English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ B ] / Bundan haberim yoktu

Bundan haberim yoktu translate French

145 parallel translation
Bundan haberim yoktu.
Je n'en avais aucune idée.
- Bundan haberim yoktu.
- Je n'étais pas au courant.
Bundan haberim yoktu.
Je l'ignorais.
- Bundan haberim yoktu...
- J'ignorais ce qui se passait.
Bundan haberim yoktu ahbap. Bir sürü adam da gelirdi.
Les mecs venaient aussi!
Bundan haberim yoktu.
- Cela je ne le savais pas.
Evet. Bundan haberim yoktu.
On m'avait pas dit ça.
Bundan haberim yoktu.
Je n'y suis pour rien!
Şey, aslında benim bundan haberim yoktu. Komşu kadınlardan birisi sprey boyayla bunu arabanın üzerine yazmış.
Ou plutôt... les femmes du quartier l'ont écrit sur ta voiture.
Bundan haberim yoktu.
Je ne le savais pas.
Bundan haberim yoktu.
Je n'ai rien vu.
Bundan haberim yoktu.
- Je ne saais pas.
Bundan haberim yoktu.
On ne m'en avait pas parlé.
- Bundan haberim yoktu.
- Je l'ignorais!
- Bundan haberim yoktu.
Je l'ignorais.
Ben bir şairim ama bundan haberim yoktu Sessiz Bob. Nefis.
Je suis un poète et je ne le savais même pas, Silent Bob.
Bundan haberim yoktu.
Je ne savais pas, moi!
- Bundan haberim yoktu.
- Je ne savais pas.
Bundan haberim yoktu... ve Marco'da bilmiyordu.
Je ne le savais pas. Marco non plus.
Bundan haberim yoktu.
Je ne suis pas au courant.
- Tebrikler, ama bundan haberim yoktu.
— Félicitations. Je l'ignorais.
Sadece benim bundan haberim yoktu.
Mais je m'étais aperçu de rien.
Hayır, kendimi biliyorum... " üstüne gitmemiştim bile... bundan haberim yoktu, ama şimdi var...
" je suis même en train de m'en approcher, j'avais pas remarqué, mais je le fais.
O zaman bundan haberim yoktu.
Je ne savais pas cela à cette époque.
Bundan haberim yoktu işte.
Je l'ignorais.
- Bak, bundan haberim yoktu.
Écoute, je n'étais pas au courant.
Bundan haberim yoktu ama sanırım henüz yeni olduğumdandır.
Avec des clients. Je n'en ai pas entendu parler, mais je ne suis qu'au bas de l'échelle.
- Bundan haberim yoktu.
- Je l'ignorais.
Bundan haberim yoktu.
Je n'ai pas été informé de ça.
Bundan haberim yoktu. Bir an önce benimle fikir alışverişinde bulunmalısınız.
C'est nouveau pour moi.
Problemleri olduğunu biliyordum ama bundan haberim yoktu.
Je savais qu'elle avait des problèmes, mais pas ça.
Güzel. - Bundan haberim yoktu.
Il y a aussi... une vidéo.
Bundan haberim yoktu.
Tout était en place...
Bundan hiç haberim yoktu.
Je n'avais aucun moyen de le savoir.
Bundan... hiç haberim yoktu..
Je ne me doutais pas...
Bundan benim haberim yoktu.
Ah bon?
Bundan hiç haberim yoktu.
Je ne le savais pas.
Sanırım başından beri sorunu bilmediğimin,... anlamadığımın farkındaydılar. Mesajlarını ileteceğimi söylediğimde Yahudilerin başına gelenler konusunda beni bilgilendirmek istediler. Bundan haberim yoktu.
stipulant qu'au-delà... de leur stratégie militaire... qui vise à assurer la victoire... l'extermination des Juifs forme un chapitre à part.
Bundan hiç haberim yoktu...
Non, je ne le savais même pas.
Ned, yemin ederim bundan hiç haberim yoktu.
Ned, je n'en savais rien.
Bundan haberim yoktu, bana bahsetmedi hiç.
Non, il m'en a jamais parlé.
Senin ablanım ve bundan hiç haberim yoktu.
Tu es terrifié.
Hayır! Bundan hiç haberim yoktu!
Non, j'étais pas au courant.
- Biraz geç kaldınız. Geçen haftaya kadar bundan haberim yoktu.
Je viens d'apprendre.
Annen en iyi arkadaşımla yattı ve sonuçta sen oldun. Ve bundan 17 yıl boyunca haberim yoktu. Artık onları savunmaya bırak.
Ta mère a couché avec mon meilleur ami et tu en es le résultat, je l'ai ignoré pendant 17 ans, alors ne les défends pas...
Kiliseden ayrılana kadar bundan haberim bile yoktu ki bebeğim
Bébé, je n'en savais même rien, avant que je quitte la chapelle.
Bundan hiç haberim yoktu.
Je ne savais pas
- İzninizle - Tanrım bundan haberim bile yoktu.
Veuillez m'excuser.
Benim de bundan haberim bile yoktu.
Moi même je ne savais pas pour les mots cochons.
Bundan haberim bile yoktu.
Je ne savais pas.
Bundan haberim yoktu.
- Je savais pas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]