English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ U ] / Uzun bir yolculuktu

Uzun bir yolculuktu translate Spanish

98 parallel translation
Umduğumdan uzun bir yolculuktu.
El metro llega más lejos de lo que parece.
Uzun bir yolculuktu.
El viaje ha sido largo.
Evet, uzun bir yolculuktu.
Sí, el castillo está muy alejado.
Uzun bir yolculuktu. Bacaklarım çok zayıf.
Ha sido un largo viaje y mis piernas son débiles.
Biraz zayıfladılar, ama uzun bir yolculuktu.
Están algo delgados ahora, pero ha sido una caminata larga.
Schlocker, uzun bir yolculuktu.
Escuche Schlocker, el viaje ha sido largo.
Uzun bir yolculuktu.
Ha sido un largo camino.
Uzun bir yolculuktu. Sizi bulduğumuz iyi oldu.
Hemos recorrido un largo camino pero al fin hemos llegado.
Çok zor ve uzun bir yolculuktu.
Fue un viaje largo y difícil.
Bir fincan çay içerim, çok uzun bir yolculuktu.
Me vendría bien una taza de té. Ha sido un viaje infernal.
- Uzun bir yolculuktu.
- Fue un viaje muy largo.
Çok uzun bir yolculuktu.
- Qué viaje tan largo.
Çok uzun bir yolculuktu. Içkiler benden.
Ha sido un largo y duro camino, estáis todos invitados.
Uzun bir yolculuktu.
Fue un largo viaje.
Uzun bir yolculuktu, iyi geceler.
El viaje fue largo. Buenas noches.
Uzun bir yolculuktu, Raph... Ayak'ı aramaya başlamadan önce... birkaç saat uyumalıyız.
Hemos viajado mucho, Raph... y antes que El Pie sepa que volvimos, nos vendrá bien dormir algunas horas.
Oh, bu uzun bir yolculuktu, değil miydi?
Ohhh, fue un largo viaje no? Ya se, necesito una rascada...
Uzun bir yolculuktu. iyi hissediyor musun?
Es un largo viaje, ¿ te sientes bien?
Evet anne. Uzun bir yolculuktu.
Bueno, mamá, ha sido un viaje largo.
Evet, uzun bir yolculuktu ama sonunda vardık.
Ha sido un viaje largo, pero ya casi estamos.
Uzun bir yolculuktu.
Ha sido un viaje muy largo.
Uzun bir yolculuktu.
Ha sido un viaje largo. - ¿ Como está?
Çok uzun bir yolculuktu ve uzun bir bekleyiş.
Ha sido un largo viaje.
Derin Uzay 9'a hoş geldiniz, General. Sizin için yapabileceğim bir şey var mı? Uzun bir yolculuktu.
Capitán Sisko, saludos de sus aliados del Imperio klingon.
Uzun bir yolculuktu.
Ha sido un largo trayecto.
Çok uzun bir yolculuktu.
Ha sido un viaje largo.
Çok uzun bir yolculuktu ama çocuklar yarın şarkı söylemek için sabırsızlanıyor.
Si, fue un largo viaje, pero los chicos están ansiosos por cantar mañana.
Onlarınki çok ama çok uzun bir yolculuktu.
El viaje había sido largo.
- Afedersiniz, uzun bir yolculuktu.
- Disculpen, fue un largo viaje.
çok uzun bir yolculuktu ama.
Fue una aventura muy emocionante.
Lanet olsun, ne uzun bir yolculuktu!
Demonios! ¡ Ese sí que fue un viaje largo!
Evet, uzun bir yolculuktu.
Sí, fue un viaje fuera de lo común.
Yorgun olmalısın, uzun bir yolculuktu.
Debes estar cansado, fue una larga travesía.
Oradan buraya gelmek uzun bir yolculuktu.
Ha sido un largo camino... Yendo de aquí para allá...
Uzun bir yolculuktu.
He manejado mucho.
Uzun bir yolculuktu.
Fue un viaje largo.
Uzun bir yolculuktu.
Fue un largo vuelo.
Uzun bir yolculuktu ama tundra, kısa bir süre için otlayan bir canlı için ideal.
Es un viaje largo, pero por un período corto, la tundra es el lugar ideal para los que pastan.
Çok uzun bir yolculuktu ama harika zaman geçirdik.
Vaya, fue un largo camino, pero por fin llegamos.
Kızlar, uzun bir yolculuktu ama neredeyse tamamladınız.
Chicas. Ha sido un viaje duro, pero ya casi termina.
Ritchie'nin şakalarıyla evden okula gitmek uzun bir yolculuktu.
Fue un largo camino desde la escuela con las bromas de Ritchie.
Kötü hava ve diğer şeyler nedeniyle uzun ve zor bir yolculuktu. O...
El camino es duro y con el mal tiempo...
Uzun, yorucu bir yolculuktu Ardından yağmur ve herşey.
Ha sido un viaje muy largo y con mucha lluvia. Sí.
Uzun ve zor bir yolculuktu, ışıl ışıl bir ev bekliyordum sıcak bir yatak.
El viaje ha sido largo. Me imaginaba una casa alegre, iluminada y una buena cama.
- Seni bekliyordum. - Uzun bir yolculuktu herhalde.
Los estaba esperando.
Uzun bir yolculuktu.
El viaje es largo
Çok uzun bir yolculuktu.
Fue un viaje muy largo.
Ne kadar uzun ve tuhaf bir yolculuktu.
Fue un viaje largo y extraño.
Uzun bir yolculuktu
La puerta está muy lejos...
Bu uzun ve acı verici bir yolculuktu ve hiçbir detayı daha masum bi hale sokmadan anlatacağım.
Fue un largo y tortuoso viaje y no te voy a... no te voy a contar ningún detalle.
Feech'e söylediğim gibi, uzun ve garip bir yolculuktu.
Es como le decía a Feech, ha sido un viaje largo y raro.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]