Anlamadığım bir şey var translate French
221 parallel translation
Kitty, anlamadığım bir şey var.
Un mystère subsiste pour moi.
Anlamadığım bir şey var, Susan :
Il y a une chose que je ne comprends pas :
- Yalnız anlamadığım bir şey var.
- Une chose m'échappe.
Bence yaptıklarında bir kötülük yok... yalnız anlamadığım bir şey var.
Tu n'es pas mauvais, mais je ne te comprends pas.
Ancak anlamadığım bir şey var.
Il y a une chose que je ne comprends pas.
Ama anlamadığım bir şey var.
Mais quelques chose m'échappe.
Anlamadığım bir şey var.
J'ai du mal à comprendre.
Evet. İzin verirseniz... anlamadığım bir şey var.
Il y a une chose, si vous voulez bien m'excuser... que je ne comprends pas vraiment.
Anlamadığım bir şey var.
Il y a une chose que je ne comprends pas.
Anlamadığım bir şey var Batman.
Il y a une chose que je ne pige pas, Batman.
Anlamadığım bir şey var. - İşte oldu.
Je ne comprends pas.
Evet, ama anlamadığım bir şey var.
Sauf un petit détail.
Anlamadığım bir şey var. İçkiler neden iki kadehle sınırlanmış?
Je ne comprends pas, c'est deux boissons maximum.
Burada anlamadığım bir şey var.
Quelque chose m'échappe.
Açık olarak anlamadığım bir şey var.
Il y a une chose qui me chiffonne.
Evet, ve buraya geldiğinde onu durduracaksınız. Hala anlamadığım bir şey var...
Oui, et bon nombre d'entre eux ont mordu la poussière à cause de vous au cours des années.
Anlamadığım bir şey var.
Je ne comprends pas.
Bir dakika izin ver. Sana bir şey soracağım. Anlamadığım bir şey var.
Il y a un truc qui me dépasse toujours.
Ancak anlamadığım bir şey var.
Mais je ne comprends pas.
Anlamadığım bir şey var.
Quelque chose m'a étonné.
Anlamadığım bir şey var, burada yarım saattir bekliyoruz.
Il y a une chose que je ne comprends pas. J'attends depuis une demi-heure.
- Anlamadığım bir şey var.
- Une chose m'échappe.
Anlamadığım bir şey var. Herkesi bıraktılar ama neden Brad'in kefaletini yüksek tuttular.
Pourquoi ils ont laissé sortir les autres et fixé une caution aussi chère pour Brad?
Onda anlamadığım bir şey var, Megan.
Je sais pas trop pour ce type, Megan.
Anlamadığım bir şey var...
Il y a une chose que je ne comprends pas...
Anlamadığım bir şey var neden bunu burada kendi elemanlarınla yapmayıp bize geldin?
Mais vous avez tout un service ici. Pourquoi être venue nous voir?
Anlamadığım bir şey var.
Il y a une chose qui m'échappe.
Sör George, anlamadığım bir şey var.
Sir George, il y a une chose que je ne saisis pas.
Fakat anlamadığım bir şey var.
Y a autre chose qui me travaille.
Anlamadığım bir şey var. Fransa'ya bir dublör gönderdiklerini nereden anladın?
Comment avez-vous compris le coup de la doublure en France?
Sadece anlamadığım bir şey var.
Il y a une chose que je ne comprends pas.
Ama anlamadığım bir şey var.
Mais il y a une chose que je ne saisis pas.
Anlamadığım bir şey var.
Une chose m'échappe.
Anlamadığım bir şey var, Mösyö Tassigny.
Il y a une chose que je comprends mal, monsieur Tassigny.
Anlamadığım bir şey var.
Mais il y a quelque chose que je ne comprends pas.
Anlamadığım bir şey var...
Il y a quelque chose qui m'échappe.
Anlamadığım bir şey var.
Il y a quelque chose que je ne comprends pas.
Yine de anlamadığım bir şey var.
Mais il y a quelque chose que je ne comprends toujours pas.
Anlamadığım bir şey var.
Quelque chose m'échappe.
Anlamadığım bir şey var soytarı.
Une seule chose m'échappe, M. Belvédère.
Anlamadığım bir şey var.
Durant toutes ces années, pourquoi ne pas m'avoir contacté?
Hala anlamadığım bir şey var.
Je ne comprends pas une chose.
Dinle evlat, senin hakkında anlamadığım tek bir şey var.
Ecoute petite, il y a un truc que je ne pige pas.
Bay Baron, anlamadığım bir şey var, kendim de servisteydim...
Non, on ne change pas le plan. Va aider Benny.
Anlamadığımız bir şey var!
C'est bizarre.
Anlamadıgım bir şey var, plajdaki atın... seninle konuştuğuna dair bir şeyler söylüyordun.
Je n'ai pas bien compris le passage où le cheval te parle sur la plage.
Aman Tanrım. Michael, anlamadığın bir şey var.
C'est une de mes meilleures copines.
Ve biliyor musun, anlamadığım bir şey daha var.
Et il y a autre chose.
Ayrıca anlamadığım bir şey daha var.
Et il y a autre chose que je ne comprends pas.
Anlamadığım bir şey daha var.
Il y a autre chose. Je ne comprends pas.
Anlamadığın bir şey var mı?
Compris en partie?
bir şey var 114
bir şey var mı 140
anlamadım 1209
anlamıyorum 2163
anlamı 137
anlamadın 43
anlamıyorsun 843
anlamında 18
anlamıyor musun 942
anlamı nedir 18
bir şey var mı 140
anlamadım 1209
anlamıyorum 2163
anlamı 137
anlamadın 43
anlamıyorsun 843
anlamında 18
anlamıyor musun 942
anlamı nedir 18
anlamıştım 59
anlamı ne 66
anlamak istiyorum 20
anlamsız 76
anlamıyor 38
anlamazsın 32
anlamı yok 36
anlamadım efendim 18
anlamına gelir 38
anlamıyormusun 20
anlamı ne 66
anlamak istiyorum 20
anlamsız 76
anlamıyor 38
anlamazsın 32
anlamı yok 36
anlamadım efendim 18
anlamına gelir 38
anlamıyormusun 20