadarmış demek.
A la Maserati le gusta el modelo. 200,000 a la una.
Ee, buraya kadarmış.
Bien, ya está.
Sanırım buraya kadarmış.
Te dejaré tranquilo.
Her şey buraya kadarmış.
Ya se acabó todo.
Clelia yardım etmeye çalışıyor, ama buraya kadarmış.
Clelia lo hace por ser amable conmigo, pero ya basta.
Buraya kadarmış Alyosha.
Bueno, hemos llegado, Alyosha.
Buraya kadarmış.
Si esto sigue así...
Buraya kadarmış.
Pues nada.
Buraya kadarmış ha? Keçileri kaçırdım demek.
Ya está, así es como debe ser.
Demek ki talihim buraya kadarmış.
Así que aquí acaba mi suerte.
- Buraya kadarmış.
- Esto es el "acabose".
Yani, buraya kadarmış..
Así pues, es así...
- Dışarıdaki hayatı buraya kadarmış.
- Está ahí en carne y hueso.
- Buraya kadarmış.
- ¿ Ya?
Buraya kadarmış.
Eso fue todo.
Buraya kadarmış, Paco!
¡ Ahí te quedas, Paco!
Buraya kadarmış.
Esta vez es la última.
Kusura bakma, yakalandın. Buraya kadarmış.
Lo siento, pero es así.
Krasny-Signorsk, buraya kadarmış.
¡ Tanto para Krasni Sigorsk!
Demek dostluğumuz buraya kadarmış.
En serio. Nuestra amistad se interrumpió de pronto.
Buraya kadarmış.
Nada de eso.
Buraya kadarmış.
Es el final.
" Buraya kadarmış.
Y me acuerdo que pensé : " Se acabó.
Buraya kadarmış.
Es la que tengo.
Mektup buraya kadarmış.
Se acabo su carta.
Evet, buraya kadarmış.
Bueno, se acabo.
Galiba buraya kadarmış. Artık insen iyi olur.
Supongo que hasta aquí llegamos.
Buraya kadarmış!
¡ Basta!
– Prenses hazretleri, buraya kadarmış.
– Bien, Alteza. Supongo que eso es todo.
Buraya kadarmış.
Creo que se acabó.
Buraya kadarmış.
Se acabó la historia.
İşimiz bitti, buraya kadarmış.
Se acabó. Punto y final.
Kurnazlıkla buraya kadarmış.
Tanto para la sutileza.
Buraya kadarmış.
Este es el fin.
Buraya kadarmış.
Asi es.
Lanet olası iffetin buraya kadarmış demek.
He aquí la prueba de tu maldita modestia.
Galiba buraya kadarmış.
"Creo que estamos acabados."
Askerliğin buraya kadarmış.
Diles que nos escriban una carta.
Demek buraya kadarmış.
Bueno, se acabó.
Buraya kadarmış.
Sé bien cómo son las cosas.
( Acındırma buraya kadarmış )
¡ Ya fue suficiente patetismo!
buraya gel 5102
buraya 1484
buraya gelecek 17
buraya bak 279
buraya gelir misin 63
buraya geldin 19
buraya kadar 304
buraya gelin 820
buraya neden geldin 73
buraya getir 71
buraya 1484
buraya gelecek 17
buraya bak 279
buraya gelir misin 63
buraya geldin 19
buraya kadar 304
buraya gelin 820
buraya neden geldin 73
buraya getir 71