English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Buraya getir

Buraya getir translate Spanish

2,169 parallel translation
Anneni buraya getir.
Trae aquí a tu madre.
O kıçını hemen buraya getir.
Mueve tu culo hasta aquí.
Buraya getir.
¿ quién es? Tráelo acá.
Buraya getir.
Aquí.
İkisini de buraya getir.
Que los dos regresen para acá.
Sen tatlım, kıçını buraya getir!
PISTOLERO ARMADO Tú, en ese vestido de color crema. Ven aquí ahora mismo, puta.
Onu buraya getir.
Muévete.
Pekâla, şimdi git ve arkadaşlarını buraya getir.
Muy bien. Ve y trae a tus pequeños amigos aquí abajo.
Onu buraya getir!
¡ Tráela aquí!
Dosyayı inceleyip bir şey bulamazsan buraya getir.
Una vez que examine el expediente y no encuentre nada, tráigalo aquí.
O zaman onu buraya getir. Şimdi.
Entonces tráela, ahora mismo.
Kardeş Dinho, kızkardeşimiz Rosa'yı buraya getir.
¡ Gloria a Jesús! Hermano Dinho, trae a la hermana Rosa hasta aquí.
Savcıyı ve 30 km. içerisindeki tüm memurları bir saat içinde buraya getir.
Quiero al juez de instrucción y los agentes de la zona antes de una hora.
Norma, hemen o lanet kı.ını buraya getir!
- Norma, ¡ ven aquí!
Hemen o uyuşuk k.çını buraya getir ve bu dorseyi boşlatmada yardım et!
¡ Baja a ayudarme con este remolque!
Parayı buraya getir.
- Trae el dinero aquí.
Beno, elemanı buraya getir.
Beno, trae al sujeto.
Git kardeşine yatmasını söyle sonra tarih kitabını buraya getir.
Anda dile a tu hermana que es hora de ir a la cama. Después traes tu libro de historia aquí.
Misa Amane`yi buraya getir.
Trae a Misa Amane aquí.
Abner'i görmeye git ve onu buraya getir.
Lo llamaste.. Vamos a esperar..
Kahrolası kıçını buraya getir!
¡ Ven acá!
Buraya getir.
Vamos, aquí dentro.
Git, onu bul ve buraya getir.
Vayan por ella y tráiganla aquí.
Binanın planlarını bulup buraya getir, tamam mı?
Sólo consigue los planos y regresa aquí, ¿ de acuerdo?
Fotoğraf makinesini buraya getir.
Trae tu cámara.
Kıçını hemen buraya getir. Yoksa onun lanet boğazını keserim.
¡ Ven aquí o le corto el maldito cuello!
Buraya getir!
¡ Tráela!
- Buraya. - Onu buraya getir.
Escóndelo en el armario.
Bulduğunda onu buraya getir!
Traela de vuelta cuando la encuentres!
Alıp buraya getir. Ben de sana bir şilin vereyim.
Ve y cómpralo, tráemelo y te daré un chelín.
Buraya getir.
Tráelo.
Hey Z, onu buraya getir!
Z, ¡ tráelo aquí!
Bütün rehineleri topla buraya getir.
Reúne a todos los rehenes y tráiganlos aquí.
- Onu buraya getir.
- Tráelo.
Sana göstermek istediğim başka bir şey var geçen gün elime geçen bi parça. Currin'i buraya getir.
Les quiero mostrar algo más, algo que llegó el otro día.
Hemen kahverengi kıçını buraya getir.
Es agradable. Ven.
Tamam. Sana 100 dolar vereceğim o adamı buraya getir ve benimle tanıştır.
Te doy 100 dólares de mi propio dinero si recoges a este tipo y lo traes aquí para que lo conozca.
O dilencileri kov ve bayanı buraya geri getir!
Expulsa a esos mendigos, y luego trae a la Señorita de regreso.
Hemen, buraya tuz getir.
Rápido, trae la sal aquí.
Peter, buraya. Hanımımın ayak ısıtıcısını getir.
Peter, trae el calentador de pies.
Adamım, buraya biraz daha bira getir.
Hey, tráiganos otras cervezas.
Buraya getir.
Déjalo aquí.
Git ve şerifi de getir buraya. Ben de onu senin evine götüreceğim ve benim evimi yakan adamı göstereceğim ona.
Trae al sheriff hasta aqui arriba, y lo enviare exactamente hasta tu casa, y le mostrare el hombre que puso fuego a mi casa.
Şimdi hemen o kıçını buraya getir.
Sube allá.
Kamerayı tut. Hemen lanet kıçını buraya geri getir.
- Mantén el culo aquí.
Kıçını buraya çabuk geri getir.
Bueno, apúrate.
- Beni dinle, nonoş oğlan köşeyi dönünce Mikey'in büyükannesinin evi var orada kocaman bir merdiven olacak, kap onu getir buraya.
- Escucha, muchacho mullido fuera de la casa de la abuela de Mikey, hay una escalera, ve y tráela aquí.
Al getir, buraya gel.
¡ Tómala! ¡ Aquí!
- Hayır, getir buraya.
- Esta aquí. No.
Buraya gel! Tabletimi geri getir!
¡ Vuelve con la tabla!
Getir buraya.
Aquí lo tengo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]