Nerede o translate French
10,576 parallel translation
- Nerede o?
- Elle est où?
- Nerede o?
Ou est-il?
Nerede o?
Où est-elle?
O partinin nerede olduğunu bulup, Meg'i oradan çıkarmalıyız!
On doit trouver cette fête et aller chercher Meg. T'as raison.
Nerede o, Caroline?
Où est elle Caroline?
Rennick nerede o zaman?
Où est Rennick?
Nerede o?
- Où est-il?
Nerede o? Nerede?
Où est-il?
Nerede o?
Où est il?
Nerede oldu o olay?
Où est-ce que c'est arrivé?
Bize o gece nerede olduğunuzu kanıtlamanız gerekiyor, Profesör.
Peut-etre tu devrais avoir un alibi de pret Professeur
- Tamam, nerede o zaman?
Où dans ce cas?
- Nerede o zaman?
Alors où il est à?
Nerede o?
Il est où?
Nerede o? O herif nerede?
Où est-il?
- Nerede o?
- Où est-il?
Nerede o?
Où est-il?
Şimdi, nerede o?
Où est-elle?
Nerede o yakışıklı?
Où est ce mec mignon?
Ve babamda seni bir asille evlendirmiş ki, anneme o gece nerede olduğunu söylemeni istememiş değil mi?
Et père vous a fait épouser certains nobles pour s'assurer que vous ne le disiez pas à Mère. Où étiez-vous vraiment cette nuit, n'ai-je pas raison?
Muhtemelen bu yüzden o gece nerede olduğuyla ilgili yalan söyledi.
C'est sûrement pour ça qu'il a menti sur ce qu'il faisait ce soir-là.
Nerede o?
Où il est?
- Nerede o?
Où est-elle?
Beklerim. Tabii bana nerede olduğunu söylemek istersen o ayrı.
Si, sauf si tu me dis où elle est.
Nerede okudun o hikayeyi?
Tu as lu ça où?
Nerede o, şerefsiz?
Elle est où? Allons-y!
Nerede o?
Elle est où?
- Aklın nerede o zaman?
- Alors qu'est-ce qui te prend?
Senin o özel kişin nerede?
Bon. où est l'heureux élu?
- O nerede?
- Où est-elle?
Pekala, nerede o?
Alors où est-il?
- O nerede? - Ethan?
Où est-il?
O nerede peki?
Où est-elle?
- O nerede?
Où est-elle?
- O zaman nerede kalmıştık?
Alors où sommes-nous?
O nerede?
Où est-il?
Bütün gece kendimden nefret ederek nerede yanlış yaptığımı ve nasıl bu noktaya geldiğimizi düşündüm..... şimdi fark ettim ki, o tamamen ben değildim yaptığım her şey Langston'lar içindi hayatımı onlara verdim babam onların yüzünden mahvoldu, insanları öldürmek zorunda kaldı ve karşılığında o ne aldı, ben ne aldım?
J'ai eu toute la nuit pour réfléchir sur la façon dont je suis arrivée à cette situation Où je me suis trompée En me détestant
Nerede tanışacağım o zaman?
Où d'autre suis-je censée les rencontrer?
- Nerede durursa dursun korkunç o hayvan.
C'est flippant de n'importe où.
21 Temmuz'da nerede n'aptığını bilmiyorsun o zaman, öyle mi?
Tu ne saurais pas par hasard où il était le 21 Juillet?
Braxton O'Reilly nerede?
Où est Braxton O'Reilly?
O manyak canavar nerede?
Où est ce monstre psychopathe?
- Nerede o?
Où est elle?
- Sen kimsin ve o nerede?
Qui es-tu et où est-il?
O nerede?
Où est-elle?
O nerede?
Où est elle?
O kim ve ondan nerede bir tane bulabilirim?
Qui c'est, et où je peux en avoir un?
O sigarayı nerede içmeyi umuyordun?
Et où, exactement, espérais-tu fumer cette cigarette?
O nerede?
- Désintox.
O nerede? Anderson oğlunu kaybetti.
Anderson a perdu son fils.
Şimdi de o, videoların nerede çekildiğini öğrenmek.
Et maintenant, ça nous indique où ces vidéos ont été enregistrées.
nerede oturuyorsun 94
nerede olduğunu biliyor musun 136
nerede olursam olayım 17
nerede oldu 20
nerede oturuyorsunuz 30
nerede olursan ol 30
nerede olduğunu bilmiyorum 143
nerede olduğunu biliyorum 70
nerede olduğunu söyle 43
nerede olduğunu biliyorsun 22
nerede olduğunu biliyor musun 136
nerede olursam olayım 17
nerede oldu 20
nerede oturuyorsunuz 30
nerede olursan ol 30
nerede olduğunu bilmiyorum 143
nerede olduğunu biliyorum 70
nerede olduğunu söyle 43
nerede olduğunu biliyorsun 22