Bana da translate Portuguese
49,394 parallel translation
Madem öyle... Bana da satabilirsin.
Podes vender-me a mim.
Bana da biraz ters gelmişti.
Sim, também não me pareceu certo.
Aslında, bana da olmaz.
Na verdade, comigo também não.
Bana da benzeri bir şey oldu.
Eu, meio que, estava fora de mim também.
- Bana da uyar.
- Parece-me bem.
Bana da aynı şeyi yapmaya çalışıyordu.
Ela tentou fazer-me o mesmo.
Joy'a söyleyeceğin her şeyi bana da söyleyebilirsin.
Tudo o que tenhas para lhe dizer podes dizer à minha frente.
Aklındakini bana da söyleyecek misin?
Falas comigo sobre o que te preocupa?
Bana da güvenebilirsin.
Também podes confiar em mim.
Ama bana da haksızlık edildi.
Mas já assisti a muitas injustiças.
- Bana da cevap lazım.
- E eu preciso de respostas.
Bana da bir şeyler anlatın artık.
Está na hora de me dizer o que se passa.
Tamam, Holly bana biraz mal ver.
Certo. Holly, dá-me droga.
Bana biraz...
Dá-me...
Tamam, Neil. Bana sekiz tane ekstazi ya da her neyse sat.
Quero um oitavo de ecstasy ou seja lá o que for.
Pekâlâ, ver şunu bana.
Está bem. Dá-me isso.
Karşıtlık saçmalığını bırak ve bana katıl.
Deixe a porcaria da oposição e junte-se a mim.
Lilly, bana geceleri çığlığını duyduğunu söyledi.
E a Lily disse-me que a ouviu a gritar a meio da noite.
Bana bir iyilik yap ve biraz bekle olur mu?
- Olá, Angie. Faz-me um favor, dá-me um segundo, certo?
- Şunu bana ver!
- Dá-me cá isso.
- Ver onu bana.
- Dá-me isso.
Ver onu bana!
Dá-me isso!
Pekâlâ, aslında amacım dışarı çıkmak değildi. İşin aslı bu gece gitmem gereken bir yer var ve bu konuda bana yardım edebilirsin.
Não estou a contar que fiquemos amigos, mas precisava da tua ajuda para ir a um sítio.
Ama hayatını kurtarmak istiyorsan Kristali bulup bana getirebilirsin.
Mas, em troca da tua vida, vais descobrir onde está o Cristal e dizer-me.
Bana bin taç ver.
Dá-me 1000 coroas.
Culverton bana Faith'in orijinal notunu verdi.
O Culverton deu-me o bilhete original da Faith.
Ben ve Jim Moriarty, yanan bir ev gibi bir araya geldik. Bu da bana evi hatırlattı.
Eu e o Moriarty demo-nos como uma casa de madeira a arder e lembrei-me da nossa.
Bana bir duble espresso getir. Ve bak bakalım, civarda güzel suşici var mı.
Dá-me um expresso duplo... e vê se há um restaurante aqui perto com um sushi decente.
Kaseti bana ver.
Dá cá a gravação.
Köşe ofisi... hem de bana özel lazımlıklı.
O gabinete da esquina... com o meu potinho privado.
Bana da yap.
Faz em mim!
Bana da, bana da.
Faz em mim!
Annenin istediği gibi bir baba olabilmem için lütfen bana bir şans ver.
Por favor, dá-me a oportunidade de ser o pai que ela iria querer que fosse.
Bana troponinden bahset.
Fala-me da troponina.
O HÖC piçlerinin bana neler dediğini biliyorum.
Eu sei o que os cabrões da FLA me chamam.
Müdür Murphy, özel telefon konuşmasını kendisine derhal verin ve tüm ayrıntılarını da bana söyleyin.
Director Murphy, sugiro que lhe conceda a sua chamada privada, e espero saber tudo sobre ela.
Bir sigara da bana versene.
Dá-me um cigarro.
Batman, Fantom Bölgesi Projektörü'nü bana ver.
Batman, dá-me o projetor.
Bana bir saniye ver.
Dá-me um segundo.
Bana sadece 24 saat ver, sonra dönerim.
Dá-me 24 horas e eu volto.
Anneleri ölmüştü ve tam da bu ızdırabın ortasında bazı kişiler bana tedavi sundu ve onlara borçlandım.
A mãe deles tinha morrido e no meio de tanta tristeza umas pessoas abordaram-me com uma cura e fiquei-lhes em dívida.
Nihayetinde bana hayatın çok çalışmanın, benim için önemli olan şeylerden vazgeçmemenin değerini öğretti.
Em última análise, ensinou-me o valor da vida do trabalho árduo, de nunca desistir das coisas que me são queridas.
Çünkü bana cesaret veriyor.
Porque me dá coragem.
Wendell, Gao ya da El'i tanıyorduysa bile bana bunu hiç söylemedi.
Se ele conhecia a Gao ou a Mão, nunca partilhou isso comigo.
Ward bana şantajdan bahsetti.
- Eu sei. O Ward contou-me da chantagem.
Bakuto'yu evime getirmen, bana karşı cephe alman aklıma kendi babamla olan ilişkimi getirdi.
Lembrou-me da minha relação com o meu pai.
Onun masraflarını da bana yaz.
Acrescente-a à minha conta.
Sonra da bana at.
Atire-a para mim.
Ya da belki bana o hayatı yüzüstü bıraktığımı söylerdi.
Ou talvez me dissesse que abandonei aquela vida.
Şurada bir kutu var ama bana göre çok yukarıda.
Tenho-as numa caixa, mas sou muito baixa para lhe chegar.
Hakkındaki her şeyi bana anlattılar, ne zorluklar çektiğini.
Eles falaram-me de ti, da tua luta.
bana da ver 24
bana da öyle geliyor 23
bana da aynısından 17
david 2467
davıd 24
darling 44
daddy 17
danny 1357
daniel 570
dana 196
bana da öyle geliyor 23
bana da aynısından 17
david 2467
davıd 24
darling 44
daddy 17
danny 1357
daniel 570
dana 196