English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ S ] / Sevdiğini biliyorum

Sevdiğini biliyorum translate French

1,321 parallel translation
Para kazanmayı sevdiğini biliyorum ama bu fazla ileri gitmek değil mi?
Je sais que tu cours après l'argent, mais là tu pousses un peu loin.
İlişkimizin nasıl ilerleyeceği belli değildi ama sert bir başlangıçtan sonra artık beni sevdiğini biliyorum.
Je ne savais pas comment ça allait se passer, mais au bout d'un moment... j'ai compris que tu m'aimais vraiment.
Ben, senin her zaman, fındıklı şeyleri sevdiğini biliyorum her erkek bunu bilir
Tu as toujours eu un faible pour les noix! Tous les hommes en ville le savent
O yüzüğü ne kadar çok sevdiğini biliyorum o yüzden iyi bir şey yapmak istedim.
Tu adores cette bague, alors j'ai voulu être sympa.
Onları sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu les adorais.
Onu sevdiğini biliyorum.
je me trompe?
Onun da seni sevdiğini biliyorum.
Je sais qu'elle t'aime.
Herneyse, bunu sevdiğini biliyorum.
Enfin... Je sais que tu aimes ça.
Onu ne kadar çok sevdiğini biliyorum.
C'est bon. Je sais que tu l'aimais tellement et je...
Kalbimde, İsa'nın beni hala sevdiğini biliyorum.
Au fond de mon coeur, je sais que Jésus m'aime encore.
Yılbaşı ağacını süslemeyi ne kadar sevdiğini biliyorum... şarkı söylemeyi filim seyretmeyi... ama korkarım bu gece... hepimiz saraya gitmek zorundayız.
Maintenant, je sais que tu aimes décorer l'arbre de Noël... et chanter joyeusement et regarder des films à la TV... mais j'ai peur que ce soir... nous devions tous aller au Palace.
Senin iyi bir şenlik sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu adores les feux de joie.
Bana ait olanları çok sevdiğini biliyorum.
Tu aimes ce qui est à moi.
Bu mekanı çok sevdiğini biliyorum.
Ira, je comprends que vous puissiez ressentir une forte émotion pour ce lieu.
Senin de beni hala sevdiğini biliyorum.
Et je sais que toi aussi.
Onu çok sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu es très attaché à elle.
- Sevdiğini biliyorum. - Rosa, dinle lütfen - Bunları ben yaptım.
Je sais qu'il les aime.
Annesinin ne sevdiğini biliyorum.
Je me demande comment est sa mère.
Beni sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu m'aimes.
Onu ne kadar sevdiğini biliyorum.
C'est bon. Je sais que tu l'aimes.
Onu sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu l'aimes. C'est bon.
Aramızda büyük farklar olmasına rağmen babamın beni sevdiğini biliyorum.
Et malgré nos désaccords, je sais que mon père m'aimait vraiment.
Bu saati sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu aimes cette montre.
Bill Cosby'yi sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu aimes Bill Cosby.
Çünkü onu ne kadar sevdiğini biliyorum.
Car je sais combien tu l'aimais.
Sevdiğini biliyorum. Hemde çok.
Je crois que oui, et beaucoup.
Onun beni sevdiğini biliyorum.
"Je sais qu'il m'aimera.."
Senin Rani'yi ne kadar çok sevdiğini biliyorum, evlat.
Je sais combien Rani compte pour toi.
Belki sen bilmiyorsun, ama ben biliyorum Zaara'yı ne kadar sevdiğini biliyorum.
Vous ne le savez pas, mais je sais... à quel point vous aimez Zaara.
- Beni sevdiğini biliyorum.
- Je sais que tu m'aimes.
Ama beni sevmediği için değil, beni sevdiğini biliyorum.
Pas parce qu'il ne m'aimait pas. Je sais qu'il m'aimait.
- Yüzmeyi sevdiğini biliyorum.
- Je sais que tu adores nager.
Tanrı'nın sizleri yaşayan diğer bütün canlılardan daha çok sevdiğini biliyorum ve onun ilahi sevgisinin karşılığını günah nefret, ahlaksızlık ve kötülükle verdiniz.
Je sais que Dieu vous aimait plus que toute autre créature vivante et que vous avez remercié son amour divin par le péché, la haine, la corruption et le mal.
Benim kocamı sevdiğim gibi Manny'nın karısını sevdiğini biliyorum.
Mais je sais que Manny aime sa femme tout comme moi j'aime mon mari.
Bunları ne kadar çok sevdiğini biliyorum ve bir süreliğine ödünç almak isteyebileceğini düşündüm.
Je sais que tu les as toujours aimés et je me suis dit que tu pourrais les emprunter quelque temps.
Beni hala sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu m'aimes toujours.
Beni sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu m'aimes. Je le sais.
Karını sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu aimes ta femme.
Şey, bütün maymunların bir sincapın bebek İsa yla birlikte olduğu sahneyi sevdiğini biliyorum
Eh bien, je sais qu'il aimerait une crèche faite avec des singes, et un écureuil comme petit Jesus.
80'lerin metal müziğini ne kadar sevdiğini biliyorum. Ben de sana ilk Tesla plağını aldım.
Comme je sais que tu es dans une phase "Rock Metal", j'en ai profité, je t'ai acheté un vinyle de "Tesla".
Sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu aimes ça.
Oynamayı çok sevdiğini biliyorum.
Je sais ce qu'est la scène
Sanat öğretmeni olduğunu ve her pazar Hukilau Cafe'ye gittiğini waffle'dan evler yaptığını ve zambakları sevdiğini, nasıl biliyorum?
Si je mentais, comment je saurais ça : tu es prof d'art, tu vas au Hukilau Café le dimanche, tu fais des maisons en gaufre, et tu aimes le lys!
Lizzie'nin eğlenceyi sevdiğini... biliyorum.
Je sais que Lizzie aime... avoir du plaisir.
Ama sevdiğini biliyorum.
Arrêtez, vous nous adorez!
Sanırım Celia'nin neleri sevdiğini iyi biliyorum.
Je crois que je sais ce que Celia aime.
Gerçi sen bana hiç beni sevdiğini söylemedin ama kalbimin derinliklerinde biliyorum ki sen de beni seviyorsun
Bien que tu ne m'aies jamais dit que tu m'aimais... Je sais au plus profond de mon coeur que tu m'aimes.
Ve senin de karını sevdiğini biliyorum.
Et je sais que tu aimes ta femme.
Ben de boyadım. Paris'i sevdiğini biliyorum.
Je sais que tu adores Paris.
Yerlerin süpürülmesi ve paspaslanması gerekiyor, ve banyoları temizlemeyi ne kadar sevdiğini de biliyorum bu yüzden hepsini sana sakladım...
Le sol a besoin d'être balayé et lavé et je sais combien tu aimes nettoyer les toilettes donc je te les ai gardés..
Hepimizi eşit sevdiğini söylediğini biliyorum. Ama öyle değil, değil mi?
Vous prétendez aimer autant tous les hommes, mais c'est faux.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]