Sandığın gibi değil translate Spanish
450 parallel translation
Sandığın gibi değil. Arkadaşım ve nişanlısı ile birlikte.
Pero no como piensas, con una amiga y su prometido.
Ama sandığın gibi değil.
Pero no es así.
Hayır, sandığın gibi değil.
No, no en lo que piensas.
Ty, önce dinle. Sandığın gibi değil dostum.
Ty, escucha, no es lo que crees, amigo.
Ama sandığın gibi değil.
- Pero no del modo que crees.
Sandığın gibi değil.
No es lo que crees.
- Sandığın gibi değil.
- No es lo que piensas.
Bu sandığın gibi değil.
Esto se ha acabado. ¡ Mire!
- Sandığın gibi değil şekerim.
- No es eso, cielo.
- Hayır, sandığın gibi değil.
- No exactamente.
- Sandığın gibi değil.
No es eso.
Gerçekten sandığın gibi değil, değil mi? Tüm bu serüven ve tüm o kurtuluşlarımız şans mıydı yani? Fakat senin çıkarın ne?
¿ No supondrás que todas tus aventuras y escapadas fueron producto de la mera suerte sólo para tu beneficio?
Durum sandığın gibi değil.
No entiendes la situación.
Sandığın gibi değil.
No es lo que parece.
- Ne gibi şeyler? - Hayır, sandığın gibi değil.
- ¿ Qué experiencia fue esa?
Hayır, sandığın gibi değil. - Önemli değil.
Cliff, no, esto no es lo que parece.
Sandığın gibi değil.
No es lo que piensas.
Sandığın gibi değil!
No es lo que crees! Escucha!
Sandığın gibi değil!
No es lo que crees!
Bak, sandığın gibi değil
No es lo que parece.
Sandığın gibi değil.
No es lo que tú crees.
- Hayır hayır - sandığın gibi değil - Sandığın şey değil
No, no me digas : "Ay, no".
- Söylüyorum ya, sandığın gibi değil.
Te repito que no es lo que imaginas.
Haydi canım sandığın gibi değil.
No creo que yo pudiera hacer algo así. ¿ Hacer de puta?
Evet, senin bize koçluk yaptığın veya sandığın gibi değil.
- Yeah. Ni siquiera nos estás entrenando - Yeah.
Sandığın gibi değil.
Esto es diferente.
Reddington, o sandığın gibi biri değil.
Reddington... no es quién piensas.
Kutu numarası 3929. O sandığın gibi biri değil.
Él no es quien tú crees.
- Nino babamın sandığı gibi biri değil.
- Nino no es como cree mi padre.
- Sandığınız gibi değil.
- No es lo que cree.
Sandığın gibi değil.
Así es como son las cosas.
Sandığın gibi her zaman acıyla dolu değil. Üstelik iyi yönleri de var.
Y no es sólo disipación, también tiene algo de virtud.
- Sandığınız gibi değil.
- Está equivocada. Tuve que...
Teğmenim, Genç askerimizin kız arkadaşı sizin sandığınız gibi bir azize değil.
La muchacha de nuestro Giacomazzi... no ha vuelto a pasar por aquí. " Querido Teniente :
sandığınız gibi değil.
no del modo que usted cree.
Sandığınız gibi değil.
Oh no, eso no va por ahí...
Sandığın gibi bir şey değil.
no como se piensa.
Şirket senin sandığın gibi hayır kurumu değil.
La empresa no es una institución benéfica.
Sandığınız gibi değil.
No es lo que cree.
Sandığın gibi bir şey değil.
No es nada de todo eso. Tienes una idea muy equivocada.
- Sağlam gönder, Beaker. Atıcı, sandığın gibi çocuk oyuncağı değil bu!
¡ No podrías darle ni a un granero!
Sandığınız gibi değil, Bay Poirot.
Monsieur Poirot.
- Hayır, bu sandığınız gibi değil.
- No, no es así.
İşiniz konusunda dediğiniz gibi, Komiser, eminim benimki sizin sandığınız kadar ilginç değil.
Como usted dijo acerca de su trabajo, Teniente, Estoy seguro que no es tan interesante como parece.
Orası senin sandığın gibi bir yer değil.
Allí no es como tú piensas.
Hayatında başka birinin olduğunu biliyorum, ancak Natacha bilmiyor. Yani Eve Natacha'nın sandığı gibi büyük bir tehdit değil.
Yo sé, aunque Natacha lo ignore, que hay otro hombre en su vida por lo que Eve no representa una gran amenaza.
- Sandığınız gibi değil efendim.
- No quería despertarte.
Film yapmak, en azından benim için, sandığınız gibi gerçekten sadece bir ufak senaryo yazıp sonra gidip onu çekmek meselesi değil. Filmi yaparken kendi hayatınız, kendi deneyimleriniz de ayrıca çok önemli faktörlerdir. Ve zaten yönetmenin bir senrayoya, oyunculara ve çalışanlardan oluşan bir takıma sahip olmaktan başka uğraştığı bir çok şey vardır.
El rodaje, al menos para mí, no era sólo escribir un guión para luego realizarlo, sino que la propia vida y la experiencia durante la realización son también elementos importantes, y el director trabaja con más cosas, además del guión
- Evet, ama sandığınız gibi değil.
- Si. Pero no del tipo que se imagina.
Ama bu sandığın gibi bir şey değil.
No es lo que parece.
Belki de pes etme zamanımın geldiğini düşünüyorsunuz ancak sandığınız gibi değil.
¿ Cree que estoy para darme por vencido? No es así.
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi efendim 66
değil mi ya 25
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi efendim 66
değil mi ya 25