Umalım ki translate Spanish
396 parallel translation
- Hayır, umalım ki değildir.
- Esperemos que no.
Umalım ki onu tekrar iyileştirebilesin.
Sabemos que su presencia la aliviará.
Umalım ki öyledir.
Bueno, eso esperemos.
İletişim kuramazsak, umalım ki uçakla bizi arasınlar.
Esperemos que el avión nos busque al ver que no nos comunicamos.
- Umalım ki olmasın
- Sopa de col.
- Umalım ki barut ve tüfekler olsun.
- Que sean rjfles y munjcjones.
Umalım ki bizim yerimize atları takip etsinler.
Que sjgan al caballo, eso nos ayudara.
Sana ne yapman gerektiğini söylerim ve sonra umalım ki dediklerimi yapabilesin.
Y confío en que puedas hacerlo.
Umalım ki ona şans getirsin.
Esperemos que le traiga suerte.
- Umalım ki karakol hücresi... -... gibi olmasın.
Antes que el centro de detención...
Umalım ki, iyi bir sabah olsun, Nino.
Esperemos que sea un buen día, Nino.
Umalım ki yeni doğan İtalya, çok yaşar ve başarılı olur.
¡ Esperemos que esta Italia recién nacida pueda vivir y prosperar!
Umalım ki Pazar günü verilecek olan alarmda farklı olsun efendim.
Esperemos que esta alerta sea distinta.
Umalım ki editör yazını okuyana kadar gitmeyesin.
Esperemos que el redactor jefe haya leído su artículo para entonces.
- Umalım ki öyle olsun.
Eso espero.
Umalım ki bunu tartışacak zamanımız olsun.
Espero que podamos discutirlo.
Umalım ki babasına benziyordur. Saf ve basit Simon...
- ¿ Ha crecido tanto como su padre?
Umalım ki bu yeniden kavuşma demek olsun.
- Ojalá sea una reunión.
Umalım ki, onun Kaja'sı en az benim kadar iyi bir aile babası olsun.
Esperemos que su Kaja sea un hombre tan de familia como yo.
Umalım ki tavsiyelerim bu kadar çok güvene lâyık olur.
Esperemos que mis consejos sean dignos de semejante confianza.
Umalım ki onlar da kendilerini aynı şeye hazırlamış olmasın.
Esperemos que ellos no tengan las mismas intenciones.
Umalım ki, birazı "bulaşır", deyim yerindeyse.
Ojalá se le "pegue algo", como dicen.
Umalım ki bu anlık duraklamalar alışkanlığa dönüşmez.
Esperemos que estos episodios no se vuelvan un hábito.
İkinizin de hayatı için umalım ki bakabiliyor olsun.
Por el bien de ambos, ojalá siga adivinando.
Umalım ki Pepe yeterince yakıt koymuştur.
Espero que Pepe le metiera suficiente gasolina.
Umalım ki, onu hamile bırakmasın...
Esperemos que no la deje preñada...
Umalım ki, öyle olsun.
Nada, esperaba.
Umalım ki başka talihsizliklerle karşılaşmayın Kaptan.
Entonces debemos esperar, capitán, que no sufra ningún otro percance.
Umalım ki çabuk başarsın.
Con tal que tenga éxito inmediatamente.
Size katılıyorum Doktor. Umalım ki bu Lieberman meselesini çözebilelim ve siz de o güzel listenize 94 "tamam" işareti koyabilin. Katılıyorum.
De acuerdo, Herr Doctor, de acuerdo.
- Umalım ki öyle olsun, Billy.
- Esperemos que sí, Billy.
Bu ayakkabılarla sağlam durmak zor olacak bu yüzden umalım ki Alman binbaşı bize tam takım spor kıyafeti temin edebilsin.
Será difícil ponerse en forma con esas botas así que roguemos que el Mayor Alemán nos de el equipo adecuado.
Umalım ki bu ayrı bir dava olsun.
Ojalá sólo haya sido un caso aislado.
Umalım ki, bu proje bir patlama ile sona ermesin.
Esperemos que el proyecto no acabe así.
Evet. Umalım ki Devon'un, hatırına onu bulabilelim.
Eso espero, por el bien de Devon.
Umalım ki asla gerçeğini kullanmak zorunda kalmayız.
Esperemos que nunca tengamos que usar la cosa genuina.
Eğer bu kadar büyükse, umalım ki suratınızda patlamaz.
Bueno, si es tan grande, esperemos que no le explote en la cara.
Umalım ki en az 80 kere alsın.
Vamos a esperar que pasa por lo menos 80.
Can yeleğine biraz hava verelim, bot da şişsin... umalım ki.
Y un poco de aire bombeado a la chaqueta salvavidas... El bote se infla esperanzadamente.
Umalım ki, iyi paralı bir işim olsun.
Si no encuentro algo que me dé más.
Umalım ki işler o noktaya gitmesin Albayım.
Oh, esperemos que no llegue a tanto, Coronel.
- Umalım ki, yumuşak bir şeyin üzerine inelim! - Tamam.
¡ Espero que demos con algo blando!
Evet. Umalım ki, Baş Müfettiş,... bu kadar gurur duyduğun adli tıpçılar bir dedektifin yapacağı her şeye el atmasınlar. Arkadaşlığın hala önemli bir rol oynayacağını umalım, olur mu?
Sí, bueno, esperemos sólo inspector jefe que las ciencias forenses de las cuales está usted tan orgulloso, no reemplacen todos los aspectos del trabajo del detective y que el compañerismo pueda todavía jugar un papel significativo.
Umalım ki sonuncusu olsun.
Y esperemos que la última.
Aygıtı kurun, test edin ve umalım ki kontrol edebilelim.
Construyan el artefacto, pruébenlo y recen para poder controlarlo.
Umalım ki onu tavukla besleyebilsinler.
Espero que puedan pasar un pavo.
Smithers, neden odadan çıkmıyoruz ve umalım ki, döndüğümüzde, para yığını yok olsun.
Smithers, ¿ por qué no salimos y quizás, cuando regresemos, la pila de dinero ya no estará.
Umalım ki...
- Esperamos que así sea.
Umalım ki işe yarasınlar.
Esperemos que sirva de algo.
" Umalım ve dua edelim ki senaryoyu satsın.
Ojala lo venda.
Farzet ki bu bir ampul sandvici. Ve umalım da bunu yesinler.
Piénsalo como un sandwich de lámpara, y esperemos que se lo traguen.