Ama niye translate Portuguese
1,202 parallel translation
Hayatım pamuk ipliğine bağlı ama niye endişeleneyim ki?
A minha vida está em jogo. Preocupado?
Ama niye?
Mas, porquê...?
Ama niye şimdi?
Porquê agora?
Size yalan da söyleyebilirim ama niye söyleyeyim ki?
Acho que vos podia mentir, mas para quê?
O daha büyük olasılık. Ama niye gizli tutsunlar ki?
Isso é mais provável, mas porquê manter segredo?
Ama niye narkotikte çalışmak istiyorsun?
Mas por que queres trabalhar nisto?
Ama niye gidip belamı arayayım?
Mas para quê ir à procura dele?
Ama niye Cuma?
Mas porquê 6ª-feira?
Hayatını yaşa tabii, ama niye bu adam burada oturmak zorunda?
Você pode se divertir, mas ele precisa morar aqui?
Ama niye acil?
Mas porquê a emergência?
Ama niye?
Por quê?
- Bence de. Ama niye öldü?
Estou contigo.
- Peki ama niye telefon açmadın?
- Porque não telefonaste?
- Tabi ama niye bana bakmıyorsun?
Claro. Porque é que não olhas para mim?
- Ama niye?
- Mas porquê?
- Tamam ama niye ben de geliyorum.
Mas para tenho eu de vir?
Ama niye riske edeyim ki?
Mas para quê arriscar?
Sadece güneyli biri olabilirim ama niye acele ettiğini anlamadım. Acele ettiğimi nerden çıkardın?
Pode ser que eu seja apenas uma cromo sulista, mas... porque queres voltar para essa vida leviana?
Ama bir kere daha düşününce, yüzlere niye ihtiyacım olsun, ki?
Mas pensando bem, para que preciso dos rostos deles?
Ama işin aslı, onun sebebi neydi bilmiyoruz. Scobee neden yaptı, niye bu aşamaya geldi bilmiyoruz.
Mas a verdade é que não sabemos porque é que Scobee o fez.
Ama annemi, babamı, Malachy'yi, küçük Michael'ı ve bebek... Alphie'yi özlüyordum. Tanrı bilir niye?
Mas tinha saudades dos meus pais, do Malachy, do pequeno Michael e do bebé, Alphie, só Deus sabe porquê.
Niye böyle olduğuna dair teoriler var ama onun insanlarla iletişim kurmaktan aciz olduğuna eminim.
As teorias sobre isso abundam. Acho que ela é incapaz de interacção humana.
- Niye ama?
Por que não?
Niye onu ya hep severim ya da nefret ederim?
Por que só sou capaz de amá-lo ou de odiá-lo?
Ama o beni niye arasın ki?
Ela quer... ver-te. Mas porque é que ela está à minha procura?
Ama bu aceleniz niye bayan?
Mas qual é a pressa, senhora?
Ama Pussy niye kaçar?
Por que fugiria o Pussy, então?
Şansımı zorlamak istemiyorum ama beni niye işe aldın?
Sem querer abusar, por que está a contratar-me?
Ama bütün bunlar niye?
Porquê a caça ao tesouro?
Yapma ama. Niye aramızda iyi olan tek şeye karşı koyuyorsun?
Vá lá... porque é que lutas contra a única coisa em que eramos bons?
Ama bu resmi niye o zaman bastırmadın?
Mas porque é que não a revelaste?
Ama anlayamadığım şey, niye kötü bir hayaletin şirin ufak bir bebeği incitmek istediği.
Só não entendo porque é que um fantasma mau haveria de querer magoar aquele bebé fofinho.
Ama geriye kalanımız niye?
Mas e por que nós?
- Haydi ama, niye geldik buraya?
- Vá lá, por que estamos aqui?
Evet, tekrar yaşamak istediğimiz zamanlar vardır. Ama... eğer onları harika şekilde yaşadıysak niye tekrar yaşayalım?
Sim, há momentos da nossa vida que gostávamos de poder voltar a viver, mas se já os vivemos na perfeição, para quê vivê-los de novo?
Hadi ama. - Sinemadaki tuvalete niye girmedin?
Não entendo porque não foste no cinema.
Ama bu kadar insan niye...
Mas trazem tanta gente...
Arkadaşlık tamam ama bu samimiyet niye?
Estava tudo bem até à amizade. Que intimidade é esta?
Peki, ama o zaman niye kocamda bu evin anahtarları vardı?
- Por que meu marido tinha a chave?
Ama, eğer Billy'ye Jenkins bulaştırdıysa... niye iki gün hiç belirti göstermedi?
Mas se o Jenkins infectou o Billy, porque demoraria dois dias antes de mostrar sintomas?
Ama öyle olsa, gerçek aşkını öldüren adamlara niye çalışasın?
Mas, então, porque estarias aqui ao serviço dos homens que mataram o teu verdadeiro amor?
Ama David masumsa niye suçu kabul etti?
Se ele é inocente porque negociou ele?
Yapma ama, niye insanların düşündüklerini bu kadar takıyorsun?
Porque te importas tanto com o que essa gente pensa?
Amy, niye merak ediyorum bilmem ama Robert'dan haber alıyor musun?
Bem... Amy, não sei porque pensei nisto, mas tens falado com o Robert?
- Ama Lois, niye de yapacağız değil mi?
Mas, Lois, podemos fazê-lo na mesma, certo?
Ama köpeğimiz kokocu oldu diye niye gemi turunu iptal ediyoruz?
Mas não vejo nenhuma razão para termos de cancelar o nosso cruzeiro só porque o nosso cão é um drogado.
Başka niye böyle bir şey yapsın? - Çünkü bazen bir şey söylemek... istersin, ama söyleyemezsin, çünkü sözcükler bir türlü çıkmak bilmez.
Porque às vezes temos algo a dizer, mas não podemos, porque as palavras não saem, ou assustamo-nos, ou sentimo-nos estúpidos.
Ajan Duff, bu adamın size ne söylediğine dair hiçbir fikrim yok ya da niye bana karşı olduğuna, ama Roswell'e ayak bastığımdan beri beni sıkıştırıyor.
Agente Duff, eu não faço ideia do que este homem lhe contou ou o que ele tem contra mim, mas ele tem-me perseguido desde que aqui cheguei.
Bunu bana açıklar mısın? Sağlığın düzeldi ama testislerinden biri alındı diye niye bunalıma gireceğini açıkla.
Por que estarias deprimido, se estivesses saudável, mas tivesses de viver sem bolas?
- Süs olsun diye ucuz altın takarım ama bu nişan yüzüğüm. - Niye kustuğun anlaşıldı. - Hiç bana göre değil.
- Não admira que tenhas vomitado.
Evet, olabilir. ama bana niye rozetini bıraktı?
Yeah, talvez. Mas porque deixou o alfinete dela para mim?
niye 2095
niye ki 276
niye sen 17
niye biliyor musun 47
niye ben 33
niye sordun 123
niye peki 16
niye mi 59
niyeymiş 54
niye soruyorsun 33
niye ki 276
niye sen 17
niye biliyor musun 47
niye ben 33
niye sordun 123
niye peki 16
niye mi 59
niyeymiş 54
niye soruyorsun 33