Ona baksana translate Spanish
490 parallel translation
Ona baksana.
Míralo.
Ona baksana.
¡ Mírelo!
Ona baksana?
¿ Se ha fijado?
Ona baksana!
¡ Miren, miren!
Ona baksana.
Miralo.
Ona baksana. Sen böyle birini sever miydin?
Mírala. ¿ Podrías amar a alguien que se ve así?
Ona baksana, Steve.
Míralo, Steve.
- Ona baksana.
- Mírala.
Ona baksana.
Mírala.
Bir dakika ona baksana.
Te veo mañana
Ona baksana, baştan çıkarıcı ve cazibeli.
Ahí se ve de lo más seductora y atractiva.
Ona baksana.
Mírele.
Ne, şaka mı yapıyorsun? Ona baksana.
¿ Qué, estás bromeando?
- Aşkımı ona baksana.
- Cariño, míralo.
Tanrım, ona baksana be.
Dios, mujer, solo mírala.
- Ona bir baksana.
- ¡ Ni que lo digas!
Ona bir baksana, Tony. Lydia'ya benzemiyor mu?
Tony, ¿ no crees que se parece a Lidia?
Ona aldığı elbiseye baksana. - Böyle bir mutfak.
Fíjate cómo va vestida.
Baksana, Dede, ona da anlat, ha?
Díselo tú, anciano, Dile lo del templo.
Baksana onun üstündeki adam ona nasıl davranıyor.
Fíjense en el tratamiento especial que le da Su Excelencia.
- Baksana ona!
- ¡ Míralo!
Ona bir baksana.
¡ Mírele! .
- Maria'yı davet et, baksana ona.
Búscate otra. - Invítala a María, mira.
Williams ediyor, baksana ona.
Williams lo hace, míralo.
Baksana, ona ne diyeceğim?
¿ Cómo la llamo?
Hepsi bu. Oh, ona bir baksana.
Ay, miradlo.
- Baksana, ona anlat.
- Cuéntale...
- Ona baksana.
- Mírale.
Ona minnet duymalısın. - Baksana hayatını bağışladı.
El Héroe Lung es tan compasivo, hazlo
- Nerden anladın? - Baksana ona.
- ¿ Cómo lo sabes?
Baksana çapkın çocuk neden ona siktirip gitmesini söylemedin?
Dime, dulzura ¿ por qué no la mandaste al carajo?
Baksana ona.
Mírale.
Ona bir baksana.
Mírala.
Sam, baksana ona.
Sam, míralo.
Ona ne yaptın öyle baksana!
¡ Mira lo que haz hecho!
Baksana Robinson biz ona güvendik tüm gün yanımızda gezdirdik ama şimdi sırf otelde birisi suyuna gitti diye bizi öylece bırakıyor.
¿ Lo ves, Robinson? Le dimos nuestra confianza, lo llevamos todo un día con nosotros, perdimos así más de medio día, y ahora, porque alguien del hotel lo ha atraído se despide, simplemente se despide.
Oysa baksana ona, bugün besinin alıp yatışsa da, Yarın bileniyor yine ; yine erişiyor önceki gücüne.
Que del hambre, el codicioso estilo imites, saciando presto tu furor,
Baksana ona.
Míralo.
- Ona baksana
- Míralo.
Bir baksana ona!
Exacto. Échale un vistazo.
Bir daha saçlı bir çocuk size... "Baksana, şans için kafanı ovabilir miyim?" derse ona şöyle cevap verin.
Así que la próxima vez que un Niño peludo suba y diga, "Oye, déjeme frotar su Cabeza para la suerte," Solo díganle al niño,
Ona bir baksana!
¡ Échale un vistazo!
Ona baksana.
¡ Mírenlo!
Bir baksana ona.
Nada más miralo.
Eve siyah bir adam attı. Ona ne yaptıklarına baksana.
Trajo a un negro y mira lo que le hicieron.
Ona bir baksana.
Mírale.
Kramer, ona bir baksana.
Kramer, míralo.
Ona bir baksana.
¡ Es todo como tú lo ves!
Ona bir baksana. Bazen sırf ona bakarken bile kusacağımı düşünüyorum.
Aveces pienso que voy a volverme loco con solo de verlo
Gerçekten anne. Baksana ona.
Mirarlo.
Baksana bir ona.
Míralo.
baksana 1623
baksana bana 20
baksana ona 16
baksana şuna 69
ona bir baksana 17
ona benziyor 29
ona bakma 38
ona bir şey olmaz 33
ona bir bak 81
ona bak 134
baksana bana 20
baksana ona 16
baksana şuna 69
ona bir baksana 17
ona benziyor 29
ona bakma 38
ona bir şey olmaz 33
ona bir bak 81
ona bak 134