English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Bakmama izin ver

Bakmama izin ver translate Portuguese

261 parallel translation
Şimdi dön... ve sana şöyle bir bakmama izin ver.
Agora vira-te... e deixa-me olhar para ti.
Önce bir bakmama izin ver. - Perspektif.
É a perspectiva.
Yüzüne yakından bakmama izin ver.
Deixa-me olhar bem para ti.
Listeye bakmama izin verin.
Deixe-me ver a lista.
Sırtındaki yara izlerine benim bile bakmama izin vermedi.
Nem a mim deixou ver as cicatrizes nas costas.
Şimdi, bakmama izin ver.
Vejamos...
Şimdi o kola bakmama izin ver.
Mostre-me o braço!
Bakmama izin verin.
Deixe-me ver.
Şimdi bakmama izin ver.
Deixe cá ver...
Önce boynuna bakmama izin ver.
Primeiro, deixa-me ver o teu pescoço.
Tamam, şimdi bir bakmama izin ver.
- Deixa ver...
Sana bakmama izin ver.
Deixa-me olhar para ti, querida.
Şimdi, sırt üstü yat ve sana bakmama izin ver.
Agora, deita-te e deixa-me cuidar de ti.
Niye uzanıp bakmama izin vermiyorsun?
Porque não se deita e me deixa ver?
- Bakmama izin ver.
- Deixa-o ver.
Bir bakmama izin ver.
Deixe-me ver.Tudo bem.
Lütfen ona bakmama izin ver
Por favor deixa-me tratar dela.
Bakmama izin ver.
Deixa-me ver.
- Bakmama izin ver.
- Deixa-me ver.
PappaJohn... Bu işin icabına bakmama izin ver.
Deixe-me ser eu a tratar deste assunto.
Bakmama izin ver.
- Debbie? - Deixa-me falar.
Sana bir bakmama izin ver.
Deixa-me olhar para ti.
- Bir saniye bakmama izin ver.
Deixa-me ver.
- Bakmama izin ver!
- Deixa-me ver!
Eddie, şu deftere bakmama izin ver.
Eddie, deixe-me tomar um olhar para aquele mata-borrão.
Dosyalarına bakmama izin verse. Tanrım.
Se ele me deixasse ver o processo.
Bakmama izin ver, tamam mı?
Merda! - Deixe-me ver, sim?
- O zaman cebine bakmama izin ver.
- Mostre os bolsos.
Benim bakmama izin verin.
Deixa-me ver isso.
Şuna bakmama izin ver.
Deixe-me olhar para isso.
Birkaç hesap defterine bakmama izin vermen kesinlikle sana zarar vermez.
Não faz mal nenhum deixar-me ver uns registos imundos.
- Hayır bir daha bakmama izin ver.
Não, deixa-me dar uma olhada.
Benim bir bakmama izin ver.
Deixa-me dar uma espreitadela.
Bakmama izin vermelisiniz.
Tem que me deixar ver isso.
Benim bakmama izin verin.
deixa-me ver isso.
Yönlendirme sistemine bakmama izin ver.
Deixe-me verificar seus sistemas de navegação.
Kan kaybından ölmeden önce yarana bakmama izin ver.
Deixa-me ver o ferimento antes que te esvaias em sangue.
Şuna bir bakmama izin ver.
Deixe-me cuidar disso.
şu fazere bakmama izin ver.
Deixe-me ver o phaser.
Bakmama izin ver.
Deixas-me ver?
Şu el arabasına bakmama izin verin, lütfen.
Deixa-me ver o carrinho de mão.
Bakmama izin verir misin evlat?
Posso ver, meu filho?
- şuna bakmama izin ver.
- Deixa-me ver isso.
Bakmama izin verin.
Deixe-me ver isso.
Gel buraya savaşçı, sana bir bakmama izin ver.
Vem guerreira, deixe-me ver.
Senin için bakmama izin ver.
Deixa-me procurar eu.
Sana bakmama izin ver.
Deixe-me olhar para si.
Resimler bitince bakmama izin ver.
Deixe-me ver as fotos quando tiverem prontas.
Bakmama hiç izin vermediler.
Queria ver o que não era bom para mim, o que nunca me deixaram ver.
Bir bakmama izin verin.
Deixa-me ver uma.
Sanal matrisin kararlı, ama şu yayımlayıcının, güç hücresine bakmama bir izin ver.
Sua matriz holográfica está estável. mas deixe-me checar a bateria do emissor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]