Böylesi translate Spanish
5,172 parallel translation
Böylesi herkesin yararına olacak, öyle değil mi?
Así será mucho más agradable, ¿ no crees?
Rick, böylesi hem moloidler hem de Vista Verde için daha iyi.
Rick, es mejor así, para los topos y Vista Verde.
Büyük ihtimalle böylesi daha iyi.
Probablemente sea mejor así.
Böylesi daha iyi.
Así me gusta.
Belki de böylesi daha iyidir.
Probablemente sea lo mejor.
Böylesi daha iyi belki de.
Probablemente sea lo mejor.
Sanırım böylesi daha iyi oldu.
Quizás es mejor así.
Doktor Joe, ben umuyordum ki, daha çok, resmi olmayan bir anlaşma yapabiliriz. Böylesi bir anlaşma, Rusty'nin şu anda ne düşündüğünü daha net görmeme olanak sağlardı.
Dr. Joe, esperaba que acordáramos algo más informal que me permitiera tener la oportunidad de saber lo que está pensando Rusty ahora mismo.
Sizin İsveç'te yoktur böylesi.
Apuesto a que allí en Suecia no tenéis nada parecido.
Sen bile böylesi bir büyüyü yapabilecek kadar güçlü değilsin.
Ni siquiera tú eres tan poderoso como para lanzar tal hechizo.
Belki de böylesi daha iyidir.
Puede que sea lo mejor.
Böylesi daha güzel!
¡ Eso me gusta!
Böylesi daha basit.
Es más fácil.
Lakin böylesi büyük bir lokma için operasyon hazırlamak zaman ister.
Pero agarrar a los grandes peces como ese toma tiempo.
"Böylesi daha iyiymiş."
Tú sólo dirás : fue lo mejor.
Hayır, böylesi daha iyi.
No, es mejor así.
Böylesi benim için daha iyi olur mu sandın?
¿ Creíste que esto fue por mí?
Böylesi verilen mesajlar Rastlanılması nadir durumlardır.
Raro encontrar tal caso literal de alguien disparando el mensajero.
Böylesi senin için de okul için de daha iyi olur.
Que se verá bien para ti y para la escuela
Böylesi daha iyiydi.
Eso fue muy mejor.
Knov'un yokluğunda geriye sadece ben kalıyorum. Tüm gücümle savaşmayı ummuştum. Ancak böylesi kaderimi kabullenmek için daha uygun.
soy el único que queda. puedo dejar ese pensamiento de lado.
Böylesi daha iyi olacak.
Ya verás. Esto lo mejorará todo.
Böylesi daha iyi.
Entonces puedes comer esto.
- Böylesi çok daha iyi.
Es mejor así.
Böylesi daha kolay.
Es más fácil.
Sanırım ölen birine veda etmek hiçbir zaman kolay olmuyor. Belki böylesi daha iyidir.
Supongo que nunca sientes que te has despedido y quizá esté bien.
İyi pipon varmış. Kimsede böylesi yok Buyur, iç!
Tienes una buena pipa, nadie tiene una así.
Böylesi nasılmış?
 ¿ Quà © se siente ahora?
Bilmiyorum. Daha önce insanın iblis öldürdüğünü ve böylesi bir güç görmemiştim.
Nunca vi a un humano matar un demonio antes, y con tanta fuerza.
Korkuyu günden saklamak en tatlısı, böylesi çok daha iyiydi.
Ocultando el horror del día Cariño, así fue mejor
Böylesi çok daha iyi olacak.
Será mejor
Bu bozulma ve yozlaşma örneği böylesi büyük bir enstitü tarafında hoş görülemez. Beyler!
No hay lugar, señor, para estas ofensivas y deformadas producciones, en las sagradas paredes de esta gran institución.
Ama dişi dampir gardiyan sayısı, böylesi bir potansiyeli kaybetme riskine giremeyeceğimiz kadar az.
Pero la cifra de guardianas Dhampir ha caído demasiado como para perder a una con tanto potencial.
Böylesi daha iyi olur.
Creo que es mejor así.
Her yerden sana kartlar ve mektuplar yollamışlar. Daha önce böylesi görülmemiş cinsten.
Tienes tarjetas y cartas de todas partes mucho más que nunca, John.
Böylesi daha iyi.
Esto es mucho mejor.
Lütfen, güvenin bana böylesi hepimiz için daha iyi ve daha güvenli olur.
- ¿ Qué? - Créame, es mejor,... y más seguro para nosotros así.
Gitmelisin. Böylesi daha iyi.
Eso sería mejor.
Böylesi daha iyi. Teşekkürler.
Bueno, es más divertido así.
Nasıl oluyor da senin gibi birinin yaptığı iş böylesi...
¿ Cómo alguien como tu consigue algo que es tan...?
Dinle, belki böylesi mantıklı olacaktır.
Mira, tal vez ésto tendrá sentido.
- Böylesi daha iyi.
- Mucho mejor.
Ben evden hiç şüphe duymadığım için böylesi daha adil.
Pues bien, sólo es justo, ya que nunca dudé del lugar.
Hay edeyim böylesi işe. Bu işteki en büyük payı sen oluşturduğun için sana sürpriz yapmak istiyordum. Kocaman bir kısmını hem de.
Y sabes qué, esto es una mierda... porque te iba a sorprender con ello... porque ibas a ser una gran maldita parte de ello.
Siyahi insanlar ırkçı olamaz, çünkü böylesi bir sistemden fayda sağlayamayız.
Los negros no pueden ser racistas... ya que no nos beneficiamos de tal sistema.
Bunun yerine, 100 insan, öğrencileriniz gitti ve posterler astılar, dekorlar yaptılar ve kostümler giydiler ve böylesi bir olay yarattılar. Ve okulumuzu tam olarak olduğu yerde gösterdiler.
En lugar de eso, 100 personas, sus estudiantes, se presentaron... y sacaron afiches, decoraciones y disfraces... que habían hecho para tal evento... y mostraron a nuestra Universidad exactamente como es.
Böylesi daha kolay...
Era más fácil...
Bayan Helen Davis Kabul Bürosu Georgia Üniversitesi Athens, GA 30701 ama David'e böylesi yakışır.
Esta carta te puede parecer poco convencional pero así es David.
Sizin zarif, zevkine düşkün bir kadın olduğunuz kulağıma çalındı ve ben de böylesi hanımefendilere hizmet eden bir adamım.
Me dijeron que era una mujer elegante de gusto, y bueno, yo soy un hombre... al servicio de tales mujeres.
Böylesi daha normal mi?
- ¿ Eso te suena más normal?
- Böylesi daha iyi.
¡ Mejor!
böylesi daha iyi 308
böylesi çok daha iyi 20
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böylece 530
böyle bir şey yok 21
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böylesi çok daha iyi 20
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böylece 530
böyle bir şey yok 21
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle bir şey olmayacak 25
böyle şeyler söyleme 28
böyle konuşma 236
böylelikle 44
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böyle gelin 49
böyle mi 243
böyle işte 52
böyle bir durumda 32
böyle şeyler söyleme 28
böyle konuşma 236
böylelikle 44
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böyle gelin 49
böyle mi 243
böyle işte 52
böyle bir durumda 32