Ben hiçbir şey bilmiyorum translate Portuguese
210 parallel translation
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Não sei nada.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Não sei de nada sobre isso.
Sayın yargıç, ben hiçbir şey bilmiyorum, hiçbir şey.
Excelentíssimo! Não sei de nada! Nada!
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Eu não sei de nada.
- Ben hiçbir şey bilmiyorum Lady Bracknell.
Não sei nada, Sra. Bracknell.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Não sei de nada.
Ben hiçbir şey bilmiyorum!
Eu não sei nada!
- Ben hiçbir şey bilmiyorum.
- Não sei de nada. - Sra. Lampert!
İnan bana Loco, ben hiçbir şey bilmiyorum.
Acredite, Tigrero, não sei nada.
Ben hiçbir şey bilmiyorum!
Não sei nada!
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Vamos andando.
İyi ama, ben hiçbir şey bilmiyorum.
Bergson? Não... nunca conheci esse homem.
Bunun dışında, ben hiçbir şey bilmiyorum, Memur Bey.
Para além disso, não sei do que está a falar, Sr. Agente.
- Ben hiçbir şey bilmiyorum.
- Meu, não sei de nada.
Ben hiçbir şey bilmiyorum!
- Não sei nada.
Polisler beni sorguya çekip durdular, ama ben hiçbir şey bilmiyorum.
A polícia está sempre a interrogar-me, mas eu não sei nada.
Ben hiçbir şey bilmiyorum. Hiçbir şeyi açık edemem ben.
Mas, se eu não sei nada, não posso contar nada.
O zaman beni yalnız bırakın. Neden size yardım etmemizi istemiyorsunuz? Ben hiçbir şey bilmiyorum.
- Porque não nos deixa ajudá-la?
- Ben hiçbir şey bilmiyorum...
- Não sei de nada...
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Não sei nada sobre isso.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Mas eu não sei nada.
İyi ama, Ben - ben hiçbir şey bilmiyorum ki!
Mas eu não sei nada.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
- Não sei de nada.
Ben bu konuda hiçbir şey bilmiyorum!
Não sei de nada disso!
- Ben bu konuda hiçbir şey bilmiyorum.
- Não sei nada disso!
- Ben mi? Sürekli Smitty ile vakit geçirmesi dışında hiçbir şey bilmiyorum.
Nada, excepto que tem passado muito tempo com a Smitty.
Bahsettiğiniz geçmiş hakkında hiçbir şey bilmiyorum ancak ben de kocamın ailesinin tutumlarından zamana ayak uyduramadıklarını ve kendi asaletlerini çokça düşünüp gereklerini pek az yerine getirdikleri hissine sıkça kapılmışımdır.
Nada sei sobre a história que refere, mas a atitude da família do meu marido não evoluiu com os tempos. Dão demasiada importância aos direitos da nobreza e pouca aos seus deveres.
Durun bir dakika. Ben bu konuda hiçbir şey bilmiyorum.
Esperem, não sei nada a este respeito.
Oh, Neilson'u ben öldürmedim. Bu konuda hiçbir şey bilmiyorum!
Mas eu não matei o Neilson, e não sei nada a esse respeito.
Siz benim hakkımda hiçbir şey bilmiyorsunuz... ben de sizin hakkınızda hiçbir şey bilmiyorum.
Bem, vocês não sabem nada sobre mim... e eu não sei nada sobre vocês. Vamos começar este jogo com um níquel.
- Hiçbir şey bilmiyorum, ben okumadım.
- Responde! Deixa-a!
Şimdi ben bir fahişeyim ve bir erkeğin altına yatmaktan başka... hiçbir şey bilmiyorum. hastalık kapmaktan ölümüne korkarak.
Agora eu sou uma prostituta, e eu não sei nada exceto um homem deitando em cima de mim morto de medo eu estou indo para conseguir o pequeno cassino.
Sen benim hakkımdaki her şeyi biliyorsun ama ben senin hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Sabe tudo sobre mim, e não sei nada sobre si.
Ben artık kimse hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Já não sei nada, sobre seja quem for.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Não sei de nada!
Artık hiçbir şey bilmiyorum Ben.
Eu já não sei, Ben.
Gordon hakkında hiçbir şey bilmiyorum Ben, sende öyle.
Não sei nada sobre ele, Ben, e nem você.
Öyle diyorsun ama ben hâlâ hiçbir şey bilmiyorum.
Assim o diz. Mas ainda não sei de nada.
Sevgili dostum, harita hakkında hiçbir şey bilmiyorum ben.
Caro amigo, não sei de mapa nenhum.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Eu não sei nada.
Hiç de adil değil, ben senin hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Isto não é justo. Eu mal sei nada sobre você.
Ben Tanrı hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Não sei nada de Deus.
Hey, sen, beni nereden tanıdığını bilmiyorum... ama olanlar oldu, ben hiçbir şey görmedim.
Não sei como me conheces, mas... cada um é como cada qual e eu não vi nada.
Tamam, dinle, yoldaş. Ben Amerikalı bir ajan hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Ouça, camarada, não sei nada sobre agente americano nenhum.
Ben senin hakkında hiçbir şey bilmiyorum ki.
Não sei nada sobre ti!
Ben senin abinim. Bunun hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Não sei nada acerca disto.
Beyaz Saray hakkında hiçbir şey bilmiyorum ki ben.
Não sei nada sobre a Casa Branca.
Ama ben onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Mas não sei nada a seu respeito.
Eğer becerebilirsen kutuları satmana yardım ederim. Eğer işin içine edersen, ben hiçbir şey bilmiyorum.
Se você controlá-lo Eu vou ajudá-lo a vender as caixas.
Bu, bebekler hakkında bir şeyler biliyor olmayı gerektirir ki ben onlar hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Isso envolveria perceber alguma coisa de bebés, coisa de que não entendo nada.
Ben acı hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Sim, eu não sei nada de dor.
ben hiçbir şey görmedim 19
ben hiçbir şey yapmadım 92
hiçbir şey bilmiyorum 160
ben hep 23
ben hallederim 867
ben hamileyim 39
ben her zaman 32
ben hastayım 37
ben hala 17
ben hazırım 348
ben hiçbir şey yapmadım 92
hiçbir şey bilmiyorum 160
ben hep 23
ben hallederim 867
ben hamileyim 39
ben her zaman 32
ben hastayım 37
ben hala 17
ben hazırım 348