Erkek gibi translate French
2,695 parallel translation
Çık dışarıya da erkek gibi öl!
Sors de là et viens te faire tuer comme un homme!
Bu yüzden üçkağıtçı olmayı seçtin bir erkek gibi davranamayacağın için.
C'est pourquoi tu fais de l'arnaque... Pour ne pas être forcé de faire un travail d'homme.
Hayatımdaki her erkek gibi.
Il est comme tous les hommes que j'ai connus.
Dışarı çık, orospu çocuğu ve benimle erkek gibi yüzleş!
Sors, salaud... et affronte-moi comme un homme!
Erkek gibi yürüdüğümü söylemişti.
Elle m'a dit que je marchais comme un mec.
Erkek gibi ayaklarınla işimi bitirmemi istiyor musun, istemiyor musun?
Tu veux que je termine tes pieds d'homme ou pas?
Silahını indir ve buradan bir erkek gibi çık.
Donc, allez, posez votre arme, sortez d'ici, soyez un homme.
Bak, Molly'le ilk tanıştığımda erkek gibi erkeklerle çıktığı çok açıktı.
Quand j'ai rencontré Molly, j'ai vu que seuls les vrais mecs l'attiraient.
Sence de, erkek gibi görünmüyor muyum?
Vous ne trouvez pas que j'ai vraiment l'air d'un homme?
Erkek gibi büyüdü.
Bâtie comme un homme.
Erkek gibi...
Regarde ce tir.
Erkek gibi davran ve lanet olası doğruyu söyle.
Comporte-toi comme un homme et dis-moi la vérité, putain.
Steve, hayatında bir kez olsun erkek gibi davranıp örümcekten kurtul.
Sois un homme, pour une fois. Vire-la.
Söylemeye çalıştığım bir erkek gibi görünmen, tatlım.
J'essaie de te dire que tu ressembles à un homme.
Erkek gibi ol, tamam mı?
Sois un mec, OK?
Çoğu erkek gibi canımı yakacağını düşündüğüm için çok korkuyorum. Çünkü baban gibi işe yaramaz domuzun tekisin sen.
Ca me fait peur, parce que je sais que tu finiras par me blesser, comme la plupart des mecs le font, parce que t'es un gros bouffon, tout comme ton père.
Tony seninle bir erkek gibi konuşacağım, tamam mı? - Uyar mı?
Je vais te parler comme à un homme, c'est cool?
Öne çıkıp, erkek gibi davranmalıyım.
Je dois me conduire comme un homme.
Hiç güçlü bir erkek gibi davranmıyorum.
Je ne suis pas fort.
Zavallı yaşamında asla erkek gibi dövüşmedin pis sapık.
Vous n'avez jamais battu un gars dans votre pathétique vie, psychopathe. Non!
Doğal bir erkek gibi davrandın.
Tu as agi de façon naturelle.
Bakışlarını seviyorum. Erkek gibi erkek olmasını seviyorum.
j'aime son caractère viril.
O kız... Erkek gibi davranıyor. Yere bakınca şık görünüyor ve yukarı bakınca gözleri parıl parıl parlıyor.
elle a un air chic.
Erkek gibi hissetmiyorum
- Je ne me sens pas comme un homme.
Bak, belki eski okulunda tüm yaz güneşte kaldım gibi saçma bir bahaneyle yırtıyor olabilirdin ama benim üç yeteneğim vardır, sesim erkek giyimindeki son trendleri takip etmem, ve de yapay şeyleri anlamam.
À ton ancienne école, tu pouvais peut-être sortir l'excuse "je suis resté au soleil", mais j'ai trois dons : ma voix, ma capacité à anticiper la mode masculine, et ma capacité à reconnaitre quand ça vient d'une bouteille.
O erkek baş rol gibi.
C'est le rôle principal.
Ve daha da önemlisi, beni de erkek arkadaşın yerine koyuyorsun. Bana baksana. İki hafta önce Blaine gibi birini bulacağımı hiç sanmıyordum.
tu remplaces un petit copain par moi. je pensais jamais trouver quelqu'un comme Blaine.
Tanrı gibi erkek yaptım.
- Comme Dieu, j'ai créé l'homme.
Üzgünüm, ben gerçek bir kadınım, Everybody Loves Raymond'daki azgın ve erkek delisi New York'lu kaltaklar gibi değilim. Vay be.
