Uzun sürdü translate Spanish
2,959 parallel translation
Ve benim için uzun sürdü, ama sonunda bunu kafama yerleştirebildim.
Y me llevó mucho tiempo, pero finalmente fui capaz de hacerme a la idea.
Niye bu kadar uzun sürdü?
¿ Dónde has estado?
Saç ve makyaj çok uzun sürdü, sonra Susan'ı 20 dakika beklemek zorunda kaldık ve- -
Bueno, el peinado y el maquillaje tomaron mucho tiempo y luego tuvimos que esperar veinte minutos a Susan, y...
Neden bu kadar uzun sürdü?
¿ Por qué has tardado tanto?
Bulmak çok uzun sürdü.
Me llevó mucho tiempo encontrarlo.
- Niye bu kadar uzun sürdü?
¿ Por qué tarda tanto?
Bu işi halletmen neden bu kadar uzun sürdü?
y, ¿ por qué te está llevando tanto cerrar el trato?
Lütfen, senin bir tek evliliğin onun beş evliliğinin toplamından uzun sürdü.
Por favor, tu único matrimonio duró más que los cinco de ella todos juntos.
Af edersin uzun sürdü.
Siento haber tardado tanto.
Neden bu kadar uzun sürdü?
¿ Por qué no lo dices?
Ne uzun sürdü!
¿ Qué pasó?
Şimdi de çok uzun sürdü.
Y ahora es demasiado tiempo.
Farkına varmam uzun sürdü ama birlikte dans ederken iyi görünmediğinizi nihayet anladım.
Me costó todo esto darme cuenta de que vosotros estáis mejor cuando no bailáis juntos.
Niye bu kadar uzun sürdü?
¡ Maldición, Fuller!
Neden bu kadar uzun sürdü?
¿ Qué te demoró tanto?
Buraya gelmemiz amma da uzun sürdü.
Tardamos mucho tiempo en llegar aquí.
Gelmen uzun sürdü.
Te ha llevado bastante tiempo.
Kusura bakmayın çok uzun sürdü.
Siento haber tardado tanto.
Evet, getirmeniz neden bu kadar uzun sürdü?
Sí, ¿ qué os llevó tanto tiempo?
Sadece bunu anlamaları neden bu kadar uzun sürdü onu anlayamıyorum.
No puedo creer que les costara tanto averiguarlo
- Neden uzun sürdü?
¿ Qué te ha llevado tanto tiempo?
Kusura bakma, biraz uzun sürdü.
Siento haber tardado tanto.
Arabada oturmaktan sıkıldım ve dört dakikadan uzun sürdü.
Me aburrí estar sentada en mi coche, y te tomó más de cuatro minutos.
Parayı çekmen uzun sürdü de - Neredeydin?
Digo, fuiste a... - Dónde estabas?
- Çok uzun sürdü.
- Me llevó mucho tiempo.
Biraz uzun sürdü gibi.
Parece que ha pasado mucho tiempo.
- Neden bu kadar uzun sürdü? - Hiç sorma.
- ¿ Por qué te tardaste tanto?
- Neden bu kadar uzun sürdü?
¿ Por qué habéis tardado tanto? Estábamos en un atasco.
- Biyometrik inceleme biraz uzun sürdü gibi. - Fazla uzun sürdü.
Parece que tarda mucho la biometría.
Konuya gelmen uzun sürdü ama bu iyi bir tavsiye.
Un largo camino para llegar hasta él, pero buen consejo.
Yatak ayarlamam biraz uzun sürdü, kusura bakma.
Lamento haber tardado tanto para conseguir una cama.
Niye bu kadar uzun sürdü?
¿ Por qué has tardado tanto?
- Neden bu kadar uzun sürdü?
¿ Qué te está llevando tanto tiempo? Mierda.
Neden bu kadar uzun sürdü?
¿ Por qué diablos has tardado tanto?
Çok uzun sürdü.
Há pasado mucho tiempo.
Merhaba çocuklar. Gelmeniz niye bu kadar uzun sürdü?
Hola muchachos. ¿ Por qué demoraron tanto?
Düşündüğümden uzun sürdü.
Me llevó mucho más de lo que pensaba.
Neden bu kadar uzun sürdü?
¿ Por qué tardaste tanto?
Ne kadar uzun sürdü.
¿ Por qué has tardado tanto?
Çok uzun sürdü. Üzgünüm, çok ateşliydi.
te ha tomado demasiado lo siento, hay bastante calor aqui.
Gelmen uzun sürdü?
Ciertamente te tomó tiempo llegar hasta aquí.
Neden gelmesi bu kadar uzun sürdü? Bunlara ihtiyacımız olmayacak.
¿ Por qué tardaron tanto? Arrodíllate.
- Ah, neden bu kadar uzun sürdü?
- ¿ Por qué has tardado tanto?
Neden bu kadar uzun sürdü?
¿ Porqué está tardando tanto?
Norm, niye bu kadar uzun sürdü?
¿ Norm, qué es lo que demora tanto?
Çünkü çok uzun sürdü.
¿ Y sabes por qué?
- Çok uzun sürdü üzgünüm ama bebeği görmeye geldik. - Anne.
- Mamá.
Neden uzun sürdü?
¿ Por qué has tardado tanto?
O senti eritmem uzun sürdü ama sonunda bitti.
Me tomó una eternidad derretir ese centavo, pero al fin se fue.
- Bunu söylemesi bu kadar uzun mu sürdü?
¿ Ha tardado tanto tiempo decir eso?
* Dünyada uzun süre * * Hüküm sürdü günahlar ve çektik hasretini *
# Mucho tiempo estuvo el mundo # # abatido en pecados y errores #
uzun hikaye 160
uzun hikâye 43
uzun zaman oldu 409
uzun bir gece olacak 26
uzun bir hikaye 19
uzun boylu 135
uzun bir yol 26
uzun lafın kısası 39
uzun bir zaman 22
uzun mu 25
uzun hikâye 43
uzun zaman oldu 409
uzun bir gece olacak 26
uzun bir hikaye 19
uzun boylu 135
uzun bir yol 26
uzun lafın kısası 39
uzun bir zaman 22
uzun mu 25