English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Y ] / Yâni

Yâni translate Spanish

197 parallel translation
- Yâni, iknâ oldunuz.
- Te has convencido ahora.
- Yâni... -... beni daha çok yalnız hissetirdi.
- Bueno... -... ha sido algo que me ha hecho sentirme aún más sola.
- Yâni, şimdi olmasa bile ama, telefonda telefonda ki şey başkaydı.
- Bueno, no digo que lo haya logrado, pero.. Pero, por teléfono por teléfono me tuteaba.
- Yâni etek, çok kısa, değil mi?
- Quiero decir, la mía. Es demasiado corta, ¿ verdad?
Yâni, müzik gruplarından bahsediyorum.
Me refiero a conjuntos musicales.
- Yâni, biraz ilgilendim.
- Está bien ; lo juro.
Yâni, her şeyi öyle açıkça söyleyip karar verebilecek biri değilim.
Bueno, yo no soy alguien que pueda decir las cosas en seguida. ¡ Eso es!
Evet, hem de çok karışık. Yâni seninle bu konuyu tartışmak için.
Sí, totalmente desconcertado. ¿ Es éste el modo de discutir entre ambos?
Yâni uygun görmüyorsunuz?
Vd. no lo aprueba, ¿ verdad?
Kıymetli Ekselanları, Mario... Yâni, Peder Mario. Oh!
Querida Excelencia, si Mario, Don Mario... ¡ Oh!
Yâni Brezilyadan.
La ciudad de Brasil, naturalmente.
- Hassas... yâni.. bu durum... - Kritik.
- Un momento... es decir, un momento... -... delicado.
Ve temennimiz de "Reich" a ( devlet ), yâni yuvamıza geri dönmektir!
¡ Queremos ser parte del Reich!
Ya da, beni onurlandıracaksanız, benim,... yâni Sigismund Markus'un üzerine oynayın,... ki kendisi henüz yeni vaftiz edildi.
O, si quisiera hacerme ese honor, ese gran honor... venga a vivir conmigo, con Sigismund Markus. Me he hecho bautizar.
Nasıl yâni, taşındı mı?
¿ se ha mudado?
Yâni?
Bueno- -
Tâmirci kısmı yâni.
Lo del mecánico.
Diğerleri, yâni, onlara izin verseydin.
Los demás. Si les dejas.
Yâni, annemler kafayla ilgili her sorunun fiziksel egzersizlerle geçebileceğine inanırdı.
Mis padres creen que un problema de la cabeza se resuelve con ejercicio.
- Tamam, olur, bu durumda yâni, pekâla.
- Está bien. En ese caso...
Yâni, şimdi, sadece rahatla.
Por ahora, relájate.
- Yâni, bu bizim için iyi bir şey.
- Entonces esto es bueno para nosotros.
Yâni...
Bueno...
Yâni...
Bueno... Bueno.
Yâni, anlaması için bir yılımız var.
Así que tenemos alrededor de un año más o menos para solucionarlo.
Tam bir dedektifsin yâni.
¿ Qué clase de guardia eres?
Belki de bu "5 ½" uncu kurbandır. Yâni katil...
Tal vez esta sea la víctima cinco y medio del asesino.
Yâni diyorsun ki, bir seri katilimiz olabilir.
Entonces crees que se trata de un asesino serial.
Büyü, yâni B ile...
Es magia con "J".
Yâni?
¿ Y qué?
Yâni, umarım ölmüştür. Çünkü, kendisi şu an koduğumun morgunda.
Bueno, espero que lo esté, porque lo pusieron en la morgue.
Yâni, bence telefonu açan her kimse, o gece oradaydı.
Estuve pensando el que hizo la llamada de broma tal vez estuvo ahí esa noche.
Ne yâni, beni ucuz biri mi sanıyorsun?
¿ Parezco un tacaño?
İşin mantığı bu yâni.
Esa es la dinámica de esta situación.
Yâni, canlı müzik dinlemedim. Mesela, bir kelt grubu.
Música en vivo, una banda gaélica.
Evet, bana da öyle derlerdi. Grup seks sırasında yâni.
Eso fue lo que me dijeron en la orgía.
Biraz kafadan çatlaktır, yâni bir şey söylese bile kimse iplemez.
Está un poco loco, así que aun si dijera algo...
- Yâni gidiyorsun?
- ¿ Te vas a ir? - Sí.
Yâni... Bir tonoz falan inşa etmen gerekir.
Digo, tendrías que construir una cúpula o algo así.
- Yâni, burada bir süre oturabiliriz.
- Podemos estar aquí un buen rato.
Yâni onlar... Yarım milyar, Wendell. Yarım milyar.
No sólo van a... $ 500 millones, Wendell.
Aydınlıktır yâni.
Quiero decir, es brillante...
Ön yargılı değilim yâni.
Yo no soy prejuiciosa.
- Yâni, düşündüm ki ona gerçekten romantik bir e-mail atsam.
Bueno, pensé que... me gustaría escribir un correo electrónico muy, muy romántico.
Bebek bakıyorum, yâni Cassidy de burada olacak.
Bueno, estoy de niñera, así que Cassidy estará aquí.
Bu yüzden model oluyorlar... yâni erkek model.
Bueno, por eso se metieron a modelos... modelos masculinos.
Yâni... hiç kimse izlemeyecek demek istemedim.
Quiero decir... No me refería a que nunca la va a ver nadie.
Yâni senden para istedi.
¿ Así que te pidió dinero?
Bir deneseniz ne olur yâni.
- Ven acá, prueba un poquito.
- Arkebüz, yâni tüfek.
Un trabuco.
Yâni?
- ¿ Entonces?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]