Désolée d'être une vraie femme, et non une nymphomane obsédée comme les trainées de Everybody Loves Raymond.
Her erkek senin gibi olmak isteyecek, her kız içinde olmak isteyecek.
Les garçons voudront être comme toi, les filles voudront être en toi.
Erkek arkadaşı, orada halk lideri gibi bir şey.
Son petit ami est un peu le chef de la communauté là-bas.
Umarım bir gün Mars'a erkek ve kadınlar göndermek için para buluruz. 60'lı yıllarda Apollo'nun Ay görevinde benim ilgimi çektiği gibi bu da kamuoyunun ilgisini çekerdi.
J'espère qu'un jour nous trouverons l'argent nécessaire pour envoyer des hommes et des femmes sur Mars.
Erkek kardeşim olacak. Tıpkı sen ve Lucas gibi.
Je vais avoir un frère comme toi et Lucas, Papa.
Eski erkek arkadaşım DeShawn'ın, Kwanza'yı kutlamak için ninesinin evine çağırdığı zaman gibi.
Comme quand mon ex DeShawn m'avait invitée à fêter Kwanza en tribu.
Özellikle Edward gibi yakışıklı ve seksi vücutlu bir erkek tarafından terk edildiysen.
Surtout avec une bombe comme Edward.
İnsanlar dev gibi sarışın erkek fatmadan bahsedip duruyor.
Les gens parlent beaucoup de l'amazone blonde géante.
Tayland'ın yarısı dev gibi sarışın erkek fatmayla çalkalanıp duruyor.
La moitié du pays parle de l'amazone blonde géante qui détruit la ville.
Başka bir erkek gibi mi? Evet, evet, tam olarak değil.
Ouais, pas vraiment.
O artık sadece herkes gibi bir erkek olduğumu anlamaya başladı.
C'est ce qu'elle attendait. Un mec tout à fait banal.
Gey bir erkek arkadaş gibi mi?
Comme un petit copain, gay?
Erkek çocuk gibi hissettiriyor mu?
- Ce sera un garçon?
Şiddeti erkek baskısından alıp kendilerininmiş gibi özgürleştirdiler.
Elles se sont libéré de la violence de l'opression masculine et se la sont appropriée.
- Tıpkı ilk ikisinde olduğu gibi çelişkili. Bu defa ki kurban erkek.
Contradictoires, comme pour les deux premiers.
Ayrıca bir erkek küçük bir çocuk gibi konuşsa hiçbir kızı tavlayamaz.
Exactement. Et c'est pas comme si le contraire pouvait marcher. Un gars n'arriverait jamais à draguer une fille en parlant comme un gamin.
Dur tahmin edeyim. O küçük, çaresiz bir kız gibi davranınca sen de hemen heybetli ve güçlü erkek pozlarına girdin.
Laisse-moi deviner : elle a fait son numéro de pauvre petite fille en déroute, et tu es intervenu, en homme fort que tu es.
Erkek dostluğu işte, Batman ve Robin gibi.
- Une amitié du type Batman et Robin.
Beni iyi izleyin. Erkek olmak istiyorsanız bunun gibi serserilerle böyle başa çıkacaksınız.
Si vous voulez devenir des hommes, voilà comment on traite ces crétins.
Genellikle gömlek değiştirir gibi erkek değiştirirsin.
Habituellement vous fossé hommes comme vieux sous-vêtements.
Etraflarında bir erkek varken dudaklarına bilerek iz bırakırlar ve farkında değilmiş gibi davranırlar.
Les femmes font toujours semblant d'avoir de la crème sur les lèvres quand elles parlent à un homme. Elles font semblant de ne pas avoir remarqué.
Lüks giysilerle ilgilenmiyormuş gibi davranan bir kadın erkek olarak benim gözümde yetersiz ve pejmürdedir.
Une femme qui prétend ne pas vouloir porter de la marque? Aux yeux d'un homme comme moi, une telle femme paraît pauvre et sans intérêt.
Seni gibi görünen bir erkek beni üzemez.
Que j'ai cru qu'un gars comme toi ne me ferait jamais de mal?
erkek gibi davran 17
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
erkek 335
erkek arkadaşın var mı 35
erkeklerin 20
erkek mi 109
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
erkek 335
erkek arkadaşın var mı 35
erkeklerin 20
erkek mi 109