Benim için bir zevk translate French
423 parallel translation
Benim için bir zevk.
Vous ne voulez pas me faire ce plaisir.
Öyleyim. Seninle işimizin bittiğini söylemek benim için bir zevk.
Heureux de vous dire que vous êtes congédié!
- Benim için bir zevk delikanlı.
- Le plaisir est pour moi.
Sevgili Marsen, bu benim için bir zevk.
Mon cher Marsen, c'est mon privilège.
Benim için bir zevk, efendim.
Avec plaisir, Monsieur.
Sizi tekrar görmek benim için bir zevk olacak.
Je serai heureuse de vous revoir.
- Benim için bir zevk.
- m. Dudley, enchanté.
- Benim için bir zevk, Jim.
C'est un plaisir, Jim.
Onu ortadan kaldırmak benim için bir zevk fakat kız, ben...
Je me débarrasserais de lui avec plaisir, mais la fille, je...
Benim için bir zevk, Bayan Sloper.
- Ce serait un plaisir, Mlle Sloper.
- Benim için bir zevk.
- Tout le plaisir est pour moi.
Benim için bir zevk.
Ça me fait plaisir.
Sizizn fedakarlığınız benim için bir zevk oldu.
Jamais sacrifice n'a été aussi plaisant.
Benim için bir zevk. Sizinle tanışmak da bir zevk Bay Miles.
Cela m'a fait plaisir de vous rencontrer, M. Miles.
Defterlerinizi düzeltmek benim için bir zevk.
M'occuper de vos comptes sera un plaisir pour moi.
- Benim için bir zevk olacak.
- Avec plaisir.
- Benim için bir zevk.
- De rien.
Benim için bir zevk olurdu ama söylediğim bu değil.
Je ne veux pas me battre avec toi.
- Benim için bir zevk.
- Bien au contraire.
Bu benim için bir zevk.
Enchanté.
Güzel. Bu benim için bir zevk.
- Bien, avec plaisir!
Sizinle çalışmak benim için bir zevk olacak.
Je serai ravi de vous rencontrer.
Kesinlikle efendim. Size yardım etmek benim için bir zevk.
Si je peux vous aider en quoi que ce soit...
Benim için bir zevk olacak, efendim.
Ce sera une joie.
Benim için bir zevk.
- Bonne nuit. - Bonne nuit.
Bu, benim için bir zevk olur. Büyük bir zevk.
Ça m'amuserait beaucoup.
Sizinle tanışmak benim için bir zevk.
Je suis ravi de vous rencontrer.
Ve itiraf etmeliyim, benim için bir zevk oldu... çünkü hayatımda bu kadar çok güzel çiçek görmemiştim.
Ça a été un vrai plaisir : Je n'avais jamais vu autant de belles fleurs.
Şey, her neyse, birbirimizi tekrar göreceğimizi sanmıyorum. Benim için bir zevk oldu.
Quoi qu'il en soit, j'ai été ravi de vous rencontrer.
Benim için bir zevk. Benim için bir zevk.
- Tout le plaisir est pour moi.
Benim için bir zevk.
- Avec plaisir.
Ve sizi otelimde ağırlamak benim için bir zevk.
Et je suis ravie de vous offrir l'hospitalité dans mon hôtel.
Benim için bir zevk.
Avec plaisir.
- Benim için büyük bir zevk. - İyi akşamlar millet.
Bonsoir, les amis.
Ve şimdi de, sınıfımızın en seçkin öğrencisini, üniversitemizin şerefli ödülüyle onurlandırmak benim için büyük bir zevk olacak.
J'ai l'honneur d'accorder notre diplôme avec distinction au meilleur étudiant de cette classe.
Bayanlar ve baylar... yolculuğumuzun son gecesinde sizi ağırlamak benim için büyük bir zevk.
Je vous accueille avec grand plaisir pour cette dernière nuit de traversée.
- Beyler, bu benim için büyük bir zevk...
- Messieurs...
Sevgili dostlar, bu güzel şehrin belediye başkanı olarak... bize başarılarını anlatmak üzere seçkin konuklarımızı... buraya davet etmek benim için büyük bir zevk.
En tant que Maire de New York j'invite nos glorieux invités à nous raconter leurs exploits.
Sizi temin ederim ki gerçekten önemli insanların olduğu topluma geri dönmek... benim için büyük bir zevk olacak.
J'irai avec plaisir rejoindre des gens ayant une réelle dimension.
Benim için dünyada sana zevk vermekten daha büyük... bir zevk olamaz.
Il n'est de plus grand plaisir pour moi que celui de te contenter.
Görüyorsunuz ya sizinle tanışmak benim için büyük bir zevk.
Vous rencontrer, c'est formidable.
Sana iyi geceler dilemek benim için büyük bir zevk.
Bonne nuit, Harry.
Daha da önemlisi, oğlunuza bir şeyler öğretmek benim için çok büyük bir zevk. Kendimi buradayken cennetteymiş gibi hissediyorum.
En plus, je dois dire qu'avec votre fils je me crois au paradis.
Bay Forrester, benim için bir şeref ve zevk.
C'est un honneur et un plaisir, M. Forrester.
Benim için bundan daha büyük bir zevk olamaz.
Rien ne saurait me faire plus plaisir.
Benim için ne büyük bir zevk...
Que gusto, que...
Bu çok ilginç bir deneyim oldu benim için. Ama hiç zevk almadım.
C'était une expérience remarquable je n'ai pas vraiment apprécié.
Sizinle tanışmak benim için büyük bir zevk.
Recevez nos excuses au nom du Parrain.
Benim için büyük bir zevk.
Un immense plaisir.
Benim için bir zevk.
Enchanté.
Benim için büyük bir zevk olur.
Avec plaisir.
benim için bir zevkti 58
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için sorun değil 83
benim için zevkti 116
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63
benim için yap 39
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için sorun değil 83
benim için zevkti 116
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63
benim için yap 39