Sen bir sahtekarsın translate French
44 parallel translation
Sen bir sahtekarsın.
Je le savais.
Sen bir sahtekarsın, Mr. Dukas.
Vous êtes un escroc, M. Dukas.
Sen bir sahtekarsın.
Tu es un comédien!
- Sen bir sahtekarsın, Harry Hanson!
Vous êtes un escroc, Harry Hanson!
Sen bir sahtekarsın, seni gidi sahtekar!
Tu es une fumiste. Tu sais ça? Tu es une grande fumiste.
- Harry, sen bir sahtekarsın.
Tu es du toc.
Sen bir sahtekarsın! Bir düzenbaz ve dolandırıcıdan başka birşey değilsin!
Vous êtes un escroc... un tricheur, un voleur!
Biliyor musun? Sen bir sahtekarsın.
Vous êtes un bluffeur, vous savez?
Ben açıklayayım, sen bir sahtekarsın. Pekala, ALF. Anlat bakalım!
J'avais fait des biscuits à l'effigie de Sparky.
Kent, sen bir sahtekarsın. Numaracısın.
Tu nous montes un canular.
Sen bir sahtekarsın, Bubber!
T'es un faux-cul, Bubber!
Sen bir sahtekarsın!
T'es bidon!
Sen bir sahtekarsın.
Tu ne fais que prétendre.
Sen bir sahtekarsın!
Tu es un imposteur!
Sen bir sahtekarsın.
Tu es une comédienne.
Hey dahi çocuk, sen kahraman değilsin! Sen bir sahtekarsın!
Hé le génie, t'es pas un héros, t'es un imposteur!
Bence sen bir sahtekarsın ve kötü bir muhabir.
T'es bidon. T'es une mauvaise journaliste.
- Sen bir sahtekarsın!
- T'es un faux.
Gerçekten de Picasso hakkında bilmek istiyor musun? Sen bir sahtekarsın.
Êtes-vous intéressés vraiment par Picasso?
Oruspuluk ve kumar mı? Sen bir sahtekarsın
Jeu, prostitution, cabarets, escroquerie!
Sen bir sahtekarsın.
- Allons-y. Tu dis n'importe quoi.
Sen bir sahtekarsın.
Tu es un imposteur.
Bana kalırsa, sen bir sahtekarsın.
Pour moi, vous êtes un charlatan.
Sen bir sahtekarsın.
Vous êtes un imposteur.
Bu saçmalık sayesinden bu seferlik kurtulabilirsin ama sen bir sahtekarsın ve bu çok yakında ortaya çıkacak.
Vous échapperez peut-être cette fois à votre bêtise, mais vous êtes une imposteur, et tôt ou tard ça se saura.
Sen bir sahtekarsın.
Vous êtes un escroc.
Hayır, sen bir sahtekarsın.
T'es juste un escroc dans un beau costume.
Sen bir sahtekarsın.
Tu es une usurpatrice.
Sen bir sahtekarsın!
T'es qu'un escroc!
Ortada bir eş, mektup falan yok ve sen sahtekarsın, attığın adımlara dikkat et.
Il n'y a aucune épouse, aucun écrit, et je pense que vous êtes un escroc... vous feriez mieux de faire attention.
- Sen bir canavarsın! Sen iğrenç, adi, alçak, cani bir sahtekarsın!
Tu es un être dégoûtant et méprisable.
Sen bir yalancı ve sahtekarsın.
Vous êtes un menteur et un imposteur.
Peki.. ... ne tür bir sahtekarsın sen?
Alors quel type de délinquant êtes-vous?
Bence sen huzur evinden çıkmak için beni kullanan bir sahtekarsın.
Je commence à croire que tu m'a seulement utilisé pour que je sorte ton cul de ton asile.
Sen yıldızı sönmüş bir sahtekarsın.
T'es un imposteur en fin de course.
Sen sadece kirli bir sahtekarsın!
Tu es son sosie souillé.
Sen iğrenç, adi, alçak, cani bir sahtekarsın!
Tu es un être dégoûtant et méprisable!
Hayır, sen sağ olduğuna şükretmesi gereken ve üç cinayetten yargılanacak, arka bahçesinde türlü işler çeviren bir sahtekarsın.
Non, vous êtes un charlatan, qui est chanceux d'être en vie et vous êtes inculpé de triple homicide.
Sen onlardan daha büyük bir sahtekarsın.
T'es un plus gros imposteur qu'eux.
Sen de sahtekarsın. Bir saat içinde ders sahasında buluşalım.
Si t'as du cran, viens au terrain d'entrainement dans une heure et je te le prouverai.
Kayboldun, sen sadece bir sahtekarsın!
Tu es perdu et tu n'es qu'un menteur.
Çünkü, sen altın kalpli bir sahtekarsın, değil mi?
T'es le camé au cœur d'or, hein?
sen bir tanesin 30
sen bir 32
sen bir meleksin 58
sen bir dahisin 132
sen bir pisliksin 43
sen bir erkeksin 31
sen bir harikasın 29
sen bir aptalsın 74
sen bir kadınsın 24
sen bir kızsın 17
sen bir 32
sen bir meleksin 58
sen bir dahisin 132
sen bir pisliksin 43
sen bir erkeksin 31
sen bir harikasın 29
sen bir aptalsın 74
sen bir kadınsın 24
sen bir kızsın 17