English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Beni iyi dinle

Beni iyi dinle translate Portuguese

1,111 parallel translation
Şimdi beni iyi dinle, seni salak orospu çocuğu robot!
Agora ouve-me e ouve-me bem, seu sacana de robô parvo!
Şimdi beni iyi dinle, oğlum.
Escuta, meu rapaz.
Beni iyi dinle ve hiçbir sey söyleme.
Ouve com atenção e não digas nada.
Şimdi evlat, beni iyi dinle...
Agora escuta-me...
Şimdi beni iyi dinle.
Escute, e escute bem.
Beni iyi dinle küçük kaçık.
Ouve bem, sua maluca.
Ellis, beni iyi dinle. John...
Ellis, ouve o que eu te digo com atenção.
Şimdi beni iyi dinle, Bu benim kazanmak için son şansım!
Escuta, esta é a minha última oportunidade de vencer.
Bir kez söylerim o yüzden beni iyi dinle.
Só dou uma vez, portanto preste atenção.
Beni iyi dinle saksocu Montalvo'nun erkek arkadaşının adı ne?
- Escuta aqui, bicha descarada. Qual é o nome do namorado do Montalvo?
Beni iyi dinle Nick. Eğer batacaksam, herkesi yanımda götürürüm.
Eu lhe digo Nick, se eu cair nessa história, levo todo mundo comigo.
Şimdi beni iyi dinle, köylü.
Ouve com atenção, campónio.
- Beni iyi dinle, Simpson!
- Ouve-me, Simpson!
Şimdi beni iyi dinle, aynen dediğim gibi olacak!
Quero que me ouça quando digo que é assim que vai ser.
Beni iyi dinle ahbap?
Ouve isto, amigo :
Şimdi beni iyi dinle.
Estou a dizer-te :
- Bak Dani... beni iyi dinle.
Quero que me oiças.
Beni iyi dinle, Jane.
Ouça-me, Jane.
Bana bak, beni iyi dinle!
Ouve. Olha pra mim. Olha pra mim.
- Haklisin. Beni iyi dinle.
Tenho meu próprio sistema, obrigado.
- Beni iyi dinle.
Já passaram pela Porta Quatro.
Dale, şimdi beni iyi dinle!
Olha, Dale. Escuta com atenção.
Şimdi beni iyi dinle Jeff, harika fikir.
Digo-lhe uma coisa, Jeff. Foi uma táctica brilhante.
Tamam, şimdi beni iyi dinle.
Olhe, preste muita atenção.
Beni iyi dinle. Seni hiç dinlemeyeceğim.
- Apenas escute!
Beni iyi dinle. Tamam mı?
Quer prestar atenção?
Beni iyi dinle pislik.
Presta atenção, cretino.
Beni iyi dinle. Bu işi yaparken saç derin biraz yanacak.
Puxe meu casaco-rabo se ele picaduras, isto caga podia queimar um buraco por cimento.
Beni iyi dinle, Qinglai.
Qinglai.
Jordan beni iyi dinle.
Jordan, ouça-me.
Beni iyi dinle.
Ouça-me.
Beni iyi dinle Patricia, bunu sana sadece bir kere söyleyeceğim.
Ouve-me bem, Patricia, porque não me torno a repetir.
Beni iyi dinle Carlito.
Ouve-me com atenção, Carlito.
Şimdi beni iyi dinle. Eğer bir daha silahla oynadığını görürsem bacaklarını kırarım.
E quantas vezes preciso dizer pra parar de dar dinheiro pra gente?
Beni iyi dinle Moneypenny!
Olhe para mim, Moneypenny.
Beni iyi dinle evlat, bu önemli.
Não, o que quero dizer é literalmente um assunto de vida ou morte.
- Beni çok iyi dinle.
Ouça com muita atenção.
Şimdi beni dinle Şaban... hem de iyi dinle.
Ouve o que te vou dizer, soldado Pyle... e ouve-me bem.
Şimdi beni çok iyi dinle, bunu bir kez söyleyeceğim.
Agora, ouve-me, pois só vou dizer isto uma vez.
- Dinle beni, işinde iyi avukat bir kuzenim var.
- Olhe, o meu primo é da polícia.
Dinle beni, İtalyan piçi, ve iyi dinle.
Ouve lá bem, ó Italiano de merda.
Dinliyor musun? Şimdi beni dinle ve iyi dinle.
Bem, ouçam-me como deve ser.
Şimdi beni çok iyi dinle.
Ouve-me com atenção.
Ama senden ricam birşey söylemeden önce beni bir iyi dinle.
Mas antes de dizer aquilo que tem todo o direito de dizer, ouça isto.
O kalın kafanda beyin varsa, dinle beni. İyi dinle.
Se tens miolos dentro dessa cachimónia, ouve o que te digo.
Beni iyi dinle.
Escura-me.
Beni iyi dinle.
Ele escuta-o.
O zaman beni iyi dinle.
Então ouve.
Beni dinle, çok iyi dinle.
Você me ouve, e você me ouve bem.
Beni çok iyi dinle.
Ouça com atenção.
Kulağını iyi aç da beni dinle.
Cala essa boca, Simpson.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]