Sakinleş biraz translate Spanish
447 parallel translation
- Otur yerine sakinleş biraz.
- Siéntate y cálmate.
Sakinleş biraz...
Venga, vamos...
Sana hayranım ben, sakinleş biraz!
- ¡ Te adoro. No te enojes!
Sakinleş biraz.
Cálmate.
- Sakinleş biraz.
- Cálmese....
- Sakinleş biraz.
- Él hace el payaso y yo la loca. Plancha.
Sakinleş biraz.
Tranquilícese.
- Rahat dur, sakinleş biraz!
¡ Enséñanos las patas! ¡ Tía buena!
Sakinleş biraz. Sen de. Çünkü her şey yolunda gidecek.
Tranquilícense los dos, saldrá muy bien.
Sakinleş biraz, çok az zamanımız var.
Cálmate... Nos queda poco tiempo
İnan bana, sakinleş biraz. At şu sorunu biraz aklından.
Ahora te debes calmar y en este asunto no pensar más
Gel bakalım, sakinleş biraz.
Vamos, cálmate.
Hans, sakinleş biraz!
¡ Cálmate, Hans!
Sakinleş biraz.
Tranquilízate.
Bir sigara yak da sakinleş biraz.
Mira de apagar el cigarro y cálmate antes de entrar en el coche.
Hey, Taffy, bebeğim, sakinleş biraz.
Hey, Taffy, nena, refréscate....
Sakinleş biraz!
, ¡ Ahora tranquilízate!
Sakinleş biraz.
Espera. Ahora relájate.
Sakinleş biraz.
Tienes razón.
Hiçbir şey yapamazsın, Sakinleş biraz!
No es nada, calmesé.
- Biraz sakin ol evlat. - Sakinleş biraz.
- Tranquilízate, chico.
-... yalnız kalmak istemiyorum. - Sakinleş biraz.
- Como quiera.
Neden oturup biraz sakinleş miyorsun?
Siéntese tranquila.
Pekala, biraz sakinleş bakalım.
Vamos, tranquilícese.
Mary, şimdi biraz sakinleş.
Ahora bien, Mary, cálmese.
Biraz sakinleş, tamam mı?
Tranquilo, ¿ eh?
- Biraz sakinleş, tamam mı?
- Tranquilícese ¿ eh?
Biraz sakinleş, Brad.
Cálmate, Brad.
Biraz sakinleş.
Y tranquilízate.
Sakinleş biraz.
Shirai, cálmese.
Orville biraz sakinleş tamam mı?
Cálmate, Orville.
Biraz sakinleş.
Espera y verás.
- Biraz kahve iç de sakinleş.
Tome un poco de café y tranquilícese.
Biraz sakinleş. Sakin ol.
Está bien, para a bocadillo.
Haklısın, Bill, şimdi biraz sakinleş.
Tranquilo, no te ocurre sólo a ti.
Biraz... sakinleş.
Sólo... tranquilízate.
Haydi çıkalım da biraz sakinleş.
Será mejor que vayamos afuera, así te calmarás.
- Biraz sakinleş.
- Tiene que calmarse.
Biraz Yeşil Soylent ye de sakinleş.
Come Soylent Green y tranquilízate.
Biraz sakinleş! Altı aydır New York sokaklarını arşınlıyorum kirayı toplayan adamla saklambaç oynuyorum! Bak, sersem!
¡ Sólo tranquilízate!
Biraz sakinleş.
Cálmate.
Biraz sakinleş.
La voy a tranquilizar un poco.
- Biraz sakinleş.
- Cálmate un poco.
Biraz sakinleş.
Hay que calmarse un poco.
Biraz sakinles.
Ya vale, cálmese.
Ann! Biraz sakinleş, olur mu?
- Ann, cálmate un poco.
Şimdi biraz sakinleş yoksa aklını kaçıracaksın.
No te preocupes, si no, te vas a volver loco.
Biraz sakinleş... Ortak.
Tienes que relajarte, compañero.
Biraz sakinleş, tatlım.
Descansa.
Biraz sakinleş! Hemen dönerim.
Cálmese, vuelvo enseguida.
Bence biraz sakinleş. Perdede çok fazla titreşmişsin.
Tranquilízate, llevas demasiado tiempo en pantalla.
biraz 988
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz ister misin 172
biraz uyu 104
biraz daha 472
biraz daha iyiyim 16
biraz sonra 59
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz ister misin 172
biraz uyu 104
biraz daha 472
biraz daha iyiyim 16
biraz sonra 59
biraz daha dayan 42
biraz daha var 16
birazdan görüşürüz 75
biraz dinlen 152
biraz daha kal 33
biraz bekle 203
biraz sakin ol 53
biraz daha iyi 17
birazdan gelir 64
birazdan gelirim 80
biraz daha var 16
birazdan görüşürüz 75
biraz dinlen 152
biraz daha kal 33
biraz bekle 203
biraz sakin ol 53
biraz daha iyi 17
birazdan gelir 64
birazdan gelirim 80