Ona bir şey olmaz translate Spanish
257 parallel translation
- Ona bir şey olmaz beyler.
Estará bien, chicos.
- Ona bir şey olmaz.
- Esperará.
Ona bir şey olmaz.
Él estará bien.
Ona bir şey olmaz.
Oh, él estará bien.
Ona bir şey olmaz. Dönüş yolunu bulur.
Ya volverá solo.
- Ona bir şey olmaz.
- No le pasará nada.
İnşalah ona bir şey olmaz! Tüm kalbim ve benliğim köprü üzerinde.
Por favor, que no le pase nada porque todo mi corazón está en ese puente.
- Ona bir şey olmaz.
- EI no me va a abandonar.
Ona bir şey olmaz, Doktor. Kelepçeli.
Sí, no tema, está esposado.
Ona bir şey olmaz.
Estará bien.
Adamınız Fallon elimizde, dediğimi yaparsanız ona bir şey olmaz.
Tenemos a uno de los tuyos aquí, a Fallon. Y no le pasará nada si hacen lo que digo.
Sen hata yapmadıkça ona bir şey olmaz.
Ella estará bien, mientras no cometas ningún error.
Bir yerlerdedir, ona bir şey olmaz.
Estará en cualquier parte, estará bien.
- Ona bir şey olmaz.
- No le haré nada.
Tasalanma, ona bir şey olmaz.
Siempre reaccionan así. Mejorará inmediatamente.
Ona bir şey olmaz değil mı?
No le pasará nada, ¿ verdad?
Ona bir şey olmaz.
No le pasará nada.
Umarım ona bir şey olmaz.
Sólo espero que no lo maten.
Ona bir şey olmaz Booby.
Se portará bien, Booby.
Ona bir şey olmaz.
Ella estará bien.
Ona bir şey olmaz.
Está en buenas manos.
Ona bir şey olmaz.
Estará bien, ¿ verdad?
Ona bir şey olmaz, değil mi?
No pasa nada.
Yok canım, ona bir şey olmaz.
El estará bien.
Ona bir şey olmaz.
El estará bien.
Yoo. Ona bir şey olmaz.
No, él va a estar bien.
Ona bir şey olmaz.
Ella va a estar bien!
Merak etme Rita. Ona bir şey olmaz.
Quien hubiera pensado en eso.?
Ona bir şey olmaz.
- Ella no saldrá herida.
- Nasıl ona bir şey olmaz.
- ¿ Pero cómo no va a salir dolida?
Ona bir şey olmaz.
Él va a estar bien.
Ona bir şey olmaz.
Va a estar insoportable.
- Ona bir şey olmaz.
- Está bien.
- Yakında eve gelir, değil mi? - Evet, ona bir şey olmaz.
Él va a aparecer en el loft pronto, ¿ cierto?
Ona bir şey olmaz.
No le va a pasar nada.
Bir şey olmaz ona.
Va a estar bien.
Bir şey olmaz ona.
No debió pasarle nada.
O Lance'nin suçumuydu ve eğer Rutledge bir şey yaparsa... ona yakalanmak için aptallık olmaz mı?
Bueno, ¿ es culpa de Lance si Rutledge hace algo, y es lo bastante tonto para quedar atrapado en eso?
Olmaz! Eğer başka bir şey dersem "ona buradan kaç dediğimi" anlar.
No, si contesto algo distinto a lo convenido, escapará.
Ona bir şey olmaz.
Estará muy bien.
Bu dünyada hiçbir şey nedensiz olmaz. Belki de ona bir görev verildi. Onu yerine getirecek.
¡ Pero nada ocurre por acaso... probablemente ella tenga una misión a cumplir!
Sıcak bir yatakta ona hiçbir şey olmaz.
No le puede suceder nada malo en una cama caliente.
- Hâlâ yerde. - Merak etme, bir şey olmaz ona.
- Todavía no se ha levantado.
Bir şey olmaz. Ona biraz zaman tanı.
No hay ningún problema, no.
Ona bir şey olmaz.
Ella saldrá adelante. ¡ Tú no la conoces de nada!
Diane, Sam'in şatafatlı bir şey istemediğini biliyorum ama ona cenaze düzenlesek olmaz mı?
Sé que Sam no habría querido un gran alboroto, pero no debemos tener algún tipo de funeral por él?
Örneğin, bir adam yeryüzünün sonuna kadar seyahat eder ve ona hiçbir şey olmaz.
Un hombre puede viajar a los confines de la tierra y nada le sucede.
Bir şey olmaz ona.
Estará bien.
- Ona bir şey olmamıştır. Buffy'ye bir şey olmaz.
Buffy estaría bien.
Dokunma ona. Bir şey olmaz.
No lo toques, Arvid.
Babamın yüzünün giderek daha da solduğunu gördüm. "Umarım ona hiçbir şey olmaz." Diye düşündüm. Korkunç bir şekilde solgun görünüyordu.
Podía ver cómo a mi padre se le palidecía la cara y pensé, espero que no le pase nada a mi padre porque se veía tan increíblemente pálido.
ona bir baksana 17
ona bir bak 81
ona bir şans ver 27
ona bir bakın 27
bir şey olmaz 235
ona benziyor 29
ona baksana 29
ona bakma 38
ona bak 134
ona bayılıyorum 21
ona bir bak 81
ona bir şans ver 27
ona bir bakın 27
bir şey olmaz 235
ona benziyor 29
ona baksana 29
ona bakma 38
ona bak 134
ona bayılıyorum 21