Bir dahaki sefer translate Portuguese
564 parallel translation
Bir dahaki sefer onu burada kurutacağım.
Seco-a aqui quando a voltar a lavar.
Bir dahaki sefer müvekkilinin gerçekten suç işlediğine emin ol.
Para a próxima, vê se o teu cliente realmente cometeu um crime.
Bir dahaki sefer bu kadar kolay olmayacak.
Para a próxima, não será tão fácil.
Brown gemisini soymana izin vermez. Bir dahaki sefer hazır olacak.
Para a próxima, o Brown estará preparado.
Bir dahaki sefer smokin kiralayacağım.
A próxima vez alugarei um fraque.
Bir dahaki sefer topuklu giyer, beyaz kravat takar, tenis raketi taşırım.
Para a próxima venho de andas, de casaca e de raquete de ténis.
Bir dahaki sefer bizi görmeye geldiğinde ona iyice bak.
Quando vier ver-nos de novo dê uma boa olhadela a ela.
Bir dahaki sefer diye bir şey olmayacak.
Não haverá uma próxima vez.
Ne demek istiyorsun, bir dahaki sefer olmayacak?
Como assim? Não haverá próxima vez?
Bir dahaki sefer beni takip edin ve yakın durun.
Da próxima vez que me seguir, fique por perto.
Bir dahaki sefer yemek için de para ayırır mısın?
Para a próxima, guarda dinheiro para comida.
O halde bir dahaki sefer Tijuana'da bir sıkıntınız olursa, polisi bilgilendirmenizi önereceğim.
Então sugiro que, se voltar a ter dificuldades em Tijuana, informe a polícia.
Bir dahaki sefer uyursun, belki sonsuza kadar.
Quem sabe se, da próxima vez que dormir, poderá ser para sempre?
Bir dahaki sefer, kendi işine bak!
Cuide de suas coisas!
Bir dahaki sefer ineceğim.
da próxima vez, vou sair.
Bir dahaki sefer kapıyı çaldıktan sonra cevabımı bekle.
Se tiver de voltar, bata primeiro e, por favor, espere que eu lhe diga para entrar.
Hiç te aptal biri değil.Bir dahaki sefer sana sormadan önce iki kere düşünecektir.
Ele não é tonto. Da próxima vez, vai pensar antes de te pedir algo.
Bir dahaki sefer mi?
Proxima vez?
Bir dahaki sefer kayışların içine yastık koyun.
Para a próxima, acolchoem as correias.
Bir dahaki sefer deli numarası yap Paddy, çavuş olursun.
Usa uma cabra na próxima vez, Paddy, e serás sargento.
İyi ki geldiniz. Bir dahaki sefer iyi şanslar. "
Melhor sorte para a próxima. "
Bir dahaki sefer kavga ettiğimizde dediklerimizi bir silah olarak kullanırız.
Da próxima vez que brigarmos usaremos tudo o que dissemos como arma.
Bir dahaki sefer daha yukarıda olacaksın.
Da próxima vez, estaremos mais alto.
Wulfgar bir dahaki sefer uluslararası topluma saldıracaktır.
O Wulfgar vai atacar de seguida a comunidade internacional.
Bolivya. Evet, Babcock bir dahaki sefer oraya gideceğini söylemişti.
Bolívia, é para lá que Babock disse que ia, não é?
- Bir dahaki sefer bizi öldürürler.
Está louco?
- Bir dahaki sefer olmayacak.
Não haverá "próxima".
Bir dahaki sefer verdiğim paradan araba ödenecek.
Para a próxima o dinheiro vai para o carro.
Burada kal. - Bir dahaki sefer.
- Fica para a próxima.
Bir dahaki sefer olduğunda, gerçeği olacak.
Da próxima vez que aquilo acontecer, será a sério.
Bir dahaki sefer teslim olun.
Para a próxima rendam-se.
Bir dahaki sefer buraya geldiğimizde, başka bir oda isteyeceğim.
Da próxima que viermos cá, peço outro quarto.
- Umarım bir dahaki sefer olmaz.
- Espero bem que não haja próxima vez.
Bir dahaki sefere, eğer bir dahaki sefer olursa!
Diz-me da próxima... se houver.
Bir dahaki sefer, evliliğinize renk katmak istiyorsanız karım ve benim yaptığımı yapın :
Quando quiserem alguma diversão no casamento, façam o mesmo que eu e a minha mulher.
Ama çok böbürlenme... bir dahaki sefer benimle dövüşmek zorunda kalabilirsin.
Mas não fiques presunçoso. Podes vir a ter de lutar comigo.
Bir dahaki sefer sıra sende, tamam mı?
Da próxima é a tua vez, está bem?
Bir dahaki sefer beni Salazar'la tanıştıracaksın, değil mi?
E da próxima, apresentas-me o Salazar, está bem?
Bir dahaki sefer, söz veriyorum.
- Da próxima vez, prometo.
Dinle bir dahaki sefer bükülecek, sen sadece...
Não me vais dizer que nunca pensaste nisso.
Fakat ağzındaki yapışkan katranı tüküreceksen, bir dahaki sefer etrafa yapıştırmak yerine... lütfen bir kül tablası kullan.
Mas se vai cuspir a pastilha elástica aqui, poderia usar um cinzeiro e não no balcão ou na parede como fez da última vez.
Leland, bir dahaki sefer artık.
Leland, depois vemos esses tacos noutra altura.
Kan kardeşim, bir dahaki sefer kafanı koparırım!
Irmão de sangue, da próxima vez, arranco-te a cabeça.
İşin en zor kısmı da bu. Bir dahaki sefer başka bir oyun oynayacağız.
Para a próxima, iremos jogar um jogo diferente.
- Bir dahaki sefer ne yapacağımızı merak ediyorum.
Que será que vamos fazer a seguir?
Bir dahaki sefer gelemeyeceğim.
Não posso vir uma próxima vez.
Bir dahaki sefer seni öptüğümde Mezun olmuş olacağım.
A próxima vez que nos encontrarmos, eu já estarei formado.
- Bir dahaki sefer daha iyi yapar.
- Da próxima, fará melhor.
Bir dahaki sefer seni öldüreceğim.
Da próxima vez eu te mato!
Bir dahaki sefer, bir haftalık olabilir. Sonra bir ay.
Gosto disso numa mulher.
Ve unutma, bir dahaki sefer...
E não te esqueças, da próxima vez, antes de ovular, faz alongamentos.
bir dahaki sefere 163
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dilek tut 57
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir dakika bekle 619
bir daha asla 148
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dilek tut 57
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir dakika bekle 619
bir daha asla 148