English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ S ] / Sen öyle san

Sen öyle san translate French

428 parallel translation
Sen öyle san.
Pensez-vous.
Sen öyle san.
Tu peux toujours rêver.
Sen öyle san.
Sûrement pas!
Sen öyle sanıyorsun.
C'est ce que tu crois.
Sen öyle sanıyorsun!
Pas sans chaperon!
- Sen öyle san.
- C'est vous qui le dites.
Sen öyle san aynasız!
C'est vous qui le dites!
- Sen öyle san.
- Ah oui?
- Sen öyle san.
- C'est ce que vous croyez.
Sen öyle san.
C'est toi qui le dis!
Sen öyle san.
C'est ce que vous pensez.
- Onun ne varsa dilindedir. - Sen öyle san!
- Elle aboie plus qu'elle ne mord.
Sen öyle san. Bir saatliğine kiraladım.
Je les ai louées pour une heure.
Sen öyle san.
C'est ce que tu crois!
- Sen öyle san.
- Tu crois ça, mon mignon!
Sen öyle san. Benim bildiklerimi bilseydin yüzünün diğer tarafıyla gülerdin.
Si tu savais, ton autre visage rirait.
Sen öyle san!
C'est ce que vous croyez.
- Sen öyle san.
- C'est ce que tu crois.
Sen öyle san!
C'est ce que tu crois.
- Sen öyle sanıyorsun?
- Vous croyez ça?
Sen öyle san.
Mais si!
Sen öyle sanıyorsun ama ben üçüncü sıradayım.
La 3ème place, médaille d'argent.
- Sen öyle san, beyaz.
- C'est ça, Blanc.
İyi hissediyormuş! Sen öyle san!
Il n'y a pourtant pas de quoi!
- Sen öyle san!
- Penses-tu?
Sen öyle san.
C'est ce que vous pensez tous.
Sen öyle san!
Bien sûr, bien sûr.
Sen öyle san!
Tu parles!
- Sen öyle san.
- Non, tu y as pensé.
- Sen öyle san.
- C'est toi qui le dis.
Sen öyle san, George.
Si, George.
Sen öyle san derler ya?
Vous pouvez toujours rêver!
Sen öyle san, hayatım.
Tu fabules, tourterelle.
- Sen öyle san.
Tu le sais.
Sen öyle san!
- C'est toi qui le dis.
Benim bir şeyim yok. - Sen öyle san.
- C'est toi qui le dis.
- Sen öyle san!
- C'est ce que vous croyez!
- Sen öyle san.
- Pas question, mon vieux.
- Bel altı vurmaya başladın! - Senin doğal yaşam alanın. Ya da sen öyle sanıyorsun.
- C'est le seul territoire naturel... où tu crois dominer.
- Sen öyle san.
C'est ce que tu crois?
Sen ve Rosanoff bu işten kurtulabileceğinizi sanıyorsunuz ama bana öyle gelmiyor.
Vous et Rosanoff vous en sortirez peut-être, mais j'en doute.
- Sanırım sen de öyle anne!
Maman est sur la même piste.
- Yani, öyle olmadığını sanıyo... - Sen sarhoştun!
Je veux dire, je ne crois pas que c'était ça.
- Sen öyle san.
C'est ce que tu crois.
Benim de buradakiler gibi sıradan bir kadın olduğumu sanıyor. Eminim sen de öyle. Hepiniz benden daha iyi olduğunuzu sanıyorsunuz.
Je vous vaux toutes.
Sanırım öğrenince sen de öyle düşüneceksin.
J'espère que tu seras de cet avis!
Sen ne yaptığını sanıyorsun öyle?
Qu'est-ce que tu fais? Rien.
Sen öyle san.
C'est ce que vous croyez.
- Öyleyse sadece sen ve beniz. - Sanırım öyle.
Alors, il n'y a que toi et moi?
- Öyle san, sen hiç bir şeysin.
- C'est ça, t'es rien du tout.
- Sen öyle san binbaşı.
Pour personne.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]