Onu öldürecek translate French
912 parallel translation
- Eğer ona ulaşamazsak onu öldürecek..
- Il la tuera si on ne la trouve pas.
Onu öldürecek misin?
Vous allez le tuer?
Kraliçe onu öldürecek!
Elle va la tuer. Il faut la sauver.
- Onu öldürecek!
- Elle va la tuer!
Ya onu öldürecek, ya da kendiliğinden geçecek.
Soit il en meurt, soit le malaise va passer.
Günün birinde onu öldürecek.
Un jour, il en mourra.
Paul Bay Henry'nin evine gitti. Taylor'u arıyor. Onu öldürecek.
Paul est parti chez les Henry pour tuer Taylor!
Onu öldürecek.
Il va le tuer!
Onu öldürecek miyiz?
Non, je n'étais pas un mauvais homme!
O kadından nefret ediyorsun ve bir gün onu öldürecek kadar nefret edeceksin!
Vous haïssez assez cette femme pour la tuer!
Galovitch onu öldürecek gibi görünüyor.
J'ai peur que Galovitch le tue!
Eğer yanına geri dönmezsek akıntı yükselip onu öldürecek.
Si on n'y va pas vite, il se noiera.
Onu öldürecek misin?
Tu vas le tuer?
Şimdi onu öldürecek olsam, bana sıradan bir katil derler.
En la tuant, là, je serais un vulgaire assassin.
O senin öz kızın. Onu öldürecek misin?
Tu ne tuerais pas ta propre fille?
Onu öldürecek...
Elle allait tuer- -
Roy onu öldürecek.
Roy va tuer cet homme.
Onu öldürecek miydin?
T'allais le tuer?
Bu onu öldürecek.
Ça le tuera.
Bir şey onu öldürecek kadar korkutmuş.
Quelque chose l'a effrayée à mort.
- Pis kalleş onu öldürecek.
- Il en serait capable.
Bu onu öldürecek.
Ça va l'achever!
Onu öldürecek misiniz yoksa ben sizin yerinize yapayım mı?
Allez-vous le tuer ou dois-je le faire pour vous?
Onu öldürecek miyiz?
Tuons-le!
Adamlarımız onu öldürecek.
Mes hommes vont le tuer.
Bu kare olan onu öldürecek.
Cette pilule carrée le tuera.
Ancak durdurulamazsa fiziksel ve duygusal baskılar onu öldürecek.
Mais si ça continue, la pression physique et émotionnelle le tuera.
Evet ondan nefret ediyorum. Çünkü o her fırsatta kadınları taciz eden biri. Ona kinim yok, onu öldürecek değilim.
Oui, je le déteste parce que c'est un de ces types qui cherchent... toujours à tripoter les femmes, mais je n'avais rien contre lui.
Nasu, Yasuoka ve Oishi bu gece onu öldürecek.
Nasu, Yasuoka et Oishi iront le tuer ce soir.
Ninja bıçağı 2,5 santimden uzun değildi,... onu öldürecek kadar derin değil, yani, boğulmuş
Le sabre ninja n'était pas enfoncé de plus de 2 cm pas assez profond pour le tuer, donc il a été noyé.
Onu öldürecek misin? ! Evet mi hayır mı?
Tu le tues ou non?
Ve Mongo onu öldürecek.
Ils vont le tuer.
Çabuk, çabuk - Jesson Brandon'u öldürecek - onu durdurabilecektek kişi sensin.
"Vite - vite - Brandon va tuer Jesson - tu es la seule à pouvoir l'en empêcher!"
Annem öldürecek onu.
Mère va l'assassiner.
Krogh onu bulursa öldürecek.
Si Krogh le trouve, il le tuera.
- Onu öldürecek miydin?
- Tu allais le tuer?
Onun suçlu olmadığını biliyordum. Onda bir sineği bile öldürecek cesaret yoktur. Ayrıca Waldo, onu suçlu göstermek için her şeyi yapıyordu.
Je le savais innocent, il ne ferait pas de mal à une mouche, et Waldo faisait tout pour qu'on le soupçonne.
Bu odada onu görünce, öldürecek kadar nefret ettiğimi anladım.
Alors j'ai su que je le hais assez pour le tuer.
Kanunlar onu intikam için öldürecek.
La loi le tuera par vengeance.
Onu asacak. Kanun aracılığıyla Del'i öldürecek.
Il va le pendre, le tuer au nom de la loi.
Evet, bu O. Geçen gece öyle kavga ediyorlardı ki, onu o anda öldürecek sandım.
Ils se sont sacrément disputés, j'étais sûr qu'il allait le tuer.
Tek bildiğim, öldürecek kadar öfkelenmediğim sürece dövüşemem, dövüşemeyeceğim. Ve bu onu kaybedeceğim anlamına geliyorsa, bilemiyorum.
Tout ce que je sais, c'est que... je ne me battrai que si la folie de tuer me prend et cela signifie la perdre.
Korkudan öldürecek onu.
Bang! bang! La faire mourir de peur.
Bir şey yapmadan oturup onu kim öldürecek diye bekleyemeyiz! Hem Vandamm peşinde, hem de polisler.
On ne va pas le regarder se faire tuer par Vandamm... ou la police.
- Onu öldürecek değilim!
- Je vais pas les tuer!
Onu öldürecek mi?
Qu'il va la tuer, la violer?
Öldürecek misin onu?
D'accord?
Ve sana söylüyorum, eğer onu Longhorn'lar öldürmezse kurtlar ve kış öldürecek.
Je vous dis que si les bêtes à cornes ne le tuent pas, les loups ou l'hiver le feront.
Onu kim öldürecek?
Qui, dis-tu?
Onu tanırım. Sadece beni kahretmek için kendini öldürecek.
Il va se tuer rien que pour me contrarier.
Savaşın bitmesi onu öldürecek.
Il mourra car la guerre sera finie.
onu öldürecek misin 26
onu öldürecekler 58
onu öldüreceksin 47
öldürecek 16
öldürecekler 16
onu özledim 21
onu öptüm 18
onu öldür 51
onu özlüyorum 59
onu öldürürüm 54
onu öldürecekler 58
onu öldüreceksin 47
öldürecek 16
öldürecekler 16
onu özledim 21
onu öptüm 18
onu öldür 51
onu özlüyorum 59
onu öldürürüm 54
onu öldürdüm 156
onu öldüreceğim 271
onu özlüyor musun 19
onu öldürdün 172
onu öptün mü 17
onu öldürmek istiyorum 19
onu öldürme 43
onu öldürmek istedim 16
onu öldürmek 19
onu öldürdünüz 18
onu öldüreceğim 271
onu özlüyor musun 19
onu öldürdün 172
onu öptün mü 17
onu öldürmek istiyorum 19
onu öldürme 43
onu öldürmek istedim 16
onu öldürmek 19
onu öldürdünüz 18