Böyle olsun istemedim translate Spanish
225 parallel translation
Ah, Tanrım... böyle olsun istemedim.
Oh, Dios... no era mi intención.
Bunu ben demek istemedim, böyle olsun istemedim.
¿ Quién quiere esto? No pedí esto.
Böyle olsun istemedim.
No tenía malas intenciones.
- Ben böyle olsun istemedim!
- ¡ Yo no lo quise así!
Böyle olsun istemedim canım.
No quise hacerlo.
Böyle olsun istemedim.
No era mi intención.
Oh, ben özür dilerim. Böyle olsun istemedim. Biraz kendimden geçmişim.
Perdona, nos dejamos llevar.
Böyle olsun istemedim.
No quise hacerlo.
Böyle olsun istemedim, Johnny.
No quise hacerlo, Johnny.
- Bu işin içine sen soktun beni. - Böyle olsun istemedim.
- Me decepcionas.
Böyle olsun istemedim.
Fue sin pensar.
Böyle olsun istemedim.
No fue mi intención.
- Ben böyle olsun istemedim!
- ¡ No como quería yo!
Böyle olsun istemedim.
Fue un descuido.
Söyle ona, böyle olsun istemedim.
Dígale que no fue mi intención.
Böyle olsun istemedim.
No quise hacer eso.
( Tico Arriola ) Böyle olsun istemedim, Frank.
No quería hacerlo, Frank.
Böyle olsun istemedim.
Yo no quería.
- Ben böyle olsun istemedim...
- No quería que pasara...
Böyle olsun istemedim.
No fue a propósito.
Julie, böyle olsun istemedim.
Julie, no quise ofenderte.
Böyle olsun istemedim...
No era mi intencion...
- Üzgünüm, böyle olsun istemedim...
- Lo siento...
- Böyle olsun istemedim, yemin ederim.
- Lo hice sin querer, lo juro...
Böyle olsun istemedim.
No quería hacerlo.
Böyle olsun istemedim.
Yo no quería esto.
Üzgünüm! Üzgünüm! Böyle olsun istemedim!
¡ Lo siento, lo siento!
Böyle olsun istemedim!
¡ No quise hacerlo!
Böyle olsun istemedim Frasier.
Frasier, yo nunca pensé que algo asi sucedería.
Böyle olsun istemedim.
No quería hacer lo que hice antes.
"Böyle olsun istemedim."
"Yo no hice que esto suceda."
Böyle olsun istemedim.
Lo empujó más fuerte de lo que quería.
- Böyle olsun istemedim.
- No quería.
- Böyle olsun istemedim.
- No era mi intención.
Böyle olsun istemedim. Ama...
No quiero, pero...
Böyle olsun istemedim.
Y-Yo... ¡ No quise hacerlo!
Böyle olsun istemedim Tony.
No quise hacerlo, Tony.
Ama hayır. Böyle olsun istemedim ki.
Pero, no, Yo no quise hacerle eso.
Böyle olsun istemedim.
¡ No! ¡ No lo hice yo solo!
Böyle olsun istemedim, sadece konuşacaktım.
Yo no provoqué todo aquello, sólo quería hablar.
Ben böyle olsun istemedim.
Yo no quería que pasara.
Böyle olsun istemedim.
- Lo siento. No fue mi intención.
Böyle olsun istemedim.
No quería esto.
Böyle olsun istemedim.
No me refería a él.
Kusura bakma Dreske, böyle bir şey olsun istemedim.
Dreske, siento que haya tenido que pasar algo así entre nosotros.
- Böyle olsun istemedim.
No fue mi intención.
( Tico Arriola ) Benimle alay etti. ( Tico Arriola ) - Böyle olsun istemedim.
- No quise hacerlo.
Ama ben böyle hayal etmemiştim, bu şekilde olsun istemedim.
Pero no me imaginé que ocurriera de esa manera.
Böyle olsun istemedim.
Tropecé.
Lanet olsun. Böyle şeyler yapmanı istemedim.
No te he pedido que hicieras esto.
Böyle bir yaşam sürmeyi kendim istemedim. Başka şeklide yaşamak için seçeneğim olmadı. Her zaman çok param olsun istedim.
Ahora, de algún modo se vuelve claro que nuestro momento ya fue elegido y no tenemos nada que ofrecerle al mundo, nuestras opciones son dos el crimen pequeño o el salario mínimo.
böyle olsun istememiştim 16
istemedim 58
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
istemedim 58
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle şeyler söyleme 28
böyle bir şey olmayacak 25
böylelikle 44
böyle konuşma 236
böyle iyiyim 107
böyle gelin 49
böylesi 17
böyle mi 243
böyle bir durumda 32
böyle işte 52
böyle bir şey olmayacak 25
böylelikle 44
böyle konuşma 236
böyle iyiyim 107
böyle gelin 49
böylesi 17
böyle mi 243
böyle bir durumda 32
böyle işte 52