English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ I ] / Içer

Içer translate French

2,450 parallel translation
Maria içer. Dök bakalım.
Moi oui, merci.
Şöyle anlatayım. Ben ömrümde yapmadığım bir şeyi söylerim eğer yapan varsa, içkisini içer.
Très bien, donc je dis quelque chose que j'ai jamais fait, et celui qui l'a déjà fait boit un coup.
Çay içer misin?
Tu veux du thé?
Tek yapman gereken içmesi için meydan okuman, o zaman içer.
Tout ce que t'as à faire, c'est de le mettre au défi.
Önce yiyip içer sonra da kusarsın.
Vous mangez, puis vous vous purgez.
Bazı insanlar çok içer, bazıları çok yer, bazıları... kaçarlar.
Certains mangent trop, boivent trop, et d'autres courent.
O sigara içer, ama ben içecek olursam götümü kesmeye kalkar.
Ella fumar sino si yo fumar, ella cortar los cojones grandes.
Fakat Douglas, sonradan * rohypnol olduğu anlaşılan iksiri yanlışlıkla içer fakat normalde rohypnolun onu uyuşturması gerekirken, inanılmaz bir ereksiyon yaşatır.
Mais quand, par erreur, Douglas bu le filtre qui s'avéra être du Rohypnol, il devint incroyablement excité, alors que le Rohypnol n'aurait dû que le fatiguer.
Çay içer misin diye merak etmiştim.
Je me demandais si vous vouliez une tasse de thé.
Su içer misin?
Un peu d'eau.
Sen de içer misin?
Bois.
Hannah, içer misin lütfen?
Gardez-la. Hannah...
Neden benimle oturmuyorsun? Hem içer hem izleriz?
Assieds-toi, on regardera en buvant un verre.
Çay içer misiniz?
Prenez un verre de thé!
Hatta köpek Drover'ın matarasından su içer.
Elle boit même à la bouteille de Drover.
bir şey içer misin?
- Tu veux boire quelque chose?
Bu yüzden oyuncağımızın hareket alanı çok az. Merhaba Tommy, kahve içer misin?
Je te sers quelque chose, Tommy?
Çay içer misin?
Vous voulez une tasse de thé?
Siz bir şeyler içer miydiniz?
Vous voulez un verre?
- Jessie, sen de biraz zehir içer misin?
Et vous? Pas de poison?
Birkaç kadeh içer, olayı aydınlığa kavuştururuz. Yaşadığımızın benim için hiçbir anlamı olmadığını bilmeli.
Boire quelques verres et y aller franco... lui faire savoir que je sais ce que c'était... c'était rien.
Tamam, kim ne içer?
- Qui boit quoi?
Süitimde sakince birer içki içer miyiz?
Voudriez vous me rejoindre dans ma suite pour un un petit verre?
Bira içer misin?
Tu bois de la bière?
Bir şey içer misin?
Tu prends un verre?
Napalm içer, ateş işeriz.
On boit du napalm et on pisse du feu.
Bay Hanning, çok fazla içer misiniz?
M. Hanning, excusez-moi, mais buvez-vous beaucoup?
Sana bir şey içer misin diye sorduğu zaman, gülümseyip'Votka Soda'isteyeceksin.
Quand il te demande si tu veux boire quelque chose, tu souris en disant : "Vodka soda."
- Sigara içer misiniz?
- Vous fumez?
- Şarap içer misin?
- Tu bois du vin?
Gururu kırılmış Muntz, Cennet Şelalesi'ne dönmeye and içer ve canavarı canlı yakalama sözünü verir.
Humilié, Muntz jure de retourner aux chutes du Paradis et de capturer la bête vivante!
Çok kahve, kola içer misiniz?
Vous buvez beaucoup de café, de sodas caféinés? Oui.
Uzun zamandır içer ve zehir gibi öksürttüğünü söyledi.
Il a beaucoup fumé et aurait aimé que ça brûle et que ça fasse tousser.
Bir şey içer misin?
Tu veux boire quelque chose?
Babam hayattayken çok içki içer ve silah koleksiyonu yapardı.
De son vivant, mon père buvait beaucoup, et collectionnait les armes à feu.
- Birşey içer misin?
Tu veux un verre?
Bunu kim içer?
Qui peut boire ça?
Sigara içer misin?
Est-ce que vous fumez?
Eğer benim tanrılarım yer, içer ve zina yaparsa, aferin onlara!
Si mes dieux mangent, boivent et copulent, tant mieux pour eux.
- Çay içer misin?
- Je te sers un thé?
Sakin ol amca. Soda içer misin?
Une limonade, monsieur?
Ve kraliçeyle çay içer gibi hamburger yiyerek mi?
En mangeant un hamburger comme si tu étais avec la reine?
İçer gir, rahatsız olmayız.
Ici, on sera tranquilles.
Biraz kan içer miyiz?
On boit du sang?
- İçer.
- Il boit.
İçer misin?
Tu fumes?
- İçer misin?
- Tu fumes?
Çay içer misiniz?
Vous voulez du thé?
- İçer misin?
- Tu...?
Hey, Mr. Pibb içer misin?
Un distributeur!
İçer misin?
Merde!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]