Nerede olduğunu bilmiyorum translate French
1,337 parallel translation
Hayır, hypnocil'in nerede olduğunu bilmiyorum, tamam mı?
Non, je ne sais pas où se trouve l'hypnocil, OK?
Kız çocuğu ama nerede olduğunu bilmiyorum.
... mais je ne sais pas où elle est passée.
Hector'un şu anda nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où se trouve Hector.
- Nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où il est. - D'accord.
Dürüst olmak gerekirse nerede olduğunu bilmiyorum. İşleri mahvettiğine inanamıyorum.
Je n'arrive pas à croire que tu aies merdé avec lui.
Betty'nin nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où est Betty.
- Nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où elle est!
Nerede olduğunu bilmiyorum ama yüzünde yok.
je ne peux le dire... ... mais sur ton visage il n'est plus.
Nerede olduğunu bilmiyorum, ama buraya gelsen iyi olur, hemen.
Je ne sais pas où tues, mais tuas Intérêt à te ramener ici vite.
Öyle, ama nerede olduğunu bilmiyorum.
- Ouais, mais je sais pas où il est.
- Nerede olduğunu bilmiyorum, Julie.
- Je ne sais pas où elle est. - Donc, tu l'as perdue.
- Nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où il est.
- Nerede olduğunu bilmiyorum.
Je sais pas où il est!
İlişkimizin nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où nous en sommes.
- Yemin ederim nerede olduğunu bilmiyorum.
- Je jure que je ne sais pas où elle est.
Size söyledim. Nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où elle est.
Nerede olduğunu bilmiyorum.
J'ignore où elle est.
Oğlum kimse tarafından taciz edilmiyordu ve Peder Stevens'ın nerede olduğunu bilmiyorum.
Mon fils n'était abusé par personne et je ne sais pas où se trouve le Père Stevens.
Peder Stevens'ın nerede olduğunu bilmiyorum.
Écoutez, je ne sais pas où est Père Stevens.
Nerede olduğunu bilmiyorum tamam mı?
Je ne sais pas où il est, d'accord?
Peder Stevens'ın nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où est le Père Stevens.
Onun nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où il est.
Tam olarak nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas exactement où elle est.
Yemin ederim Bay Abrams'ın nerede olduğunu bilmiyorum.
Je vous jure que je ne sais pas où est monsieur Abrams!
Nerede olduğunu bilmiyorum tamam mı!
- Non. Je ne sais pas où elle est, compris?
Cüzdanım var, sadece nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne le retrouve pas, c'est différent.
Nerede olduğunu bilmiyorum.
Je sais pas.
Nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où il est.
Bir hafta önce kayboldu, nerede olduğunu bilmiyorum.
Disparu depuis 8 jours. Aucune idée d'où il est.
Ama kimse gerçeği bilmiyor. Nerede olduğunu bilmiyorum.
En fait, personne ne sait où il est.
Nerede olduğunu bilmiyorum ama onu bulacağım. Onu bulacağım, tamam mı?
Je vais le trouver, d'accord?
Nerede olduğunu bilmiyorum.
J'ignore ce qui lui est arrivé.
Şefin nerede olduğunu bilmiyorum yani.
Le chef, je ne sais pas où il était.
Nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où elle est.
Ben, Paige nerede olduğunu bilmiyorum söylüyorum.
Je vous dis que je ne sais pas où est Paige.
- Lanetin nerede olduğunu bilmiyorum.
- Je ne sais pas où est ce salaud.
Şu anda nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas trop où est mon père.
Sandy, Jennifer'in nerede olduğunu bilmiyorum. Kayıp.
Voici ton lait chaud au miel si tu le veux toujours
Ben... nerede olduğunu bilmiyorum, buna rağmen...
Je ne sais pas trop où il se trouve...
Gümüşün nerede olduğunu bilmiyorum. Sana inanmıyorum.
- Je ne sais pas où est l'argent.
- O bir rotasyoncu.Nerede olduğunu bilmiyorum.
- Le surnuméraire. Je sais pas où il est.
- Efendim, nerede olduğunu bile bilmiyorum.
Je ne sais même pas où il est. Alors trouvez-le.
Nerede olduğunu bilmediğini sanıyordum. - Bilmiyorum.
Je croyais que tu avais dit que tu ne savais pas où il est.
Ama nerede olduğunu bilmiyorum.
Je ne sais pas où il est.
- Her şeyin nerede olduğunu bile bilmiyorum.
- Où sont mes affaires?
- Nerede olduğunu bilmiyorum.
Je sais pas où il est.
Şu an nerede olduğunu bilmiyorum.
Elle a voulu aussi remercier sa tante, une vieille célibataire de plus de 30 ans.
Nerede olduğunu bilmiyorum...
- Il y trop d'interférences.
Babamın dava dosyalarının nerede olduğunu bilmiyorum efendim.
Je ne suis pas certaine de savoir où sont les dossiers de mon père, monsieur.
- Summer, nerede olduğunu biliyorsan... - Bilmiyorum.
- Summer, si tu sais où elle est...
Nerede olabilir? Bu kadının kim olduğunu bilmiyorum, Ryan Ama kesinlikle Büyükannem değil
Je ne sais pas exactement qui était cette femme-là, Ryan mais ce n'était pas mamie.
nerede olduğunu biliyor musun 136
nerede olduğunu biliyorum 70
nerede olduğunu söyle 43
nerede olduğunu biliyorsun 22
nerede olduğunu 16
nerede olduğunu bilmiyoruz 24
nerede olduğunu biliyor musunuz 49
nerede olduğunu sanıyorsun 19
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
nerede olduğunu biliyorum 70
nerede olduğunu söyle 43
nerede olduğunu biliyorsun 22
nerede olduğunu 16
nerede olduğunu bilmiyoruz 24
nerede olduğunu biliyor musunuz 49
nerede olduğunu sanıyorsun 19
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyorum işte 23
bilmiyorum efendim 100
nerede yaşıyorsun 103
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyorum işte 23
bilmiyorum efendim 100
nerede yaşıyorsun 103
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
nerede 4371
neredesin sen 33
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
neredesiniz 293
nerede kalmıştık 239
nereden geliyorsun 129
nereden biliyorsun 934
neredeyim 174
neredesin sen 33
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
neredesiniz 293
nerede kalmıştık 239
nereden geliyorsun 129
nereden biliyorsun 934
neredeyim 174
nerede o 1480
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyse 363
neredeyse bitti 135
neredeyim ben 198
nerede buldun 38
neredeydiniz 81
nerede bu 162
nereden bileyim 331
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyse 363
neredeyse bitti 135
neredeyim ben 198
nerede buldun 38
neredeydiniz 81
nerede bu 162
nereden bileyim 331