English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ G ] / Getirdiğin için sağol

Getirdiğin için sağol translate Spanish

120 parallel translation
İyi akşamlar, Rocky. Getirdiğin için sağol.
Buenas noches, Rocky, gracias por traerme a casa.
- Bizi getirdiğin için sağol, Ernie. - Emirler.
- Que amable de tu parte recogernos, Ernie.
Getirdiğin için sağol Barney.
Gracias por traerme, Barney.
Getirdiğin için sağol.
Gracias por acercarme.
- Programı getirdiğin için sağol. - Birşey değil.
- Gracias por traerme el programa. - No es problema.
Beni getirdiğin için sağol.
Gracias por el paseo.
- Getirdiğin için sağol.
- Gracias por llevarme.
Gale'i eski haline getirdiğin için sağol.
Gracias por volver a poner a Gale en forma.
Peki. Getirdiğin için sağol.
Gracias por el pasaje.
Bu keçiyi getirdiğin için sağol.
Gracias por traer a este cabezota.
Getirdiğin için sağol.
Gracias por traerme.
- Getirdiğin için sağol.
- Gracias por traernos.
Teşekkürler. Getirdiğin için sağol, bayan.
Gracias por Llevarme, señora.
Getirdiğin için sağol, bayan.
Gracias por llevarme.
Getirdiğin için sağol, bayan.
Gracias por llevarme. Gracias.
Getirdiğin için sağol, bayan.
Gracias por llevarme, señora.
- Bu konuya açıklık getirdiğin için sağol
- Gracias por la aportación.
Getirdiğin için sağol, Denny. - Hoşçakal.
Gracias por conducir, Denny.
Beni yarışmaya getirdiğin için sağol, baba.
Gracias por traerme al concurso, Papá.
Getirdiğin için sağol.
Gracias por el viaje
Onu getirdiğin için sağol.
Gracias por traerla.
- Getirdiğin için sağol.
- Gracias por recogerme.
Getirdiğin için sağol.
Gracias.
- Getirdiğin için sağol ve kahvaltı için.
Gracias por traerme y por el desayuno.
Neyse, beni getirdiğin için sağol.
Gracias por el viaje.
Seni iyi tanımıyorum, ama bizi getirdiğin için sağol.
Apenas te conozco. Me alegro que nos hayas traído.
Teşekkür ederim getirdiğin için sağol.
Muchísimas gracias por devolvérmelo.
Montu getirdiğin için sağol.
Gracias por traer la chaqueta.
Ama yine de buraya getirdiğin için sağol, evlat.
Pero aprecio que lo hayas traído, hijo.
Beni getirdiğin için sağol.
Gracias por traerme.
Tuvaletimi getirdiğin için sağol.
Gracias por provocarme ganas de mear.
- Getirdiğin için sağol.
- Gracias por el aventón.
Getirdiğin için sağol.
Gracias por el aventón.
Getirdiğin için sağol.
Gracias por el préstamo.
'Getirdiğin için sağol.
" Gracias por enviarlos.
Ceketimi getirdiğin için sağol.
Gracias por traerme mi chaqueta.
Getirdiğin için sağol.
Muchas gracias por traerme.
Getirdiğin için sağol. Sonra görüşürüz.
Gracias por llevarnos.
Ve aklıma getirdiğin için sağol, bok kafa! Tanrım! Joan, Joan gördün mü?
Bueno, mira, podemos tener... la misma vieja cita de "¿ está rico el salmón?"... o podríamos averiguar si tenemos algún futuro y conocer a tu familia.
Beni eve getirdiğin için sağol... ama gereği yoktu.
Gracias por traerme a casa... pero no era "nececesario".
Beni eve getirdiğin için sağol.
Gracias por traerme.
Buraya getirdiğin için sağol, Einar.
Gracias por traerla aquí, Einar.
Fincanımı getirdiğin için sağol.
Gracias por devolverme la taza.
- Beni buraya kadar getirdiğin için sağol.
- Oye, gracias por traerme hasta aquí.
Onu eve getirdiğin için sağol.
- Gracias por traerlo a casa. - Si.
Buralara kadar gelip, yemek getirdiğin için sağol. - Gel, bu taraftan. - Oh.
Gracias por traer el almuerzo hasta aquí abajo.
Beni getirdiğin için sağol, Lucas.
Gracias por traerme, Lucas.
Çocukları getirdiğin için sağol.
Gracias por traer a los niños.
Beni buraya getirdiğin için sağol.
Gracias por traerme aquí
Bak, tüm gün boyunca garip sorular sordun. Çantamı getirdiğin için sağol ama artık gitmelisin.
Mire, usted me ha estado haciendo preguntas extrañas durante todo el día
Getirdiğin için sağol.
Muchas gracias por traérmela.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]