English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Ben hatırlıyorum

Ben hatırlıyorum translate Portuguese

900 parallel translation
- Bir kadın olarak ben hatırlıyorum.
- Bem, por ser mulher, lembro-me.
Ben hatırlıyorum.
Eu sei o que é...
Ben hatırlıyorum çünkü o benim. - İyi günler, Mösyö!
Eu lembro-me, porque sou eu.
Ben hatırlıyorum.
Eu recordo-me dele.
Buradan hiç ayrılmadı, ben hatırlıyorum.
Nunca saiu daqui que eu me lembre.
- Ben hatırlıyorum.
- Eu sim.
Ben hatırlıyorum.
Eu lembro-me.
- Ben hatırlıyorum baba.
- Eu lembro-me, pai.
Doğru ama ben hatırlıyorum ki, Bay Logan, Joe Stevenson...
- É verdade. Mas lembro-me do Sr. Logan, do Joe Stevenson, do Burnheimer...
Bak ben hatırlıyorum, beş yıl kadar önce... bir tur atmak için birkaç saat alırdı ve... bir depo dolusu benzin gerekirdi.
Eu me lembro de uns cinco anos atrás... bastava umas duas horas e um tanque cheio.. pra fazer o circuito.
Ben hatırlıyorum.
É, mas eu lembro.
Ama ben hatırlıyorum
Mas eu lembro-me de ti
Hatırlıyorum da, ben gençken, ünlü bir yazar vardı ne zaman geldiğimi görse, arka kapıdan kaçardı.
Lembro que quando eu era mais jovem, havia um célebre escritor... que apanhava o caminho de volta quando me via a chegar.
Ben hatırlıyorum.
Eu lembro.
Ben... Yere çömeldiğimi, kalbinin sesini dinlemeye çalıştığımı hatırlıyorum.
Lembro-me de me ter ajoelhado no chão, para sentir o pulso dela.
Hatırladığını sanmıyorum, ama ben hatırlıyorum.
Não creio. Mas eu lembro-me.
Hatırlıyorum da ben çok küçükken, çay saatinde dışarı çıkıp oynamaya bayılırdık.
Sim, lembro-me bem... Era muito jovem quando isso se passou. Como?
Ne kadar küçük düşürücü ben sizi çok iyi hatırlıyorum.
Que humilhante, lembro-me de si perfeitamente.
ben Abilene'de bir banka önünde ölen Adi bir kaçağı hatırlıyorum.
Lembro-me de um fora-da-lei chamado Patch estendido morto em frente ao banco de Abilene.
Evet, onu ben de hatırlıyorum.
Também me recordo disso.
Ben farklı hatırlıyorum.
Eu tenho outras recordações.
Sen hatırlıyorsun, ben hatırlamıyorum.
Tu lembras-te e eu não.
Ama ben Apache Wells'i hatırlıyorum.
Mas eu não me esqueço de Apache Wells.
En azından ben böyle hatırlıyorum.
Pelo menos é do que me lembro.
Ben çok iyi hatırlıyorum... bir dakika.
Eu pedi azul. Eu me lembro perfeitamente. Ah!
Ben de senin akılda kalıcı birşeyler söylediğini hatırlıyorum.
Parece que me lembro que fizeste uma declaração memorável também...
- Ben hatırlıyorum.
- Eu me lembro.
Birbirimizi çok az gördük ama ben her dakikasını hatırlıyorum.
Nós nos vimos tão pouco, mas eu me lembro de cada instante.
Silah sesini duyduğumu hatırlıyorum, ama sanki ateş eden ben değildim.
Lembro-me de ter ouvido tiros, mas não pareciam associados a mim.
- Ben düşünmüyorum. Hatırlıyorum. Beni tutsak aldıklarında, üç haftalığına olacağını sanmıştım.
- Não penso, apenas relembro-me, de quando me capturaram, pensei que iria ficar umas três semanas... ou mesmo um mês, quanto muito.
Ben oradaydım hatırlıyorum.
Eu estava lá, lembro-me bem.
Ben de kimya profesöründen kaçıyordum ve koşarken içimden "Ne kadar hoş bir kız" dediğimi hatırlıyorum.
Na ocasião, Eu estava correndo de um professor de química. Eu me lembro de pensar, "que moça linda!".
Hatırlıyorum da merhum Bay Haze ve ben...
- Lembro-me que o falecido Sr. Haze...
Ben hatırlıyorum.
Sim.
3 Eylül olduğunu hatırlıyorum çünkü tren okuldan bir hafta önce kalkıyordu, ben de Colorado'ya gidip, Pike Tepesine dırmandım.
Foi a 3 de Setembro. Lembro-me, pois o comboio chegava a Golden uma semana antes das aulas começarem, e eu fui até ao Colorado "trapar" ao Pico de Pike!
Ben... özellikle öğle yemeğini hatırlıyorum.
Havia um mousse maravilhoso.
Ben... hatırlıyorum.
Eu... Lembro-me.
Ben hayal meyal gireceğimiz çatışmanın ayrıntılarını hatırlıyorum ama.
Lembro-me vagamente do relato do confronto no qual nos vamos envolver.
Ben, her şeyi hatırlıyorum.
Parem! Eu lembro-me.
Ben West Point hatırlıyorum
porque fez isso?
Ben hatırlamıyorum. Sen hatırlıyor musun?
Não me lembro de nenhum.
Ben sadece kodesi hatırlıyorum. Orada 10 yıl geçirdim.
O único que lembrança são 10 anos em prisão.
Bunlara benzer duyguları ben de hatırlıyorum.
Lembro-me de sentimentos como esses.
Hatırlıyorum ama, ben orada değildim.
Sim, lembro-me. Mas não estava lá.
- Seni hatırlıyorum. - Ben de seni.
Eu me lembro de você, mas sei que você não se lembra de mim.
Ben sadece o nötron sayımını kontrole çıktığımı hatırlıyorum.
Não me lembro de nada, a não ser ter ido verificar os neutrões.
Ama ben seni hatırlıyorum.
Mas eu lembro-me de ti.
Ben o iki adamın bir Fransız'dan bahsettiğini hatırlıyorum.
- Dois tipos falavam de um francês...
Ben Tommy'i iyi hatırlıyorum.
Eu lembro-me do Tommy.
Evet, ben de saçını at kuyruğu şeklinde ördüğün günleri hatırlıyorum.
Eu lembro-me de quando tu usavas rabo-de-cavalo.
Ben renkleri görmenin nasıl bir şey olduğunu hatırlıyorum galiba.
Eu pensava que daltônicos não conseguiam ver vermelho ou verde. Eu acho que me lembro como é ver cores.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]